Jeotermalin zararları raporlandı

“PEK ÇOK ÇALIŞMA YAPILDI”

Dernek olarak her ortamda santrallerin zararlarını anlatmaya devam ettiklerini belirten Aydın, "Artık Aydın'da santrallerin tarıma ve insan sağlığına zararlı olmadığını söyleyecek insan kalmadı. Ama hangi makama gittiysek, nereye başvurduysak bize 'Elinizde jeotermal santrallerin incire, zeytine, pamuğa ve üzüme zararları olduğuna ilişkin bilimsel veri var mı?’ denildi. Evet, var. Aslında bununla ilgili bu zamana kadar üniversite, bakanlıklar ve sivil toplum kuruluşları pek çok çalışma yapmış ve resmi olarak yayınlamıştır. Biz de son 30-40 yılda yapılan bu çalışmaları araştırdık ve yetkilileri santrallerin zararlarına son vermeye davet etmek üzere raporladık. Raporlamış olduğumuz verilerin hepsi bilimseldir" dedi.

“SABRI VE ZAMANI KALMADI”

Topladıkları bilimsel çalışmalardan 18 sayfalık bir rapor hazırladıklarını ifade eden Aydın, bu rapordan Aydın Valiliği’ne, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne, Tarım ve Orman İl Müdürlüğü’ne, Aydın, Denizli ve Manisa milletvekillerine ulaştıracaklarını söyledi. Mevcut koşullarda Gediz ve Büyük Menderes havzalarında yaşamın devam etmesinin mümkün olmadığını öne süren Aydın, "Uygulanan vahşi jeotermal işletmeciliğinden dolayı zeytin, incir, pamuk ve üzüm bitme noktasına gelmiştir. Sağlıkla ilgili durum ise çok daha vahimdir. Bizler artık çözüm istiyoruz. Çözüm için yetkililerin raporumuzu dikkate alarak bir an önce harekete geçmesini bekliyoruz. Çünkü Aydın’ın Büyük Menderes Havzası ve Gediz Havzası’nın sabrı ve zamanı kalmadı" ifadelerini kullandı.

“SANTRALLER KAPATILMALI”

Aydın'a yönetimi ile birlikte eşlik eden dernek başkanı Halil Çetinkaya da dünyada Aydın'ın dışında birinci sınıf tarım toprağına jeotermal santrali kurulan başka bir şehrin olmadığını iddia etti. Çetinkaya, verimli tarım topraklarının korunması için jeotermal santrali çalışmalarının bir an önce durdurulması ve mevcut santrallerin de kapatılması gerektiğini savundu.