Pandemi tedbirlerinin gölgesinde kalan 23 Nisan en çok çocukların heveslerini kursaklarında bıraktı. * Alınan her tedbir onların geleceği için. Bu şartlarda zaten aylardır eve kapanmak zorunda kalan çocuklarımıza baktığımda artık bu durumu pek yadırgamıyorlar... Haftalardır siyasi gündem o kadar yoğun geçiyordu ki aslında bu hafta pek değinmek istememiştim. Ama yaşananlar karşısında sessiz kalmak ta fıtratımızda yok. * Şöyle bir düşünüyorum da ben mesleğime başladığımda ülkenin ve Aydın’ın siyasi aktörlerinden, DYP’den ANAP’tan ya da DSP’den kimseler kalmadı. * Rahmetli Demirel’in dediği gibi “Nasıl gelirsen öyle gidersin” * O yüzden ne siyaseten düşündüğünüz ve yaptığınız her icraatın bir gün gelip / öyle bir zamanda karşınıza dikerler ki çok mahcup olursunuz. * Bu sebeple politika yapma hevesi içinde olan lara tavsiyem siyasi tarihimizi içeren kitapları iyi okumalarıdır. Neyse yazacak o kadar çok konu var ki, siyaset başka bir yazıya kalsın... * Aydın için en önemli sorun şu an için turizm gibi görünüyor... * Geçen yaz çoğu hizmet vermeyen oteller için bu yaz da aynı sorun devam edecek. * Pandeminin dünyada da en çok konaklama ve seyahat sektörünü etkilediği bir ortamda turizm konusunda istediği dinamikleri yıllardır bir türlü yakalayamayan sektör bu yazda çok kurban verecek. * Yerel yönetimler işsiz kalanlara destek oluyor. Devlet yardımlar yapmaya çalışıyor ama bitmeyecek gibi görünen pandemi sürecinde bu tedbirlerin hepsi günü kurtarmaya yeter. Özellikle turistik merkezlerle statülerin değişmesi ve organize turizm bölgeleri ilan edilmesi lazım. * Çalışanından tesislerine göre özel statüyle koruma altına alınan ve desteklenen turizm beldeleri yaratamazsak biz ne kaliteli hizmet üretebiliriz ne de bunu pazarlayabiliriz. * Aydın’ın ekonomisini canlandırmak için proje arayan ve (arada) bana bunu telefonla soran bazı milletvekillerine yegane tavsiyem budur...