Aydın Valiliği önünde düzenlenen törende Aydın Büyükşehir Gazeteciler Cemiyeti ( ABGC) ve Aydın Gazeteciler Cemiyeti (AGC) Atatürk Anıtına çelenk bıraktı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından konuşma yapan AGC Başkanı Semra Şener, “Gazetecilik mesleğinin daha iyi koşullara ulaşması için mücadelemizi sürdüreceğiz. Biz gazeteciler fedakarlık yaparak mesleğimizi sürdürüyoruz. Türk basınının önemli bir mihenk taşı olan Aydın basınının çabalarını biliyoruz ve gururla takip ediyoruz. Çabalarınızın karşılığını hak ettiğiniz şekilde almanız için yılmadan çalışmaya devam edeceğiz. Bu konudaki en büyük dayanağımız sizlerin mesleklerine olan bağlılığı ve sevdasıdır. Gerek basın meslek yasasının, gerekse internet yasasının bir an önce çıkarılması konusunda çabalarımız devam ediyor. Meslek içi eğitim çalışmalarıyla hep daha iyiyi hedeflemeye devam edeceğiz. Her geçen gün değişen ve gelişen teknolojiye uyum göstererek bu alanda da var olma çabası veren meslektaşlarımızın emeklerinin karşılığını almaları konusunda da çalışmalarımız sürecek” dedi.

SON İKİ YILDA 200’DEN FAZLA GAZETE KAPANDI

Demokrasinin gereği olarak gazetecilerin kamuyu denetlemek ve halkın bilgilendirilmesi sağlamak gibi kutsal bir kamu görevini yerine getirdiklerini kaydeden ABGC Başkanı Cem Ulucan, “Yerel basın olağanüstü zor günler yaşıyor ve hatta ‘hayatiyet sorunu’ ile karşı karşıya kaldı. Son iki yıldır Türkiye’de yaşanan ekonomik sorunlarla birçok yerel gazetenin kapandı ve birçoğunun da kapanmanın eşiğine geldi. Hatta Türkiye genelinde son iki yılda 200’den fazla gazete kapandı. Birçok meslektaşımız da işsiz kaldı. TÜİK’in 2018 işgücü istatistiklerine göre işsizlikte en yüksek ikinci oran da gazetecilikte. Resmi verilere göre her dört gazeteciden biri işsiz. Gazeteci işsizliği 2018 yılında yüzde 4.7 oranında artarak yüzde 23.8 oldu. 2019 yılı da sektörümüz için parlak bir yıl olmadı. 2019 yılında işsiz gazetecilere 3 bin meslektaşımız daha eklendi. Gazeteleri kapatmama adına ayakta kalmaya çalışan gazete sahipleri de tasarruf edebilecekleri tek kalem olan personel azaltma yolunu seçti. Gazete sahipleri, sadece yerelde değil, yaygın medyada da üç kişinin yapması gereken işi bir kişiye yaptırmaya başladı. Ekonomik zorluklar habercilik kalitesinin düşmesine, vasıflı gazetecilerin istihdam edilmesi yerine daha az ücrete razı olan vasıfsız personel alımına neden oldu. Basın meslek yasasının da olmaması nedeniyle yoldan geçenin bir gazete de işe başlatılıp gazeteci yapıldığına, bu kişilerin birkaç ay sonra yine herhangi bir yasası olmadığı için internet haber sitesi kurarak meşrulaştıklarına şahit olduk. Ekonomik zorluklar ve hayatta kalma mücadelesinin yanında bir de vasıfsız kişilerin hiç bir yaptırıma veya eğitime sahip olmadan bu mesleği yapabilmesine imkan tanındığı için halkın sesi olması gereken gazeteciler, sahibinin sesi oldu. İşsizliğin ve vasıfsızlığın arttığı gazetecilik mesleği tüm zorluklara rağmen ayakta kalmalı, halkın sesi olmaya devam etmelidir. Demokrasi, adalet ve özgür basın herkese lazımdır” diye konuştu.