Belirtileri görülen yahut hissedilen türden değildir. Yakalandığınızda çok ciddi zarar verir.
Bu hastalığın adı “Nimete alışma hastalığı” dır.
Dört şekilde kendini gösterir
1- Allah'ın nimetlerine alışmak.
Adeta nimet değilmiş gibi görmeye başlamak. Nimetin nimet olduğunu hissetmeyip müktesep hak gibi görmek. Zaten bu nimetlerin bende olması gerekirdi kanaatine varmak. Nimetin elden hiç çıkmayacağına, sahip olduğu nimetlere ebeddiyyen sahip olacağı düşüncesinde olmak.
2- Evine giren kişinin ailesini sağ salim görmeye alışması. Onları iyi halde görüp bunun için Allah'a hamdu sena etmemek. Sevdiklerimizin kıymetini bilememek. Kör ölünce badem gözlü olur derler ya, yanındaki eşinin, evladının değerini bilmeden yaşamak.
3- Alışverişe gidip market arabasına dilediğini koyup ücretini ödeyerek evine dönerken nimeti vereni ve ona şükretmenin gerektiğini zerre miktar hissetmemek. Bunu gayet normal bir durum olarak görüp adeta en tabii hakkı gibi telakki etmek. Alışverişi için marketlere değil de, Pazar kurulan yerlerde, pazarın kapanmasının ardından çöpe atılanlar içinde iyi olanları ayıranları düşünmemek.
4- Her sabah güven içinde uyanıp sağlığı yerinde, bir şikâyeti ağrısı sızısı olmadan kalktığında Allah'a hamd etmemek.
Dillere destan olan Cihan padişahı Sultan Süleyman’ın “Olmaya devlet bir cihânda bir nefes sıhhat gibi” sözü dinimizde sağlığa verilen önemi vurgular niteliktedir. Kanuni Sultan Süleyman’ın hasta yatağında söylediği söz olarak bilinen;
“Halk içinde mu’teber bir nesne yok devlet gibi,
Olmaya devlet cihânda bir nefes sihhat gibi” sözünün kısaca anlamı;
“Hayat, sevinç ve mutlulukla, acı ve sıkıntılarla iç içe yaşanır. Pek çok dert ve sıkıntı insanın karşısına çıkabilir. Ancak bütün bu problemler sağlık kadar önemli değildir. Tek bir nefesin bile değeri bilinmelidir. Bütün dünya insanın olsa bile sağlık olmayınca hiçbir önemi olmuyor’’ şeklindedir.
Dikkat! Sen bu durumlardan birisini yaşıyorsan tehlike altındasın.
Evine girdiğinde; Allah sana anne baba yahut eş, çoluk çocuk nimeti vermişse, sağlıklı ve iyi bir durumda isen Allahü Teala’ya bol bol hamdet, şükret!
Hayatının nimetlere alışmanı sağlamasına izin verme. Sen hayatını bu yüceler yücesi İlaha hamd ve şükre alıştır.
Nasılsın diye sorduklarında;
"Aynı be, ne olsun" deme!...
Sen sayamayacağın nimetler içindesin, Allahü Teâlâ sana onları yeniliyor. Güncelliyor...
Hem de her gün.
Niceleri o güne senin sahip olduğun nimetlerden mahrum başlamıştır. Nicesi güven içindeyken o gün korkarak kalkmıştır. Nice çalışan o gün işsiz kalmıştır. Nice zengin o gün fakir düşmüştür. Nice gözü gören o gün kör olmuştur. Nice sağlıklı insan o gün sağlığını kaybetmiştir.
Sana ise nimetler yenilenmiştir!
O zaman de ki: “Allah'a hamd olsun...” Cuma’nın rahmeti ve bereketi hepinizin üzerine olsun.