Gündem

Kuşadası Kadın Platformu '' Kadına Şiddet''e karşı ses yükseltti

Kuşadası Kadın Platformu, geçtiğimiz günlerde Kuşadalı bir kadına yönelik gündeme gelen sözlü saldırı kapsamında basın açıklaması düzenledi.

Abone Ol

Kuşadası Kadın Platformu'nun, Kaya Şavkay Meydanı'nda (Denizbank) düzenlediği “Kadına Yönelik Şiddet İnsanlık Suçudur” başlıklı basın açıklamasına platform üyelerinin yanı sıra vatandaşlar da katılım gösterdi. ''Korkmuyoruz, susmuyoruz, itaat etmiyoruz, Kadın yaşam özgürlük, İstanbul Sözleşmesi yaşatır, Yaşasın kadın dayanışması” sloganları ve alkışların hiç susmadığı buluşmada vatandaşlar da tepkilere alkışlarla destek verdi. Basın açıklamasında şu cümlelere yer verildi;

KADINA YÖNELİK ŞİDDET İNSANLIK SUÇUDUR

''Kadına yönelik şiddet; fiziksel, psikolojik, cinsel, ekonomik ve her türlü saldırıyı kapsayan ve insan haklarına aykırı, kabul edilemez bir durumdur. Sadece bireyleri değil, tüm toplumu yaralayan, adaleti, eşitliği ve insanın insana inancını yok eden yapısal bir sorundur. Her gün birçok kadın, sadece kadın olduğu için şiddete uğruyor, tehdit ediliyor, susturuluyor, hayatı elinden alınıyor. Bu durum artık yalnızca istatistiklere konu olamayacak kadar ciddi, sadece yasalarla çözülemeyecek kadar köklüdür. Kadına yönelik şiddet, sadece bireysel bir suç değil, eşitsizlik düzeninin acımasız sonucudur. Bu şiddet; evde, sokakta, işyerinde, dijital ortamda, adalet sisteminde ve bazen devletin en tepesindeki söylemlerde karşımıza çıkmaktadır. Her kadın, her yaşta, her yerde hedef haline getirilebilmektedir ki, bu kabul edilemez.''

BİZ KADINLAR NE İSTİYORUZ

''İstanbul Sözleşmesi’ne geri dönülmesini, evrensel hukuk ilkeleri çerçevesinde kadına karşı her türlü şiddetin önlenmesini istiyoruz. 6284 Sayılı kanunun ve toplumsal cinsiyet eşitliği politikalarının tüm kamu kurumlarında etkin biçimde uygulanmasını talep ediyoruz. Eğitim müfredatından medya politikalarına kadar cinsiyet eşitliği temelinde dönüşüm istiyoruz. Kadınların güvenle başvurabileceği bağımsız ve yaygın destek merkezlerinin kurulmasını, mevcut merkezlerin ise niteliğinin arttırılmasını itiyoruz. Kadınların karar mekanizmalarında temsili arttırılmalı; sadece kadın sorunlarıyla ilgili değil, tüm alanlarda söz ve hak sahibi olmaları sağlanmalıdır.''