Yaşar Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mir Jafar Sadegh Safari, iki Bilimsel Araştırma Projesi (BAP) ile İzmir ve Ege Bölgesi'nin 1940 yılından 2100'e kadar olan kuraklık durumunu inceledi. Doç. Dr. Safari'ye araştırmacı olarak eşlik eden Bursa Teknik Üniversitesi'nden Doç. Dr. Babak Vaheddoost'un yanı sıra İstanbul Gelişim Üniversitesi'nden Dr. Mustafa Nuri Balov ve yüksek lisans öğrencileri Denizhan Mersin, Ayşe Gülmez, Farzad Rotbei ise araştırmaya katkı sağladı. Büyük Menderes, Küçük Menderes ve Gediz havzalarının ele alındığı "İzmir İlinde Kuraklık Değerlendirmesi" araştırmasının sonuçlarından bahseden Doç. Dr. Safari, "Aynı dönemde Ege Bölgesi'nin doğu kesimlerinde daha şiddetli kuraklıklar yaşanırken, Ege Bölgesi'nin kıyı kesimlerinde orta düzeyde kuraklık yaşandığı gözlendi. Sonuçlara göre 1985-1990 ve 2005-2012 dönemlerinde Selçuk, Sultanhisar, Manisa, Denizli, Uşak, Kuşadası, Sultanhisar ve Denizli istasyonlarında şiddetli meteorolojik kuraklık yaşandığı saptandı. 1990-2000 yıllarında ise şiddetli kuraklık dönemleri tespit edilmiştir. Bu nedenle bölgenin doğu kesimlerindeki dağlık alanlar ve buna bağlı sosyo-ekonomik faaliyetler kuraklığa karşı daha hassastır ve meteorolojik kuraklık değil, uzun vadeli hidrolojik kuraklık tarım, sanayi, enerji ve gıda sektörlerinin temel kaygısı" dedi.
Ege Bölgesi için şiddetli kuraklık alarmı
Araştırmalar, Ege Bölgesi'nde 2041-2070 yıl aralığında 14 ay ve 2041-2100 yıl aralığında 20 ay şiddetli kuraklık yaşanacağını gösterdi. Araştırmacılar, içinde bulunduğumuz yüzyılın son 30 yıllık döneminde aşırı kuraklık olaylarının sayısının daha fazla olacağının öngörüldüğünü belirtti.
Yaşar Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mir Jafar Sadegh Safari, iki Bilimsel Araştırma Projesi (BAP) ile İzmir ve Ege Bölgesi'nin 1940 yılından 2100'e kadar olan kuraklık durumunu inceledi. Doç. Dr. Safari'ye araştırmacı olarak eşlik eden Bursa Teknik Üniversitesi'nden Doç. Dr. Babak Vaheddoost'un yanı sıra İstanbul Gelişim Üniversitesi'nden Dr. Mustafa Nuri Balov ve yüksek lisans öğrencileri Denizhan Mersin, Ayşe Gülmez, Farzad Rotbei ise araştırmaya katkı sağladı. Büyük Menderes, Küçük Menderes ve Gediz havzalarının ele alındığı "İzmir İlinde Kuraklık Değerlendirmesi" araştırmasının sonuçlarından bahseden Doç. Dr. Safari, "Aynı dönemde Ege Bölgesi'nin doğu kesimlerinde daha şiddetli kuraklıklar yaşanırken, Ege Bölgesi'nin kıyı kesimlerinde orta düzeyde kuraklık yaşandığı gözlendi. Sonuçlara göre 1985-1990 ve 2005-2012 dönemlerinde Selçuk, Sultanhisar, Manisa, Denizli, Uşak, Kuşadası, Sultanhisar ve Denizli istasyonlarında şiddetli meteorolojik kuraklık yaşandığı saptandı. 1990-2000 yıllarında ise şiddetli kuraklık dönemleri tespit edilmiştir. Bu nedenle bölgenin doğu kesimlerindeki dağlık alanlar ve buna bağlı sosyo-ekonomik faaliyetler kuraklığa karşı daha hassastır ve meteorolojik kuraklık değil, uzun vadeli hidrolojik kuraklık tarım, sanayi, enerji ve gıda sektörlerinin temel kaygısı" dedi.
Bunlar da ilginizi çekebilir