12 Mart İstiklal Marşımızın kabulünün 100. Yılı. 100 yıl önce Kahraman Ordumuza Korkma ile başlayan özel bir kelimeyi şiirin ilk kelimesi yapan Mehmet Akif ERSOY’un şairliğin zirvesi olarak yazdığı muhteşem şiirin milli marş olarak kabul edişinin 100. Yılı. Ümitlerin tükendiği anda vatan sevgisiyle bir araya gelen ordumuza ve milletimize seslenmiş Akif. Kuran’dan ilham alarak asrın idrakine anlatmış. Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: “Allah size yardım ederse artık sizi yenebilecek hiç kimse yoktur; eğer sizi yardımsız bırakırsa O’ndan sonra size kim yardım edebilir? Müminler yalnız Allah’a güvensinler.” (Âl-i İmrân, 3/160) Kimi yamyam, kimi hindu diyerek yedi düvele karşı savaşan ordumuza, yurduma alçakları sokma diyerek mesaj veren Akif, büyük bir moral verir ordumuza. Allah ve peygamber sevgisi ile yoğrulan ordumuza Hakkıdır Hakka tapan istiklal diyerek İnanlara Allah’ın vaadini hatırlatıyor. Sevgili Peygamberimiz (s.a.s) şöyle buyuruyor: “Hamd, vaadini yerine getiren, kuluna yardım eden ve düşman topluluklarını tek başına yenilgiye uğratan Allah’a mahsustur.” ( İbn Mâce, Diyât, 5)
Bundan yüz yıl önce topyekûn bir var oluş mücadelesi verdik. Kadınıyla erkeğiyle, genciyle yaşlısıyla vatanımızı savunmak için seferber olduk. Canımızdan, cânânımızdan, bütün varımızdan geçtik ancak cennet vatanımıza nâmahrem eli değdirmedik. İşte o en zorlu günlerimizde sarsılmaz imanımızın, hak yolundaki sadakatimizin, vatan sevgimizin, asalet ve cesaretimizin mısralara bürünmüş hali olan İstiklâl Marşımız vücut buldu. Bu muhteşem marş, milletimizin her bir ferdinin zihnine ve gönlüne işleyen aidiyet mührü oldu. İstiklâl Marşımız şu ayet-i kerimenin ruhunu yansıtır: “Gevşeklik göstermeyin, üzülmeyin; iman etmişseniz üstün olan sizsiniz.” (Âl-i İmrân, 3/13) İstiklâl Marşımız, var oluş gayemizi, kim olduğumuzu ve nasıl var olmaya devam edeceğimizi öğretir. En son ocağımız sönmeden bağımsızlığımızın sembolü olan al bayrağımızın inmeyeceğini haykırır. Şehit kanlarıyla sulanmış vatan toprağımızın asla düşmana çiğnetilemez olduğunu telkin eder. Şehâdetleri dinin temeli olan ezan-ı Muhammedî’nin ebediyen yurdumuzun üstünde inlemesini niyaz eder. Şu mısralarla milletimize ebedi istiklâli muştular: Hakkıdır, hür yaşamış bayrağımın hürriyet;
Hakkıdır, Hakk’a tapan milletimin istiklâl! 12 Mart,  İstiklâl Marşımızın kabulünün, 18 Mart ise Çanakkale Zaferimizin yıldönümüdür. Bu vesileyle, tarih boyunca adaletin, barışın ve güvenin bayraktarlığını yapan, aziz vatanımızı bizlere emanet eden kahraman şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmet, minnet ve şükranla yâd ediyorum. Cuma’nın bereketi hepinizin üzerine olsun.