Her şeyin çok pahalı olmasına değil, senin bir kuruş bile etmediğine yanıyorum. (Duvar Yazısı)
Sabır, paylaşım ve ibadet ayının, tüm Müslüman alemine hayırlar getirmesini dilerim. Ramazan ayının bu ilk günlerinde, yıllardır bir cümle süzülürdü herkesin dilinden. ‘Nerde o eski RAMAZANLAR!’ Ben bu özlemi gerek TV kanallarında gerekse dost meclislerinde, bu sene hiç duymadım. Duyanınız var mı? Son günlerde mücadele ettiğimiz hayat pahalılığı ve hala kökü kazınamayan Covid19 illeti bizim bu umudumuzu yok mu etti dersiniz? Belki de o eski RAMAZANLAR akıllarımızdan uçtu ve gitti. Ben hala o eski günleri de eski Ramazanları da çok özlüyorum. *  Nereye giderseniz gidin, Kime sorarsanız sorun, Acılar içinde bile geçmiş olsa çocukluğu,  O yılları, yaşadığı güzel anları anlatır durur hep. Bir dilim ekmeğe sürülen margarinin üzerine ekilen şekerin, baldan tatlı geldiğini, Terasta kurutulan salçaya çaktırmadan atılan parmağı, Mahalleye motosikletle gelen dondurmacıdan yenilen limonlu dondurmanın tadını unutamaz kimse. Nerde o eski domateslerin tadı, Nerde o eski komşuluklar, nerede o çıkarsız dostluklar. Neredesin tarihten silinen imece? Traktörle pamuk toplamaya giden elleri öpülesi insanlar. Alın o günleri bir hafta yaşayın deseler ne yaparız acaba, cep telefonsuz, bilgisayarsız, facebooksuz tiktoksuz vs.vs. * Modern yaşam, iş güç, şehir hayatı, medeni yaşam bizi kopardı o eski tertemiz günlerimizden. Aldı bizi, benliğimizi, geçmişimizi… Çağ da değişti insanlar da. Yaşam şartları kolaylaştı. Eşlerin bile yazışarak haberleştiği çağımızda beyinlerimiz gibi yaşamımız da dokunmatik oldu.  Makineleşme, küçük ev aletleri ve bunun gibi kolaylaştırıcılar ne imece koydu bizde ne de paylaşma duygusu. Ben, ben, ben! oldu insanoğlu. * Daha dün Aydın sokaklarındaki araç trafiğinin azaldığını yazıyordu gazeteler. Sebebi, halkın bilinçlenmesi ve toplu taşımaya yönelmesi falan değil. Yakıt fiyatlarındaki aşırı pahalılık. Bu rahat trafiği, semt pazarlarında da görmek mümkün son günlerde. Artık satıcılar bile meyve sebze fiyatlarını alıcılara söylemeye utanır olmuşlar ki, artık ürünleri kilo kilo değil de gram gram satmaya başlamışlar. Kendi kendine yetebilen, tabiri caizse adam diksen adam çıkar dediğimiz topraklarda bile bir bağ maydanoz 5 TL olur mu arkadaş! Meyveler, sebzeler almış başını gidiyor. İnsanlar çaresiz dolaşıyor pazarlarda, çarşıda. Alım güçleri yok ama almak zorundalar. Çareyi kim bulacak? Sonumuz hayr olsun. Ramazanınız tekrar mübarek olsun. Sağlıcakla…