Büyük Menderes Havzası Türkiye yüzölçümünün yüzde 3,2'ni oluşturmasına rağmen Türkiye’de üretilen tarımsal ürünlerin yüzde 15’i bu havzada yetiştirilmektedir. Bu veriler Büyük Menderes Havzası topraklarının ve bu topraklarda yetiştirilen tarımsal ürünlerin Türkiye için taşıdığı önemi göstermektedir.
Büyük Menderes Nehri’nin suladığı bereketli ovalar üzerinde 800.700 hektar alanda kurulu Aydın ilinin yüzde 46’sında tarım yapılmaktadır. Uygun ekolojik özellikler, yeryüzü şekli ve iklim koşullarının bulunduğu Aydın güçlü bir tarımsal potansiyele sahiptir. Tarımsal yetiştiricilik alanında dört mevsim üretim yapılabilen verimli topraklar polikültür tarıma elverişlidir.
Tüm bu nedenlerden dolayı Aydın, ekonomik açıdan tarım sektörünün gelişmiş olduğu iller arasında yer almakta olup, tarım Aydın İli’nin kalkınma sürecindeki en önemli avantajı olarak görülmektedir.
Aydın nüfusunun yüzde 55’i geçimini tarım sektöründen sağlamaktadır.
Aydın, ülkemizde üretilen bitkisel ürünlerden 29’unda Türkiye’de ilk 10 da yer alarak ülke tarımındaki önemini göstermektedir.
Aydın’da en çok katma değer yaratan bitkisel ürünler; incir, zeytin, pamuk ve kestanedir. İlimiz; incir, kestane, zeytin, kereviz, yeşil ot üretiminde Türkiye’de 1. sırada, enginar, pamuk ve çilek üretiminde 2. sırada, yerfıstığı ve mandalina üretiminde ise üçüncü sıradadır.
Aydın’da tarımdan sonraki ikinci önemli sektör turizmdir. Birçok uygarlığa ev sahipliği yapmış, açık hava müzesi görünümündeki Aydın, 23 ören yerine, birçok tarihi, kültürel, turistik, doğal değerlere sahiptir.
Aydın, 1970’lerden sonra, Türkiye’de yaşanan hızlı ve kontrolsüz kentleşme-sanayileşme dalgasından büyük oranda etkilenmeden gelişme göstermiş bir il olmakla birlikte; son yıllarda gelişen sanayi, turizm ve kentleşme ildeki nitelikli ve verimli tarım topraklarını tehdit edecek boyuta gelmiştir.
Havza‘da yoğun nüfus baskısı, çarpık ve plansız kentleşme, ulaşım yolları, mutlak ve sulu tarım alanlarının gelecek kaygısı taşımadan, kısa vadeli çıkar ve beklentilere göre amaç dışı kullanıma açılmaları, yer altı ve yerüstü suların yanlış ve bilinçsiz kullanımları, açılmış ve yeni açılacak organize sanayi bölgeleri, otoban ve otoyollar Büyük Menderes Havzasında verimli toprakların varlığını ve niteliğini tehlikeye atmaktadır.
Bugünlerde Büyük Menderes Havzasının verimli toprakları varlıklarını geri dönüşü olmayan bir şekilde tehlikeye atan iki uygulama ile karşı karşıya kalmıştır.
Bunlardan ilki Aydın-Denizli Otobanı, diğeri ise Söke- Koçarlı- Çine arası Turizm yolunun yapılacak olmasıdır. Aydın-Denizli Otoban yolunun yapımı uzun yıllardır Aydın gündemini işgal etmesine rağmen ihalesi ancak 2020 yılında yapıldı. İhale sonrası otoban yapımına start verilmesi bekletilmektedir.
Aydın-Denizli Otobanı, Aydın-Muğla Devlet Yolunun İzmir-Aydın Otobanını kestiği noktadan başlayıp Dalama-Yenipazar-Hamidiye-Yazırlı- Kuyucak-Karapınar-Azizabat-Yamalak-Buharkent-Sarayköy-Denizli-Kumkısık hattında 163 km uzunluğunda olacaktır.
2007 yılında ilk etap çalışması başlanılan Turizm Yolu olarak bilinen Söke-Koçarlı-Çine yol ayrımına kadar olan güzergahta 2020 yılı Temmuz ayında toprak tesviye, sanat yapıları, üst yapı ve köprü yapım işi, ihaleyi alan yüklenici firma tarafından başlatıldı. Yolun bu kısmı tamamlandığında Karacasu’ya ulaşması hedeflenen toplam 152 kilometrelik Turizm Yolu faaliyete geçecek.
