Karacasu'da düzenlenen 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü programı kapsamında sahneye çıkan 85 yaşındaki İsmail Tuncer, ezbere okuduğu şiirle coşkulu anlar yaşattı. İlçeye bağlı Ataeymir Mahallesi'nde yaşayan ve 67 yıldır hafızasına kattığı şiir ve destanları hiç yazıya geçirmeden ezbere okumasıyla tanınan Tuncer, Karacasu'daki etkinlikte de dikkat çeken performans sergiledi. Uzun yıllardır mahallesinde destancılık geleneğini yaşatan Tuncer, ilk kez böyle bir etkinlikte sahne aldı. Kendi yazdığı şiiri ezbere okuyan ve coşkulu performansıyla ayakta alkışlanan Tuncer, etkinliğe renk katan isim oldu.
ŞİİRİN SÖZLERİ
Tuncer'in şiiri, "Çanakkale Çanakkale, aktı kanlar sel gibi, çöktü vurdu düşmanın bağrına azrail gibi, şehit oldu, gazi oldu, vermedi vatanını, bir Fatiha oku, kefensiz yatan atalarına. Biz Türklerin şerefi var, kanı var, Çanakkale'de şehidi var, kanı var. Eğer vatan tehlikeyle düşerse, atılacak yiğitleri var. İnsanlık uğrunda vatan uğrunda anadan babadan geçti aslanlar. Yanmayın analar bunlara sakın, görülmemiş dünyada böyle akın. Tüm dünya devletleri ne diyor bakın, düşmanı denize döktü aslanlar" sözlerinden oluştu.
SÖZLÜ KÜLTÜR GELENEĞİNİ YAŞATIYOR
Günümüzde sayıları oldukça azalan destancılık geleneğinin Karacasu’daki temsilcisi İsmail Tuncer, hiçbir destanı yazıya geçirmemiş olmasıyla diğer destancılardan ayrılıyor. Tuncer, hafızasında tuttuğu 50’ye yakın kendi üretimi destan, Kurtuluş Savaşı gazisi babasının askerlik anıları, marşlar ve şiirler ile sözlü kültür geleneğini yaşatmaya devam ediyor.
AİLEDEN GELEN BİR YETENEK
İlkokul mezunu 85 yaşındaki İsmail Tuncer 67 yıldan bu yana özellikle vatan sevgisi üzerine yazdığı destanlarla eski bir geleneği yaşatıyor. Hafızasında 67 yıldır tuttuğu destan ve şiirleri yazıya geçirmenin zamanının geldiğini söyleyen Tuncer, bu yeteneğin ailesinden geldiğini ifade etti. Destanları söylemek için herhangi bir yer ayrımı yapmadığını, duygularını insanlarla paylaşmayı sevdiğini kaydeden Tuncer, 7 yıl önce Ses Gazetesine verdiği röportajda, Çanakkale’de şehitliklerde söylediği kendi yazdığı Çanakkale Destanının hiç tanımadığı onlarca insan tarafından alkışlanmasının kendisini son derece mutlu ettiğini anlatmıştı.