Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından onaylanan ve 4 Haziran 2025 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan kararla, Muğla’nın en önemli su kaynaklarından Dalaman Çayı’nın sularının sulama amacıyla Aydın’a tahsis edilmesinin önü açıldı. Batı Akdeniz, Büyük Menderes ve Kuzey Ege Havzaları Su Tahsis ve Eylem Planları kapsamında alınan bu karar, özellikle yaz aylarında büyük susuzluk yaşayan Aydın’da sevinçle karşılanırken Muğla’da ciddi endişelere yol açtı. Karar doğrultusunda "Havzalararası ve Havza İçi Su Transferlerinin Belirlenmesi" eylemi kapsamında Dalaman Çayı'nın sularının Aydın'a yönlendirilmesi planlanıyor.
“HERHANGİ BİR SORUNUMUZ YOK”
Efeler Ziraat Odası Başkanı Mehmet Kendirlioğlu, Dalaman Çayının Kemer Barajına bağlanması projenin uzun süredir gündemde olduğunu ve şu anda kabul edilebilir pozisyona geldiğini belirterek "Su da şöyle bir durum söz konusu. Havzalar arasındaki dengeyi bozmaması lazım. Bununla ilgili çalışma yapıldı. Herhangi bir sorunumuz yok. Şuanda çevre ile ilgili çalışmalar yapılıyor. 2026 yılında ise proje ihalesine çıkılarak bitirilebilir"
MUĞLA CEPHESİNDEN TEPKİ GELDİ
Su Politikaları Derneği (SPD) Başkanı Dursun Yıldız, suyun verimli ve sürdürülebilir kullanımının göz ardı edilmemesi gerektiğini belirterek, kararın uzmanlar ve yerel yönetimler açısından ciddi endişeler doğurduğunu ifade etti. Yıldız, “Bir havzanın su potansiyelinin öncelikle kendi içinde değerlendirilmesi esas olmalıdır. Zorunlu durumlar dışında havzalar arası transfer teknik, çevresel ve sosyal açılardan yeterince değerlendirilmeden uygulanmamalıdır. Aksi takdirde suyunu paylaşan bölgede ekonomik ve çevresel kayıplar yaşanabilir” diye konuştu.
“MUĞLA’DA SU KRİZİ YAŞAYABİLİR”
Milas Kent Konseyi Çevre ve Enerji Çalışma Grubu da yazılı bir açıklama yaparak, Dalaman Çayı’nın Aydın’a tahsis edilmesinin, özellikle yaz aylarında artan nüfus ve turizmle birlikte kıyı bölgelerinde içme ve kullanma suyu ihtiyacının karşılanmasını zorlaştıracağını dile getirdi. TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Muğla Şubesi konuyla ilgili kapsamlı bir değerlendirmede bulundu. Açıklamada, su tahsisi planlarının yalnızca teknik değil, çevresel ve toplumsal etkiler de gözetilerek çok yönlü ele alınması gerektiği vurgulandı. Açıklamada, Muğla'nın özellikle yaz aylarında artan nüfusla birlikte su temininde zorlandığına ve il genelinde su altyapısındaki kayıp-kaçak oranlarının yüzde 40'ın üzerinde olduğuna dikkat çekildi. Bodrum, Marmaris ve Datça gibi yoğun turizm alanlarında yaşanan su sorunlarının, bölgenin mevcut kapasitesini aşacak yeni su transfer projeleriyle daha da derinleşebileceği belirtildi.