Didim’de 25 Temmuz günü alışveriş yapmak için evden ayrılan ve 27 Temmuz günü işyerlerinin karşısında vahşice öldürülerek cansız bedeni bulunan 16 yaşındaki Yağmur Tayhan’ın ölümünün üzerinden 38 gün geçti. Didim Cumhuriyet mahallesindeki iş yerlerinin karşısında oturan komşuları Nizam Cansızlar (53) tarafından vahşice bıçaklanarak öldürülen ve cesedi de olayın meydana geldiğini apartmanın yanındaki boş arsada bulunan Yağmur Tayhan’ın katili, emniyet ekiplerinin suç delillerini tek tek tespit ederek olay günü yakalanmış ve çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderilmişti.

"AİLEMİZE SÜREKLİ YANAŞMAYA ÇALIŞTI"

Olaydan 38 gün sonra acılı Tayhan ailesi açıklamalarda bulunarak katilin kendilerine yakınlaşma süreci ile olayın neden işlendiğiyle ilişkin bilgiler paylaştı. Acılı anne Ayşe Tayhan (37); “Bir yıldır o dükkandaydık kiracı olarak; o da her Cumartesi günü müşteri olarak buraya geliyordu. Bizimle samimiyet kurmak için “bacım kardeşim” ve “ben bu çocukların amcası, dayısıyım” gibi sözlerle yada benim eşim yabancı Türk kültürünü bilmiyor, sizinle bir şeyle yapalım ailecek, gelin işte görüşelim diyerekten bizim yanımıza katıldı. Evine de çok davet etti ama gitmedik. İşlerimiz var diyerek geçiştirdik. O şekilde tanışmış olduk. Sürekli dükkâna gelip çay kahve içip etrafımızda dolanıp bizimle muhabbet kurmaya çalışıyordu" dedi.

"BAYRAM HEDİYESİ ALDIM DİYORDU"

Yağmur’un kaybolduğu bir günün öncesini anlatan Anne Ayşe Tayhan: “Olaydan bir gün önce biz dükkanımızı açtık, o gün geldi oraya. Çocuğuma 'Bayram geçti, sen benimle bayramlaşmadın amcan değimliyim ben senin, gel elimi öp' diyerek elini öptürdü. Bayram hediyesi aldığını söyledi. Büyük ihtimalle bayram hediyesi vereyim diyerek yada kızım dil bölümünü istiyordu okulda da bunu seçti, eşinin yabancı olmasından dolayı fırsattan istifade “işte gel eşimle görüşüp konuşursun dilini geliştirirsin, eşimin dil kitapları var, geliştir dilini okul hayatında başarılı olursun” diyerekten çocuğumla sürekli yakınlık kurmaya çalışıyordu. Bizde adamın yaşı büyük olduğu için hiçbir şekilde şüphelenmedik, benim kızıma farklı amaçla yaklaşabileceğini hiç düşünemedik" ifadelerini kullandı.

“KATİLLE İLGİLİ İDDİALARA SERT TEPKİ"

Katille ilgili ortaya atılan iddialara da sert tepki gösteren Tayhan; “Akli dengesi yerinde değil gibi haberler çıkmış ama öle bir şey yok. O gün gitmiş dükkanımızın karşısında zücaciye dükkanı var, oradan iki tane koli bandı almış. Bu olayı tasarlayarak yapmış, bu olayın başka savunması yok. En ağır cezayı almasını istiyorum. Kesinlikle iyi halde, akli dengesi olup olmamış yada uyuşturucu etkisi altında kalmış gibi söylentiler çıktı, bu tür konulara itibar etmemelerini istiyorum" sözleriyle kamuoyunda konuşulan söylemelere sert çıkıştı.

“KIZIM İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ OLMAK İSTİYORDU”

Olay sonrasında aile olarak çok yıprandıklarını ifade eden Ayşe Tayhan; “Ailecek çok yıprandık; böyle bir şeyi konduramadık. Çok yıprandık bu olaydan dolayı ve ben çocuğumu bu şekilde onu toprağa gömmek istemezdim. Onunla ilgili gelecekte umutlarımız hayallerimiz vardı. Dil bölümünü seçti; İngilizce öğretmeni olmak istiyordu. 38 gün oldu onun göremiyoruz, sesini duyamıyoruz. Çok zor Allah kimseyi yaşatmasın evlat acısı vermesin ama Yağmur son olmayacak olmadı da; bir an önce bu tür özellikle cinayetlerde kesin bir çözüm istiyoruz. Bunların olmaması için cezaların ağırlaştırılmasını istiyoruz" dedi.

"BİZİ EVİNE ÇAĞIRIYORDU"

Acılı baba Mehmet Tayhan ise (43) katil Nizam Cansızları işlettikleri dükkan sayesinde tanıdıklarını kaydederek; “Kendisini bir yıldır tanıyoruz, sadece cumartesi günü dükkan açtığımızdan dükkana geliyordu. Eşiyle de geliyordu, evine de davet etti ama biz gitmiyorduk. Eşi yabancı, bizim kültürümüzü anlatalım diye bizi davet ediyordum ama aile ortamını bilmediğimiz için gitmiyorduk" ifadelerini kullandı.

“BU NORMAL BİR OLAY DEĞİL İÇİMİZ YANIYOR”

Acı olayın yaşandığı gününden de bahseden baba Tayhan; “Olayın olduğu son gün ise dükkana gelmiş, çocuğumuzun peşindeymiş, bayram diye elimi öpün demiş. Çocuğum ondan kötülük geleceğini düşünmemiş. Kötülük düşünmemiş kızım, sanırım hediye aldım diye evine çağırmış. Normal bir ölüm değil yaşanılan da basit değil, herkes üzülüyor ama kimsenin içi bizim kadar yanmıyor" dedi. Adalet istediklerini belirten baba Tayhan; “Artık bundan sonrası adalet, Adli Tıp'tan gelecek sonuç ve olayların nasıl çözüleceği ne olacaksa bir an önce başlasın. Geç gelen adalet, adalet değildir. Bir an önce adaletin tecelli etmesini istiyoruz" dedi.