Birlik olarak 60 bin ton ürün alım planı yaptıklarını aktaran Asa, "Alınan ürün bedelleri, 15 günlük periyotlarda yüzde 50'si peşin, geri kalan kısmı ürün alımları sona erdikten sonra belirlenecek. Bu yıl ödemelerle ilgili üreticimizin bize destek olacağına inanıyorum." değerlendirmesinde bulundu.
Geçen yıl ürünün "yok yılı" olduğunu, bu ürün alım kampanyasında ise rekor seviyede rekolte beyanı geldiğine dikkati çeken Asa, şöyle devam etti:
"Tarım ürünlerinde fiyat, arz ve talebe göre oluşur. 2023'te yapılan ikinci fiyat artışı, arzın yüksek olması ve ürün alımında yaşanan sıkıntı sebebiyle yapıldı. Marmarabirlik'in ticari çarkını çevirebilmesi için en az 35 bin ton ürün alması gerekir. Geçtiğimiz yıl da 35 bin ton zeytin alınabilmiştir. Bunun altında bir miktar olursa faaliyetinden zarar eder. Bu yıl ise tam tersi bir tablo var. Bütün kooperatif bölgelerimizde tüm zamanların en yüksek rekoltesi yaşanıyor. Gelen rekolte beyanı 99 bin 300 ton."
"ARZ FAZLALIĞI OLUŞMAMASI İÇİN HASAT ZAMANA YAYILMALI"
Asa, hasadın zamana yayılmasının hem üretici hem de kooperatifler açısından önemli olduğunu vurgulayarak "Sofralık ve yağlık zeytinin hasadında aceleci davranılırsa arz fazlalığı oluşabilir. Arz ve talep dengesini iyi yönetmek gerekir. Arz fazlalığı oluşmaması için hasat zamana yayılmalı." ifadelerini kullandı.
Zeytin üreticisinin korunması gerektiğini belirten Asa, şunları kaydetti:
"Zeytinin kilogram maliyeti, 8 kooperatif ortalaması baz alınarak 34,2 lira olarak belirlendi. Piyasalardaki belirsizlik ve rekoltenin yüksek olmasını fırsata çevirmeye çalışanlar var. Burada 50 bin ton alıp kenara çekilen ile 60 bin ton ürün alan Marmarabirlik, hiçbir şekilde mukayese edilmemeli. Bir sepet zeytini yüksek fiyata alıp ürünün çoğunluğu olan ve Marmarabirlik'in 83 liraya aldığı 240 daneleri 60 liraya almaya çalışanları, üreticimiz çok iyi ayırt etmeli. Üretici kazanmalı ki üretimde devamlılık sağlansın. Bütün ezberlerin bozulduğu bir yıl yaşıyoruz. Bu yıl da üretici kurumuna sahip çıkmalıdır."