Nazilli için şanslarımızı ve haklarımızı ne yazık ki iyi kullanamıyoruz. Her şey olumsuz gelişiyor. Nazilli hep kan kaybediyor. Maalesef yaşananlardan nasibini alan, titreyip kendine gelende yok. 5-6 yıl önce Nazilli’de bulunan iki yüksek okul ile İsabeyli’deki Fakültede, okuyan öğrenci sayısı 13 bini aşıyordu. Nazilli, ekonomik bir heyecan yakalamıştı. Aradan geçen 5 yılın sonunda ne oldu da öğrenci sayısı 5-6 binlere düştü.  Bunu, yetkililer millete bir izah etmeli. Aydın’da, Muğla’da öğrencilerin oturduğu 1+1 ile 2 +1 evlerin kirası, Bin beş yüz liradan başlayıp, 3 bin liraya kadar çıkıyor.  Peki, Nazilli’de, İsabeyli’de fiyatlar ne kadar? Nazilli’de Özel Yurtlar kapanmak üzere. Yüzde yirmi beş kapasite ile çalışıyor.  Öğrenci yok. Yüz bin liraya bir artı bir ile iki artı birler müşteri bekliyor.  Binlerce ev zararına olsa da müşteri bekliyor. Satılamıyor. Nazilli darbe üzerine darbe yemeye devam ediyor. Yerinde patinaj yapıyor. Kiralar 500 ile 1000 lira arasında. Ama daireler, yurtlar yine boş, öğrenci bekliyor.  Nazilli ekonomisi, ülke ekonomisi gibi sıkıntılı günler yaşıyor.  Daha büyük sıkıntılar yaşanacak gibi görünüyor.  İddia ediyorum; örnekleri çok, “NAZİLLİ’YE SAHİP ÇIKAN” yok. Olumsuz gelişmeler devam ediyor. Yetkililerin, siyasi iradenin umurunda değil.  Fırsatları bir bir kaçırıyoruz. Kaybediyoruz. Açıkçası, “YANDI GÜLÜM.. KETEN HELVA."  ** CHP, KAYNAYAN KAZAN GİBİ! CHP’nin Mersin mitingine 21.500 kişi mi katıldı? Yoksa 100 bini aşkın kişi mi katıldı sorularından ziyade birçok soruyu da gündeme getirdi.  Daha da önemlisi, Kemal Kılıçdaroğlu’nun mecliste bütçe konuşmasındaki el hareketi hepsinin üzerine limon sıktı.  Lider insan böyle bir hareketi. Nasıl yapar?  Kılıçdaroğlu’nun aday olma yolunda sinsi adımlar attığını görüyoruz.  Kılıçdaroğlu’nun bu tutumu özellikle millet ittifakında kafaları karıştırdı. Ayrıca, İYİ Partili Koray Aydın’ın, “Kazanma şansı olmayan adaya, destek vermeyiz” sözü de düşündürücü. Millet ittifakında hava bulutlanmaya başladı. CHP’de Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ı Mersin mitingine davet edilmeyişinin ortaya çıkması da kafaları iyice karıştırdı.  Bu konulara, CHP Genel Merkezi’nden hala bir açıklama yapılmış değil.  Bu kararı CHP meclisi mi aldı? Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş mitingde daha çok ilgi çekecek diye mi davet edilmedi? Soruları, cevap bulmalı.  İki büyükşehir başkanının mitinge davet edilmemesi, önümüzdeki günlerde çok tartışılacağa benziyor.  Daha da önemlisi Mersin mitingine davet edilmeyen Ekrem İmamoğlu’nun, mitingden 3 gün sonra, eşiyle birlikte Ahmet Davutoğlu’nu ziyaret etmesi, CHP ve siyasette fırtına yarattı. İmamoğlu’nun bu davranışı, kaynayan CHP kazanın altındaki ateşin altına odun atması olarak kabul edildi. ** ÖNE ÇIKANIN KAFASI KOPARILIYOR! Muharrem İnce’de, son Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde partisi CHP’nin üzerinde oy almayı başarmış bir Cumhurbaşkanı adayıydı.  Buna rağmen kime potansiyel tehdit kabul edildiyse, bilinçli olarak partiden uzaklaştırıldı.   Dışarı atıldı! Bir yerde ihraç edildi. Bu durum başka nasıl izah edilebilir. Mersin mitinginde ön kısımlarda Türk Bayrağı yoğun bir şekilde miting alanına hakim olurken,  Mitingin arka kısımlarda Türk Bayrağı’nın olmaması herkesin dikkatini çekti.  Bu alanda HDP’lilerin olduğu iddiası da kafaları iyice karıştırdı. Bu durumu siyasi gözlemcilerin, ‘HDP’nin mitinge gelmesi için, Türk Bayrağı feda mı edildi?’ yorumlarını yapmasına neden oldu. Neden? Mitingin arka kısımlarında, Türk Bayrağı yoktu? Soruları hala, cevap bekliyor Bu konular günlerdir TV programlarında tartışılıyor. Daha önceleri de açık ve net olarak yazdım,  Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş ismi sağdan çok oy alabilecek,  Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanma şansı olan adaylar olarak öne çıkıyor. CHP, kendi içinde yaptığı anketlerde de,   İmamoğlu ve Yavaş’ın CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun önünde çıktığı her gün okuyoruz, izliyoruz.  CHP’de işler arapsaçına döndü. Dönüyor. Her zaman olduğu gibi,  Cumhurbaşkanı seçimi yaklaştıkça CHP’de kazan çoktan kaynamaya başladı. BAKALIM.. ATATÜRK PARTİSİ, CHP. BU SORUNA NASIL ÇÖZÜM BULACAK?  YOKSA, CHP YENİ DOĞUMLAR MI YAPACAK? ** SEÇİMDE, SURİYELİLER UMUT OLUR MU? 4 ay önce milliyetçi çizgide kurulan, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ yaptığı flaş açıklamalarla, ADETA vites büyüttü.  Ümit Özdağ, 44 ilde teşkilatlanmalarını tamamladığını söyleyip, 2022 Şubat ayı sonuna kadar 81 ilde teşkilatlanmış olacağını açıkladı. Özdağ, bir TV programında da ilginç açıklamalar yaptı. Neler söyledi; Türkiye’nin 566 milyar dış borcu olduğunu, bunun 86 milyar dolarını, 5 milyon Suriyeli için harcadığını açıkladı. Türkiye’ye gönüllü gelmeyip gönderilen bu Suriyelileri biz geri göndereceğiz, diyen Özdağ iddialı konuştu. Son zamanlarda vatandaşlarımızın, ülkemizde ayrıcalıklı yaşayan Suriyelilerden şikayetçi olduğunu hepimiz biliyoruz..  Bu arada, en az 900 bin Suriyeli kaş göz arasında Türk vatandaşı olmuş.  Bu rakamın önümüzdeki 6 ayda bir buçuk milyona ulaşacağı iddiaları var. Türk milletinden umudunu kesenler, Suriyelilerin oylarıyla mı iktidar olacak? Özdağ, Türk vatandaşı olan Suriyelilerin 10 yıl oy kullanmaması için yasa tasarısı hazırlayacaklarını söylemesi de ilginçti. Anlaşılan önümüzdeki seçimlerde Suriyeliler konusu önemli bir sorun olarak konuşulacak tartışılacak. Suriye oyları gündem olacak.