Dünya her konuda değişim yaşıyor. İnsanoğlunun bildiği her şey alt-üst oldu. Hastalıkların bile, nasıl değişim yaşadığını görüyoruz. Siyaset işin başını çekiyor. Spor aleminin de diğerlerinden farkı yok.. Yerli sporcularımız, yeni isimlerle ve çalışmaları ile başarı üzerine başarı kazanmaya başladı. Son olimpiyatlarda altını az olsa da 15 madalya kazanmamız bunu göstermiyor mu? Spordaki gelişmeler de bilim gibi oldu. Demode olanlar sadece bizde kaldı. Türk sporcular, özellikle futbolcular milli özelliklerini, duygularını, hırslarını kaybetmeye başladı.. İstikrarı bu yüzden yakalayamıyoruz. Mazeret hazır. Koşmadık, kazanamadık. Hayır, iyi yönetilemiyoruz da ondan. Ruhu sönmüş insanların Türk sporuna bir katkısı olmaz. Neden bunlardan umut bekliyoruz bilmiyorum. Bir yıl önce tesadüfen 4-2 yendiğimiz Hollanda’ya karşı, bir yıl sonra oynuyoruz ve 6-1 yeniliyoruz. Bunu bize kim izah edebilir. Şenol Güneş bütün sorumluluk bende diyor, o zaman niye gereğini yapmadın kardeşim. Ülkemiz, bu anlayış yüzünden yenilik ve gelişmelerin arkasında kalıyor. Siyasi parti liderleri gibi, oturduğumuz makamlardan kalkmak istemiyoruz. Ölünceye kadar hırs içinde yaşıyoruz. ** ÇEKİLİN KENARA! Yeter artık küpleri doldurdunuz yaşlarınız 65’i geçti. Hala gençlere yer vermiyorsunuz Neden? Eyyy.. Fatih Terim, Mustafa Denizli, Yılmaz Vural, Şenol Güneş, Abdullah Avcı, Ersun Yenal çekilin artık kenara, Türk sporu üzerindeki hegemonyanız bitsin artık. Gençlere yer açın, bakın kerhen Beşiktaş’ın başına getirilen Sergen Yalçın takımını nasıl şampiyon yaptı. Çağdaş, göze hoş gelen futbol oynatıyor. Disiplini ve modern futbol anlayışı ile harikalar yaşatıyor. Türk sporu böyle genç ellerde yükselir. Genç teknik direktörler, bu yıllanmışlardan fırsat bulup Türk sporunun başına ne zaman geçecekler. Ben bir Galatasaraylıyım. Son 6 yılda Fatih Terim ikinci kez teknik direktör olarak Galatasaray’da görev yapıyor. Transfer yaptığı oyuncu sayısı 60’ın üzerinde Bunlar kulübe maliyettir. Kulüplerimiz bunun için borç batağından kurtulamıyor. Sayın Terim, hani senin 6 yılda alt yapıdan gelen oyuncuların nerede? Onları, kiralık olması için mi yetiştirdiniz? Artık, demode olmuş zihinler Türk sporunu yönlendiremez, yönetemezler. Hazır futbolcu ile dans etmeyi seviyorsunuz. Artık sizlerin dönemi kapansın. Kazandığınız saygı ile yaşayın. Türk sporu bu zihniyet nedeniyle geriliyor, bunu da unutmayın. Son rezalete bir bakın..  Şenol Güneş bir gazeteye verdiği demeçte. Futbol Federasyonunu kastedip, imza attırırken bana yalvarıyorlardı diyor. Bu iddiasına cevap veren Futbol Federasyonu Yöneticileri ne diyor? GÜNÜN BEŞİKTAŞ KULÜBÜ BAŞKANI FİKRET ORMAN ARADI, ŞU ŞENOL GÜNEŞİ BAŞIMIZDAN ALINDA, BİZİ KURTARIN dediğini açıkladı.  