Bu haftaki yazımızda Aydın'daki yerleşim yerlerinin eski isimlerini inceliyoruz.
Kaynak olarak Tahir Sezen'in Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü yayınları içerisinde yer alan “Osmanlı Yer Adları” isimli eseri bize kaynak olacak.
1470 yılında nahiye olarak kurulan Çine'ye bağlı Akçaova nahiyesinin o tarihlerdeki adı Akçaâbâd'dı. Şimdiki Akçaova ismini 1924'te aldı.
1530'da Amasya-yı Aydın olarak kurulan ve 1676'da Değirmenbükü olarak salnamelerde adı geçen Bozdoğan'a bağlı Amasya köyü 1868'de şimdiki ismine kavuştu.
Mübadele öncesi (1918) Domatça olarak anılan Söke'ye bağlı Güllübahçe, Doğanbey ve Atburgazı yeni isimleri ile 1924'te tanıştı.
1425'te Aydın eyaletinin kurulmasıyla şu an Efeler olarak bildiğimiz merkez ilçemizin ismi o zamanlar Güzelhisar-ı Aydın olarak değişmişti. 1824'te eyalet merkezi, 1867'de ise sancak merkezi olan ilçenin adı 1924'te tekrar Aydın, 2014'te ise Efeler olarak değişti.
Yine mübadele öncesi 1918'de Hıristiyanbağı olarak bilinen Söke'ye bağlı 1951'de belediye kurulana kadar 1924'ten sonra Söke'ye bağlı Bağarası Nahihesi olarak kaldı.
1390'a kadar Menteşe Beyliği'nin beylik merkezi olan Bafa'nın ismi o yıllarda Palatia olarak tanınıyordu. Osmanlı hâkimiyetine geçince ismi değişti ve maa Bafa nahiyesi oldu. 
Şu an Efeler'in mahallesi olan Dalama, Osmanlı döneminde  bir süre (1855-1865) arasında da kaza (ilçe idi) salnamelerde bir dönem Karahayıt bir dönem de Bayramlı isimlerini aldı.
Aydın'ın en eski ilçelerinden birisi olan Bozdoğan'ın XV. Yüzyıl Osmanlı kayıtlarında (1452-1527) Kıran ismi ile anıldığını görüyoruz.
1956'da Nahiye, 1987'de de kaza olan Buharkent'in ismi daha önceleri Burhaniye'ydi ve Kuyucak'a bağlıydı.
Bu esnada adı hiç değişmeyen yerleşim merkezlerimizde var. Örneğin Çine ilçesi nahiye olduğu 1480-1532 arası ve kaza olduğu 1562'den beri ismini koruyor. Aynı şekilde Davutlar, Umurlu, Karacasu, Horsunlu, Kuyucak, Nazilli ve Söke'yi de sayabiliriz.
1948'de ilçe olan Germencik, Osmanlı döneminde bir dönem (1881-1947) nahiye, 1855-1867 arasında yine kaza idi. Ve 1855 yılına kadar adı İneâbâd ya da Ezine-i Ayasluğ olarak biliniyordu. 1924'ten sonra Germencik adına kavuştu.
Daha önceleri (1855) Aydın'a bağlı bir nahiye olan Karapınar 1940 yılında İncirliova adını aldı ve 1927'de kaza merkezi oldu.
Bozdoğan’ın daha önce belde statüründeki Yazıkent’in eski adı İnebolu’ydu.
1486'da Çine’ye bağlı bir nahiye olan ve zaman zaman Gölcük ve Demircidere olarak anılan Karpuzlu 1990'da ilçe oldu. Karpuzlu 1855-1868 dönemlerinde de yine kaza merkeziydi.
Şu an Nazilli’ye bağlı bir mahalle olan Kestel 1528'de Aydın sancağına bağlı bir kazaydı. 1831'de nahiyeye dönüşen Kestel ismi çoğu zaman Nazilli’nin önüne geçmiş ve bu bölge hem Nazilli hem de Kestel olarak anılmıştır.
Yine aynı şekilde 1855-1867 yılları arasında günümüz Köşk ilçesi sınırları içinde bulunan Koçak Osmanlı kayıtlarında bir kaza merkezi olarak geçmişti ve şu an bağlı bulunduğu Köşk ilçesinde daha büyük bir yerleşim yeriydi. 1530'da nahiye olan Köşk o zamanlarda Köşkdere ve Çanlı isimleri ile anıldı.
1899 Aydın Salnamesine göre Koçarlı’nın yanı başındaki Sobuca, Koçarlı merkezi gibi görülüyordu o zamanlarda adı Sobiçe’ydi.
Aydın’a bağlı en eski yerleşim birimlerinden olan Kuşadası ilçesi. 1414'te nahiye, 1676'da ise kaza oldu. İne, Anya ve Scala Nuova isimlerini tarihin değişik zamanlarında aldığını görüyoruz.
1530'da Kestel (Nazilli)’e bağlı bir nahiye olan, 1676'da kaza merkezi yapılan Kuyucak, Cumhuriyet döneminde 1953'e kadar yine Nazilli’ye bağlıydı. Kuyucak’ın Osmanlı döneminde adı Orakçı ve Ortakçı olarak bilinmiştir.
Hristiyanlık döneminde pikoposluk merkezi olan Nazilli Bozyurt mahallesinin 1530'lara kadar adı Mastavra idi.
Bafa Gölünün güneyinde yer alan bir Mazun beldesinin isminin yanı başında olan Amyzon antik kentinden geldiği sanılıyor. Mazun 1868'e kadar kaza merkezi idi.
 Menteşe beyliğinin sancak merkezi (1424) ve Osmanlı yönetiminde Sancak ve kaza merkezi olan günümüz Söke ilçesi antik çağlarda Sokia, XIV. yüzyıllarda ise Akçeşehir’i Aydın isimlerini kullandı.
Aydın’a bağlı bir kaza merkezi (1855-1868) iken 1883'ten sonra nahiye ve cumhuriyet döneminde Çine’ye bağlı bir köy statüsünde olan Cumalı’nın eski adı Şahme idi.