Enflasyon rakamlarının düşüklüğü normal şartlarda sevindirici olması gerekirken, TUİK’in gerçek enflasyonu göstermediğinin herkesin malumu olduğunu ifade eden İl Başkanı Ahmet Bozkurt; “Haziran ayında zamlar, çaya yüzde 16, şekere yüzde 15, elektriğe yüzde 15, benzine 27 kuruş memur ve emekli maaşında enflasyon yansıması olmasın diye Haziran ayı sonunda yapıldı, 3 Temmuz’da açıklanan enflasyon rakamlarına bu zamlar yansımadı. Dolayısıyla memur ve emeklinin Temmuz ayı maaş artışının az olmasına neden oldu. Oysa ki gıda da gerçek enflasyonun yüzde 70’in üzerinde olduğu kamuoyu tarafından bilinmektedir” dedi.

“MEMURLARIN İYİ MAAŞ ALDIĞI ALGISI YANSITILIYOR”


Kamu görevlilerine 2019 yılının ikinci yarısı için yüzde 5 üzerine yüzde 1,01 enflasyon farkı olmak üzere yüzde 6 zam yapılacak olması, gerçek enflasyonun açıklananlardan daha fazla olması nedeniyle kamu görevlilerinin ve emeklilerin maaşlarının eridiğini belirten Bozkurt; “2017 yılında imzalanan toplu sözleşmede ne yazık ki memur ve emekli maaşları enflasyona yenik düşmüştür. Dolayısıyla Memur-Sen’in imzaladığı toplu sözleşme memurların hak kaybına neden olmuştur. Temmuz ayında yapılacak olan maaş artışını kamu çalışanları yüzde 20’lik vergi dilimine yakalanmış olması nedeniyle hissedemeyecekler, yani ortalama 173 TL’lik artış olacak ve aynı gün 148 TL vergi, 83 TL maaş artışı alacak olandan, 66 TL vergi kesilecek. Ekim ayından itibaren de yüzde 27’lik vergi diliminden dolayı yıl sonu itibariyle maaş artışının anlamlı olmadığı ortaya çıkmaktadır. Basına yansıyan devlet memuru maaşları net rakam olmayıp brüt rakamlardır. Böylelikle kamuoyuna memurların iyi maaş aldığı algısı yansıtılmaktadır” ifadelerini kullandı.

“KAYNAKLAR ADİL VE ADALETLİ DAĞITILMALIDIR”


Toplu sözleşme masasında yüzde 3,5 maaş artışına imzayı atıp kamu çalışanlarının haklarını masada bırakıp hiçbir dirayet göstermeyen Memur-Sen Konfederasyonu'nun, kamu çalışanlarının ve emeklilerin bugünkü maaşlarının erimesinden sorumlu olduğunu iddia eden Ahmet Bozkurt; “Oysa ki 2017 yılında yapılan memurlara ait toplu sözleşmeden önce, kamudaki işçilerin toplu sözleşmesi memurlar için de baz alınmalı ve bunda ısrarcı olunmalı idi. Türkiye Kamu-Sen, 2017 yılında yapılan toplu sözleşmede Memur-Sen Konfederasyonuna seslenerek, toplu sözleşmeyi birlikte yürütmek ve kamu çalışanlarının hakları noktasında alınacak her türlü kararın destekleyicisi olduğunu ifade etmiştir. Buna mukabil herhangi bir olumlu cevap alınmamış ve üç oturumdan sonra toplu sözleşme hak kayıplarıyla imzalanmıştır. Son yıllarda sadece enflasyon farkının memur ve emeklilere verilmesi maaşların artmadığı yerinde saydığı anlamına gelmektedir. Türkiye Kamu-Sen Konfederasyonu olarak enflasyon farkı, refah ve kalkınma payı toplu sözleşme de önceliklerimiz arasında yer alacaktır. Ülkemizin kaynakları adil ve adaletli dağıtılmalıdır. Her kuruma ayrı ayrı maaş ve maaş artışları yapılmamalıdır. Hakkaniyetli olan ise adil bir artışın, başta asgari ücretli, emekli ve memurlar için de baz alınmasıdır” şeklinde konuştu.