2020 yılı Ocak ve Şubat ayı içinde 40 kadın cinayeti işlendi. Dünyada her gün yarısı çocuk 30.000 kişi açlıktan ölüyor. Dünyanın hemen her yerinde zulümden açlıktan ölenler korona kadar gündem olamadı çünkü korona herkese. Açlık, zulüm bazılarına uğrardı. İnsan dünyanın başına gelmiş gelebilecek en cani en gaddar en kör ve de nankör bir mahluktur. Oysa bu değildi. 'insan' birkaç saat birkaç günlük açlık korkusu bile nasılda çığırından çıkarıyor her şeyi. Oysa dünyada tokluk nedir bilmeyen milyonlarca insan var. Korona biter her şey normale döner tıpkı geçmiş tarihlerde olduğu gibi ve biz yine devam ederiz sadece kendimize yaşamaya. İlk olarak Çin'in Vuhan kentinde başladığında bu virüs, hemen her yerde okuduğum yorumlamalar. ''Yaptıklarını çekiyorlar. Allah'ın gazabı'' gibi söylemler çokça yazılıyordu. Şimdi biz neyin cezasını çekiyoruz? Çok uzaklara gitmeye gerek yok hemen yanı başımızda, açlıkla uğraşan, sokak ortasında zulme uğrayan haklarını savunurken ölen, haksızlığa maruz kalan, istismara uğrayıp sesini çıkardığında kendi rızası vardı denilen ve hiç bir sonuca ulaşamayan unutulan canlar. Bunca seste haykırışta sesiz kalışımızın cezası olabilir mi? Rab mahirdir, zalim değildir. İnsan kendi felaketini kendi başlatır yada bitirir. Korona'dan nasıl korunacağımızı biliyoruz. Fakat cehaletten nasıl koruyacağız. Kendimizi öğrenmeye ve öğretmeye adayalım. Öğren ve öğret insan olan tarafını yaşat dünyada...