Mart 2019’da Cumhurbaşkanlığından daha sonra da Nur Otan Partisi Genel Başkanlığından kendi isteğiyle ayrılan ve bu görevleri mevcut Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev’e devreden Türk dünyasının Ak Saçlısı olarak kabul edilen ve hak eden Kazakistan Türk Cumhuriyeti’nin Kurucu Cumhurbaşkanı Nur Sultan Nazarbayev, "Egemen Qazaqstan" gazetesinde “Bağımsızlık Dersi” adıyla ülkesinin 30 yıllık bağımsızlık sürecini değerlendiren bir makale yayınlamış. Ufuk açısı bir makale olduğunu ifade etmeliyim. Makalede, Kazakistan Türk Cumhuriyeti Kurucu Cumhurbaşkanı Nur Sultan Nazarbayev, Sovyetler Birliği'ndeki 70 yıllık üyeliğin ülkesi lehine sonuçlanmadığını özellikle ifade etmiştir. Zikrettiğimiz makaleden birkaç bölüm: “İnsanları kim abarttı? 'Değirmen taşı gibi dönen Dünya’nın hiç durmadığı iyi bilinir. Başkan değişecek, ancak bağımsızlık sonsuza kadar sürmeli. Gelecekte, her Kazakistanlı ülkesinin konumunu güçlendirmeli, omuzları üzerinde tutmalı ve itibarını yükseltmeye hizmet etmelidir. 'Ebedî Ülke' fikrinin nihai hedefi budur. Önemli olan ülkemizin güvende ve neslimizin özgür olmasıdır. Avucumuzun içinde yetiştirdiğimiz o özgür nesil, şimdi 'Kazakistan'a ne vereceğim?' diye düşünmeli.” “Geçmişte Saka, Hun, Göktürk ve kahraman Türk atalarımız çalkantılı zamanların fırtınalarına direnerek Büyük Bozkır'da büyük bir millet oldular. Kazaklar, büyük savaşlar ve muharebeler zamanında Türk halkının vatanını korumuşlardır.” “SSCB'deki ilk demokratik seçimler sonucunda seçilen Birinci Halk Vekilleri Kongresi, Mayıs-Haziran 1989'da yapıldı. O zaman, Cumhuriyet Bakanlar Kurulu Başkanıydım. Dev birliğin ekonomisindeki zor durum hakkında açıkça konuşmamız gerekiyordu. Mayıs ayında Kremlin'in Kongre Sarayı'nın kürsüsünden konuşurken: ... Bugün ekonomideki gerçek durumu bilmediğimi söylemek isterim. Kendiniz hayal edin: SSCB Devlet İstatistik Komitesi'ne göre ülkedeki gıda üretimi arttı, ancak raflar boş. Planlar uygulanıyor ve ekonomik durum kötüleşiyor. Niye ya? Bunun gibi çok fazla 'neden' var. Sonunda, ekonomik krizin ne kadar derin olduğunu ve onu aşmanın net bir yolunu bulmamız gerekiyor!” “Bağımsızlığımızı ilan ettiğimizde kendi para birimimiz yoktu. Dünya finans piyasalarını dikkatle inceledik ve ulusal para birimimizi zamanında dolaşıma soktuk... Sadece yarınını düşünen ülke önde olacaktır. Ulusal Fon, altın ve döviz fonu oluşturduk ve gelecek nesillerimiz için çok para biriktirdik. Pandemi sırasında bize yardım eden işte bu büyük miktarda paraydı! Bağımsızlığın arifesinde bile, Kazakistan'ın ekonomik modernizasyona, altyapının modernizasyonuna ve ham madde bağımlılığından kurtulmaya ihtiyacı olduğunu anladım. Bu amaçla üç endüstriyel ve yenilikçi kalkınma programı benimsenmiş, 9 trilyon tenge değerinde 1.500 proje hayata geçirilmiştir. Kazakistan, elektrikli lokomotifler, otobüsler, arabalar, vagonlar, transformatörler ve diğerleri gibi daha önce üretilmeyen 500'den fazla ürün çeşidini üretmeye başladı.” Kardeş Kazakistan Türk Cumhuriyetinin 30. Bağımsızlık yıldönümünü tebrik ediyorum.