Selçuklu Devletinde Ahilik Teşkilatının kurucusu olan debbağların piri olarak kabul edilen Ahi Evran'ın da mesleği olan dericilik günümüzde Aydın'ın Karacasu ilçesinde yaşatılırken ilçede bu mesleğin piri olarak kabul edilen Tabakhane Dedesi kabrinin ve yanında bulunan mescidin hali tüm Aydın'ın ayıbı olarak durmaya devam ediyor. Her sene kutlanan Ahiliğin kurucusu Ahi Evran'ın meslektaşı olması hasebiyle bile saygı gösterilmesi gereken Tabakhane Dedesi yetkililerden geç de olsa ilgi bekliyor.

HAYATI KALEME ALINMAYI BEKLİYOR


Karacasu’ya bağlı Yaylalı Mahallesinde tarihi taş yol kat edilerek ulaşılan Tabakhane Deresi içerisinde eski Tabakhane yanında yatırı bulunan, asıl isminin Zühtü olduğu kaydedilen Tabakhane Dedesinin hali, içler acısı. Geçmişte adına her sene keşkek hayrı düzenlenen Tabakhane Dedesinin bu hali, “Bu kadar da olmaz” dedirtiyor.
Dedebağ Dedesi, Şeyh Kemal, Süleyman Rüşti, İbir Dedesi, Kalleşi Dedesi, Kız Dedesi gibi Horasan Alperenlerinden olan Tabakhane Dedesinin şu an içerisinde bulunduğu durum içler acısı. Diğer dedelerle kan bağı olmasa da fikir birliği olduğu sanılan Tabakhane Dedesinin de Karacasu’da İslamiyet'i yaymak, ilimi artırmak gibi önemli görevler üstlendiği tahmin ediliyor. Ne zaman yaşadığı konusunda tam bir tarih verilemeyen Tabakhane Dedesi yatırı, Karacasu’da eski Tabakhane yanında bulunuyor. Hakkında pek çok rivayet, hikaye anlatılan, yaşı yetenlerin büyüklerinden dinledikleri hikayeleri genç nesillere hep manevi yönü güçlü hayırla yad ederek olumlu izlerle aktardıkları Tabakhane Dedesinin geçmişi ile geleceğe taşınan hali arasında tam bir tezat bulunuyor. Bugün hayatta olan dericilik mesleğinin en eski üyeleriyle yapılacak görüşmelerde çeşitli araştırmalarla somut ve nesnel bir araştırma yapılarak Tabakhane Dedesinin eksik ve yanlış bilinenler ayıklanarak değerinin tam anlamıyla ortaya konulup gelecek kuşaklara aktarılması gerektiği ifade ediliyor.

TARİHİ TAŞ YOL VE ESKİ DEBBAĞHANE DE VAR


Karacasu denince akla gelen meslek kollarından olan ilçenin sloganında kendine yer bulan dericilik mesleği günümüzde ilçede zor günler yaşayan bir meslek grubu olurken mesleği ilk icra edenlerden olduğu sanılan Tabakhane Dedesinin maneviyatına da saygı gösterilmemesi yürek burkuyor. Özel mülkiyet içerisinde olsa da kamusal bir önem arz eden bu konuda bugünün derici esnafı da destek bekliyor. Tarihi taş yolu ve 400 yıllık olduğu tahmin edilen debbağhane olarak da bilinen deri işleme atölyesini de barındıran alanda yapılacak çalışmalarla bu alanların da geleceğe taşınabileceği kaydediliyor.

"DESTEK OLSUNLAR"


5-6 yıldır Tabakhane esnafının kendi sorunları nedeniyle yatır ile ilgilenemediğini ifade eden Karacasu Dericiler Derneği Eski Başkanı Nadir Tabak, “Tabakhane Dedesi burada Tabakçıların mesleğinin piri. 4 asır önce burada tabakçılık başladığında bu mesleği ilk icra eden kişi. Büyüklerimizin bizlere anlattığı bu. Adına yaklaşık 100 senedir hayır düzenliyordu. 7 senedir yapılamıyor. Önceleri burada kazanlarca keşkek yapılıp Karacasu halkı davet ediliyordu. Bu konuda bizler kendi imkanlarımız nedeniyle ilgilenemedik. Tabakhane Dedesi yatırının eksikliklerinin giderilmesi için devletimizin yardımcı olmasını bekliyoruz. Türbeye giden yollar çok kötü. Türbenin içi içler acısı. Yıkılmak üzere. Defalarca söyledik ama oralı olan olmadı. Diğer türbelerin bakıldığı gibi burası da bakılmalı. Karacasu Belediyesine de söyledik ama ilgilenen olmadı" dedi.

DERİCİLİK RESMİ SİTEDE BÖYLE ANLATILIYOR


Karacasu Belediyesinin resmi internet sitesinde dericiliğin ilçe tarihi için önemine değinilirken Karacasu Kaymakamlığının resmi internet sitesinde de dericilik hakkında, "Karacasu’nun diğer önemli ve tarihi uğraşlarından biri de dericiliktir. Yörede, dericiliğin hammaddesi olan palamudun bolca yetişmesi ilçemizde tabakhanelerin açılmasını mümkün kılmıştır. Osmanlı’da 1800’lü yıllarda dericilik bu yörede gelişsin diye, buraya maddi destek bile gönderilmiştir. 1985’’ten sonra Dandalaz’a modern deri işleme tesisleri kurulmuş, bu eski gelenek daha yeni yöntemlerle de yaşatılmıştır. Şu an itibariyle 15 aile dericilikle geçimini sağlamaktadır. İstanbul ve İzmir’e işlenen deri gönderilmektedir. Burada çoğunlukla tamamen yöreye özgü olan vaketa deri üretimi yapılmaktadır. Pek çok vatandaşımızın giydiği sandaletlerin derileri Karacasu’da üretilmekte ve ülke geneline gitmektedir" şeklinde bilgilere yer veriliyor.