“KURT PUSLU HAVAYI SEVER” sözünü hepimiz biliriz. Bir ekonomik sıkıntı yaşıyoruz. Yine puslu havayı seven, kan emiciler, millet soyucular; ortaya çıkmaya başladı. 15 yıl kadar önceydi. Köylere dadanan bu çek senet mafyaları yine öne çıkmıştı. Fahiş faizle köylüye para veriyorlar, borcunu ödeyemeyenleri eşlerini ve çocuklarını kaçırmakla tehdit ediyorlardı. O dönemin Jandarması yaptığı operasyon sonucu 10-15 kişilik bir grubu yakalamıştı. Şikayet eden köylüleri de jandarmaya getirdiler. Tüm yakalananları köylülere gösterdiler. Ne var ki, köylüler korktuğu için bu kişi veya şu kişi diyemiyordu. Suçluyu saklıyordu. Jandarma komutanı da kızmıştı. “SİZ SUÇLUYU SAKLARSANIZ DEVLET SİZE NASIL YARDIMCI OLACAK, KORUYACAK” diye hepsini kovmuştu. Yine böyle bir dönem yaşıyoruz. Suç örgütlerinin faizle para dağıttığı, tehdit ettikleri konuşuluyor. Şehirde bir tedirginlik var. Nazilli’de Polis 155’e başvuranların sayısında patlama yaşanıyor. Bu polise olan güvendir. Halkımız korkmamalı. Öğrendik ki polisimiz, bu tür ihbarları değerlendirip geçtiğimiz gün operasyon yapmış. Suçlulardan biri çıkarıldığı mahkemece tutuklanmış. Bunların mutlaka, arkası gelecektir. VATANDAŞLARIMIZIN EN AZ BU İNSANLAR KADAR KORKUSUZ OLMALARI GEREKİYOR. Devlet millet el ele anlayışı ile bu sıkıntılar mutlaka aşılır. ** ÖNCE ADALET VE HUKUK! Bugün günümüzde, herhangi bir kişi sosyal medya hesabından FETULLAH GÜLEN bir AMERİKAN UŞAĞI Türk düşmanı diye haber paylaşsa, devletimizden iktidarımızdan ve tüm vatanseverlerimizden taktir görür. 2006 yılında, bu mesajı paylaşan bir kurum müdürü, İNANAN İNSANLARA İFTİRA EDİYORSUNUZ DİYE derhal görevden alınıyordu. O günlerde GÜLEN’e laf söylemek mümkün müydü? Verdiğim örnekteki gibi suçtu. Bu insanlar, inanan insanlar, “BUNLARA LAF SÖYLEYEMEZSİNİZ, SUÇLU GÖSTEREMEZSİNİZ” anlayışı hakimdi. Böyle bir havada palazlandılar, büyüdüler ve devleti yıkmaya çalıştılar. Bir arkadaşımızda o günlerde yargılandı. FETÖ’nün foyaları ortaya çıktıkça, bu müdür arkadaş görevine iade edildi. Ancak kendisine müdürlüğü verilmedi. Ülkemiz bu FETÖ belasını şimdilik geride bıraktı. Ancak geride çok mağdurda bıraktı. Hala haksızlık yaşayan onbinlerce, yüzbinlerce insanımız, bu sıkıntıları yaşıyor. Maalesef, ülkemizde, adaletin hızlı çalışmadığı, adaletin baskı altında olduğu tartışılıyor, konuşuluyor. Bu mağdur olan insanlarımız için Adalet, Hukuk hızlı çalışmalı, ekmek parası ve meslekleri elinden alınan bu insanların haklı olanları, ayıklanmalı, görevlerine dönmeli. Mağduriyetleri giderilmeli. Bu konu özellikle, devletimizi yönetenlerin sorunu. “GEÇ GELEN ADALET, ADALET DEĞİLDİR” sözünü unutmayalım. ** GÜNDEMİ CUMHURBAŞKANI AYARLIYOR! Ekonomik sıkıntılar unutuldu. Konuşulmaz oldu deseler de milletin içi kan ağlıyor. Beğenilmeyen, asgari ücrete tepkilerde durdu. Libya’ya asker gönderme tartışmaları da ivme kaybetti. Ortada ne kaldı? Varsa yoksa KANAL İSTANBUL kaldı. Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bu tartışmayı ortaya atıp, millete her şeyi unutturdu. Halk KANAL İSTANBUL’A KİTLENDİ. Bir iki ay bu gündem böyle devam edeceğe benziyor. Sayın Cumhurbaşkanı bu konuda (gündem değiştirmede) oldukça mahir. Hatta üstat demek daha yakışıyor. Gerginlik politikasını çok iyi kullanıyor. Sıkıntılardan çıkışı burada buluyor. Bugüne kadar hep böyle yapmadı mı? Böyle olmadı mı? Muhalefet ne yapıyor? diye sormayın. Görüyoruz işte, Cumhurbaşkanı ne derse üzerine, SAZAN BALIĞI gibi, atlıyor. Haftalarca cumhurbaşkanına laf yetiştirmeye çalışıyor. Gerginliği de millet çekiyor. Sayın Cumhurbaşkanı, Kanal İstanbul için son sözünü söyledi.. Ne dedi? “İSTESELERDE İSTEMESELERDE KANALI AÇACAĞIZ” dedi. Bu ortamda siyaset memleketin hangi sorununa el atabilir, çözüm getirir? Siyaset nasıl olurda, SORUNLARA ÇÖZÜM BULMA SANATI OLUR? bilmiyorum. ** BELEDİYE İYİ YOLDA! Nazilli Belediyesi’nde hizmetler her geçen gün daha da iyi yolda gelişiyor. Çalışmalarda, bir kadro, ekip havası oluşmaya başladı. Tasarruf hamlelerinin dikkat çektiğini öne çıktığını görüyorum. Örneğin Belediyenin işlettiği Menderes köprüsündeki restoranda büyük değişiklikler gördüm. İşletmecilerinin iflas ederek ayrıldığı, Nazilli Belediyesi’nin işletmeye başladığı ancak 31 Mart yerel seçimleri öncesi zarar eden bu mekan şimdi yüz güldürüyor. İşletmeye daha ciddi ve resmi bir zihniyet hakim olmuş. Belediye yetkililerinden aldığımız bilgiye göre 3 ayda restoran 330 bin lira kazanmış. Bu, MÜKEMMEL BİR ŞEY. Elbette belediyecilik işletmecilik değil ancak buda kar getiren bir hizmeti de göz ardı edemezsiniz. Bazen sayın Başkan Kürşat Engin Özcan’ı eleştirdiğim zamanlar oluyor. Bunu da eksik ve yanlış gördükçe devam edeceğim.  Bu eleştirim sonrası Başkan Özcan’a telefon açıp; “BAŞKANIM, ERDOĞAN HOCA YİNE SİZE ÇAKMIŞ” diyen koltukaltı parazitleri, yağdanlıkları, günü geldiğinde, ONLARA NASIL ÇAKACAĞIMIN hesabını şimdiden, iyi yapsınlar.