Pamuk destekleme primi en son 2017 yılında 75 kuruştan 80 kuruşa yükseltmişti. Üretici örgütlerinin, konuyla ilgili herkesin, günümüzde artan maliyetler karşısında bu destekleme primiyle artık pamuk üretiminin sürdürülebilirliğinin giderek zora girdiği neredeyse ortak bir görüşe dönüşmüştü.
Nihayet pamuk destekleme primi 30 kuruş artırılarak 1.10 kuruşa yükseltildi. Üreticinin maliyet hesabına göre gönlündeki rakam 1.50 kuruştu. Üretici istediği olmasa da artışı olumlu buldu. Primindeki artışın yeni sezonundan önce açıklanması iki nedenle önemli. Birincisi; çiftçi pamuk fiyatlarının artış eğilimi içine girmesi nedeniyle pamuk ekimini sürdürme ve kararını şimdiden almasını sağladı. İkincisi pandemi ve içte doların hızla yükselmesinin getirdiği kafa karışıklığını yaşayan pamuk ve ona bağlı sektörlere de “Biz pamuk üretmeye daha büyük bir moralle devam edeceğiz” mesajını vererek sektörün yüreğine su serpti. Peki, bu noktaya nasıl gelindi?
Türkiye Ziraat Odaları, Ulusal Pamuk Konseyi, ticaret borsaları özellikle 2020 yılı başından itibaren yoğun bir çaba göstererek pamukta, son üç yıldır artmayan destekleme priminin yetersizliğini hükumete anlatmaya çalıştılar. Bu çabalar hükumet nezdinde karşılık gördü ve konuyla ilgili çalışmalar başlatıldı.
Kendisi de pamuk üreticisi olan AKP Aydın Milletvekili TBMM Tarım ve Orman Köyişleri Komisyonu üyesi Rıza Posacı parti içindeki görevi gereği destekleme priminin artırılması çalışmaların da bulunduğu biliniyordu. Posacı konuyla ilgili: “Bir süredir pamuk destekleme priminin artırılmasıyla ilgili Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü bünyesindeki çalışmaların içindeydim. Bu çalışmalar sonucunda önceki Bitkisel Üretim Genel müdürü Fuat Fikret Ataş’la pamuk priminin 1 TL olması konusunda mutabık kalmıştık. Aradan geçen zaman içerisinde;salgın ve bu yıl beklenen düşük rekolte ihtimalini de dikkate alarak pamuk primini 30 kuruş artırarak 1.10 kuruşa çıkarılmasını sağladık.” dedi.
Kamuoyuna yansıyan bir diğer çalışmayı da AKP Aydın Milletvekili ve Merkez Yürütme Kurulu Üyesi Metin Yavuz yaptı. Yavuz, Söke Ticaret Borsası, Söke Ziraat Odası, Ulusal Pamuk Konseyi ve Söke TARİŞ Pamuk ve Yağlı Tohumlar 131.No.lu Tarım Satış Kooperatifi’nin görüşleriyle oluşan pamuk raporunu Cumhurbaşkanı ve Tarım ve Orman Bakanına sundu. Pamuk priminin yükseltilmesinden sonra Metin Yavuz, “2018 yılındaki doların karşılığı bugün aslında hiçbir şey gerektirmeden pamuk priminin 1.20, 1.30 olması gerektiğini belirtmiştik. Şükürler olsun 1.10 artı. Mazot desteği ile birlikte artış yüzde 37.5 buldu” değerlendirmesini yaptı.
Pamuktaki prim artışı ve yükselen pamuk fiyatları yıllardan sonra üreticileri sevindirdi. Pamuk alım sezonunda TARİŞ Söke kooperatifinin de pamuk fiyatını geri düşürmeyen, hatta piyasayı test ederek fiyat çıtasını yükselten politikası büyük memnuniyet oluşturdu. Bazı bölgelerde kırmızı örümcek zararlısının önlenemeyişi nedeniyle rekolte düşüşüne rağmen pamuk üretiminde bahar havası oluştu.
Bu bahar havasında bardağın dolu tarafını görme tercihimi kullanarak üreticilerin sevincini paylaştığımı belirtmeliyim. Onlar bu sevinci çoktan hak ettiler. Bu yazının başlığı PAMUKTA YALANCI BAHAR MI? olabilirdi. Bugün Gamlı Baykuş olmak istemedim. Pollyanna da olmak istemem. Yeni sezonda pamuk üretme maliyetindeki girdilerin çoğunluğunun hammaddesi veya kendisi dövize bağlı olması nedeniyle büyük miktarda artacak. Yönünü pamuk üretmeye çeviren üreticinin talebinin artması tarla kiralarının aşırı artmasına neden olacak. Küresel iklim değişikliğinin getirebileceği olumsuz koşullar da hesaba katarak 2021 pamuk sezonun zor olacağını üretici dostu olarak hatırlatmam gerekiyor.