Bu bir rezalettir. Türk sporu böyle rezalet içinde yürütülemez. AL BİRİNİ, VUR ÖTEKİNE, YAZIK OLUYOR TÜRK SPORUNA… ** BU ÖĞRETMENLER, NE İSTER? Ülkemizde bir milyona yakın öğretmen görev yapıyor. İki yıla yakın bir zamandır ne evlatlarımız okula gidebiliyor, nede öğretmenlerimiz. Bu pandemi döneminde Türkiye okulla en fazla kapalı kalan ülkelerden biriyiz. İlkokula başlayan bir öğrencimiz, pandemi nedeniyle 3 sınıfa geçti. Ama daha okuma yazmayı beceremiyor. Geçen yıl komşu çocuğumuz, eczacılık fakültesini kazandı. Hala ne okuluna gidebildi. Nede sınıf arkadaşlarını tanıyabildi. Bir eğitimci olarak üzüntü duyuyorum. Şimdi yüz yüze eğitim başladı, veliler yani çocuklarımızın aileleri diken üstünde. Gözleri, kulakları eğitimden gelecek haberlerde. Şu talihsizliğe bir bakın bir milyon öğretmenden 309 bin öğretmen aşıya karşıymış. Hiç aşı yaptırmamışlar. Bu zihniyetteki hocalarımıza sesleniyorum. Hala sağlıklı toplum için aşının önemini kavrayamadınız mı? Tatil tatlımı geldi? Uzasın mı istiyorsunuz? Sizin eğitim severliğiniz, millet severliğiniz bu mu? Bunu nasıl izah edersiniz. Evinizdeki eşiniz ve çocuklarınızı, her şeyden önde kendi hayatınızı.. Nasıl olur da tehlikeye atarsınız? Bir hukuk devleti olan ülkemizde, bunu nasıl düşünebilirsiniz? Kurallara nasıl uymazsınız? Sizler dünyada yaşayan insanlardan, bilim insanlarından daha mı zekisiniz? Sizlerin yüzünden, eğitim biraz daha aramı versin. Okullar biraz daha mı kapalı kalsın. Burası dingonun ahırı değil. Türkiye Cumhuriyeti devleti. AKLI BAŞINIZA ALIN AŞILARINIZI HEMEN OLUN. ** NEDEN? SONRADAN 15 BİN ÖĞRETMEN Geçen ay içinde Milli Eğitim Bakanlığımız 20 bin öğretmen ataması yaptı. Aradan bir ay geçmeden sayın Cumhurbaşkanımız yaptığı açıklama ile 15 bin öğretmenin daha atamasının yapılacağını açıkladı. Mademki 35 bin öğrenci atanacaktı. Niye bunların tamamının ataması aynı gün yapılmadı. Mutlaka bunlar için bir sistem bulunur, uygulanırdı. Sayın Milli Eğitim Bakanımız 107 bin öğretmen açığı var diyor, 100 binlerce genç öğretmenlerimiz atama bekliyor. Ama muvakkat, ama ücretli statüde atayın ki. Bu öğretmenlerimizi, psikolojileri yerine gelsin. Hayata bağlansınlar, evlenip yuva kursunlar. Bu devletimizin görevi, onların hakkı değil mi? İnsanlarımızın kafasında algı yaratmamak, adalet duygularını şüpheye düşürmemek için, ilgililer ve yetkililer, ÇOK AMA ÇOK DİKKAT ETMELİDİR. Biz liyakata önem verilsin istiyoruz. Yüzbinlerce üniversite mezunu gencimizin kafalarında yanlış algı oluşmamalı diyoruz. Herhalde farklı düşünen yoktur. Neden bunları yapmıyoruz? Her konuda iktidarla muhalefetin kavgasını mı izleyeceğiz? Biz kaymakamlık sınavlarında ilk 10’a, 100’e giripte mülakatta kaybeden evlatlarımızı biliyoruz. Bu olaylar anne babalarımızın gençlerimizin adalet duygularını yok ediyor. Yaşam umutlarını etkiliyor. Artık üniversiteyi bitirmek, iş bulma garantisi getirmiyor. HİÇ DEĞİLSE GENÇLERİMİZİN ADALET DUYGULARINI YARALAMAYALIM.