Buzul çağlarında Anadolu’nun bitkiler için bir sığınak olması, Avrupa ülkeleri arasında ülkemizi bitki zenginliği açısından en üst seviyeye çıkmasına neden olmuştur diyerek, ülkemizin bu anlamda çok zengin alanlara sahip olduğunu anlatan Kuşadası Ekosistemi Koruma Ve Doğasevenler Derneği (EKODOSD) Başkanı Bahattin Sürücü, ‘Avrupa ülkelerinin sahip olduğu bitki türlerinden daha fazla bitkiye sahip olan ülkemiz, aynı zamanda dünyanın başka hiçbir yerinde yetişmeyen endemik türler açısından da çok zengindir’ dedi.
KUŞADASI ENDEMİK TÜRLER BAKIMINDAN ÇOK ZENGİN
Endemik türlerin, Kuşadası ve çevresi için çok değerli olduğunu anlatan , EKODOSD Başkanı Bahattin Sürücü, ‘Kuşadası’da endemik türler açısından önemli türlerin bulunduğu bir coğrafyada yer almaktadır. Endemik türlerimizden Kayabeğendi olarak bilinen Iberis carica, harika renkleriyle Tüylü Çan Çiçeği (Campanula tomentosa) ve bilimsel adı Paeonia turcica olan Şakayık’lar çiçeklerini açmaya başladı. Bu türlerin birçoğu kayalık çalı çırpı gözüyle bakılan makilik ve fundalık alanlarda yetişiyor. Makilik alanların içindeki taşlar endemik olan harika bitkilere hayat veriyor.
DEĞERSİZMİŞ GİBİ GÖRÜNEN DEĞERLİ ALANLAR FARKEDİLMEDEN YOK EDİLİYOR
Ne yazık ki taş ve çalı çırpı gözüyle bakılan, değersizmiş gibi görülen bu alanlar yapılaşmalarla, taş ocaklarıyla ve RES’lerle yok ediliyor. Kuşadası ve çevresi ekolojik hassasiyetleri ve riskleri yüksek olan bir bölgede yer almaktadır. Bugün sitelerin arasında kalan küçük yeşil alanların içinde yaşam savaşı veren endemik türler, geçmişten bugüne kadar doğal zenginliklerimizi nasıl kaybettiğimizi, günümüzde sitelerin bahçesinde doğum yapan domuzlar ise yaban hayatına nasıl zarar verdiğimizi gösteren somut örneklerdir. Makiliklere sadece taş gözüyle bakılmamalı, bu alanlara düşünülen proje uygulamaları için öncelikle ekolojik hassasiyetleri çok iyi incelenmelidir.
ENDEMİK BİTKİLERİ KOPARTMANIN CEZASI 387.141 TL
Özellikle Dilek Yarımadası Milli Parkı’ndan başlayarak, Kuşadası’nın vadilerine inen ve köyleri çevreleyerek kentin etrafını saran yeşil kuşak mutlaka korunmalıdır. Çünkü bu yeşil kuşağın içinde endemik türlerimiz bulunduğu bilinmeli, belki de yeni keşfedilmeye bekleyen başka türlerinde çıkabileceği düşünülmeli, bu alanların aynı zamanda yaban hayatının son sığınakları olduğu unutulmamalıdır. Bu harika bitkiler cezbedici görüntüleri nedeniyle kırsaldan koparılarak bazen pazar tezgahlarında satılmaktadır. Endemik bitkileri koparan kişiler 387.141 TL. gibi çok ağır cezası olduğunu bilmeli, vatandaşlarda bu konuda duyarlı davranarak bu bitkileri almamalıdır.