Yol güzergahında bulunan köylerde yaşayan çiftçiler ekim yapıp ürününü tarım alanlarından kaldırmak üzereyken, yol yapımını yüklenen firma ekili alanlara iş makineleri ile girmiş, tarım ürünlerine ve arazilerine zarar vermeye başlamıştır. Bu durum bölgede yaşayan çiftçilerin yoğun tepkisine sebep olmuş, halk ve firma karşı karşıya gelmiştir.
Aydın’da, Aydın-Denizli Otoban yolu ile Söke-Koçarlı-Çine arası Turizm yolunun gerekliliği ve alternatifi tartışılmadan bu yollar için ihaleye çıkılarak yapım işlemine başlanılması sonucu genelde Büyük Menderes Havzası özelde Aydın toprakları, çiftçileri, yerleşim yerleri, ekonomisi, halk sağlığı, ekolojisi ciddi zarar ve tehlike ile karşı karşıya kalacaktır.
Aydın-Denizli Otoban yolu ile Söke-Koçarlı-Çine arası Turizm yolunun yapılması sonucu Aydın Ovasında yaklaşık 20 bin hektar tarım toprakları amaç dışı kullanıma çıkarılmış olacak, yani kalıcı bir şekilde tarım dışı kalacak, yok olacaktır. Otoban ve otoyolun sağında ve solunda 100 metrelik mesafede yer alan topraklarda, otoban yapımı ve faaliyetlerinden etkileneceği için Aydın Ovasında yeni otoban ve otoyol yapımından etkilenecek ve üretim dışı kalacak toplam toprak miktarı 40 bin hektara çıkmış olacaktır. Otoban ve otoyolların yapımı sonucu Türkiye’de kentleşme ve yapılaşmaların bu yollara yakın mesafede arttığı gerçeğinden hareket edersek, Aydın Ovasında üretim dışı kalabilecek tarım toprakları miktarının daha da artacağı kesindir.
Otoban ve otoyolların toprak kaybına sebep olmaları kadar önemli bir konu, bu otoban ve otoyollardan geçen araçların çıkaracağı egzoz gazlarına bağlı olarak otoban ve otoyol kenarında yetişen tarımsal ürünlerde ağır metal kirliliği, yerleşim yerlerinde ise hava ve gürültü kirliliğine sebep olacak olmalarıdır.
Tüm bunlar ise canlı yaşamını tehdit eden olaylardır.
Hali hazırda Denizli-Aydın-İzmir istikametlerinde ulaşımı sağlayan gidiş-geliş çift şeritli devlet karayolu ile devlet demiryolları vardır. Ayrıca Söke ile Kuyucak-Karacasu yoluna kadar olan mesafede gidiş geliş tek şeritli karayolu vardır.
Aydın Ovasında mevcut karayolu ve demiryolu durumlarına ilave olarak yeni Aydın-Denizli Otobanı ile Söke-Karacasu arası Turizm yollarının yapılması ile Aydın Ovasında neredeyse 2 km aralıklarla birbirine paralel seyreden 4 tane ulaşım yolu olacaktır. Bunun anlamı ise Aydın Ovasında binlerce hektar toprakların kalıcı şekilde yok olarak tarımsal üretim dışı kalması, Aydın Ovasının kime ve neye hizmet edeceği belli olmayan yollar ile işgal edilecek olmasıdır.
“Yol demek, kalkınma, gelişme ve ilerleme demek”, “Yol demek, Aydın’da turizmin gelişmesi demek” gerekçeleri ile Türkiye’nin en verimli topraklarının olduğu, Türkiye’deki tarımsal üretimin yüzde 15’in üretildiği, Türkiye’de ve dünyada en fazla ve kaliteli incir-zeytin-kestane-pamuk-çilek-mandalina üretimlerinin yapıldığı, Türkiye’nin en önemli havzalarından olan Büyük Menderes Havzasının kara ve demiryolu yolları ile işgal edilmesine, Büyük Menderes Nehrindeki kirliliğin artarak tamamen kullanılamaz hale gelmesine izin verilmesi anlamına gelmekte olup, Aydın’ın sürdürülebilir tarım-ekonomi-yaşam-ekolojik geleceği adına kabul edilemez
Aydın ilinde ulaşımı sağlamak için tabii ki kara-demir-hava-deniz yollarına ihtiyaç vardır. İhtiyaç durumuna göre bu yollarda düzenleme, yenileme yapılabilir. Ancak ihtiyaç gerekçesi ile yeni yapılmasına izin verilen otoban ve yolların Aydın’da toprakların, tarımın, tarım ürünlerinin yok olmasına sebep olmasına izin verilemez. O nedenle Aydın’da 2020 yılında ihalesi yapılan, yapımına başlanan Aydın-Denizli Otobanı ve Söke-Karacasu Turizm yollarından en azından birisinden vazgeçilmesi zaruri bir durum arzetmektedir.