Siyasi partilerde Belediye Başkanları ile Teşkilat Başkanı çekişmeleri ve çatışması oldukça yaygındır. Nazilli, buna birçok kez tanık olmuştur. Belediye Başkanları, geleceği için teşkilatını elinin altında tutmak ister. Bunu, kendi geleceği için önemli görür. İlçe başkanı, Başkanlara çok müdahil olduğu için Belediye Başkanları ile çoğu zaman, soğuk ilişkiler yaşar. İlçe başkanı teşkilatın başkanı olduğu bilinciyle hareket ederse, Belediye Başkanının her işine maydanoz olmazsa, kendini belediyede yetkili görmezse bu geçim daha sıcak devam eder. 2 yıl önce Nazilli’de, kenetlenerek kongreden tek yumak halinde, çıkan İYİ PARTİ bu çalışmasının karşılığında Nazilli Belediye Başkanlığını kazanmıştı.  Gelinen noktada bu hava kayboldu sayılır. Herkes Belediye Başkanlığı seçiminde CHP’yi göz ardı ediyor. Bu algı yanlıştır. İYİ PARTİ içinde, seçimi, sen ben kazandırdım kavgası boş laflardır. Seçimin kazanılması oy küpü CHP sayesinedir. Alınan 45 bin oyun bana göre 32 – 35 bini CHP oyudur. Haluk Alıcık İYİ PARTİ’DEN çok oy aldığını düşünüyorum.. CHP, Nazilli’de ilk kez bir yerel seçimde ortak adayını bu kadar büyük destek verdi. Ve seçimi kazandı. ** “HODRİ MEYDANI” ÖZCAN KAZANIR! Uzun zamandır Belediye Başkanı KÜRŞAT ENGİN ÖZCAN ile İlçe Başkanı DURMUŞ KURAL’IN gizli çekişmesi partililer arasında konuşuluyordu. Başkan adeta ilçe başkanının markajındaydı. İlçe kongresine bir hafta kala İlçe Başkanı Durmuş Kural’ın adaylığını açıklaması için belediye başkanından görüşme istediğini öğrendim. (Ama bu son görüşme talebinden önce Kural’ın Belediye Başkanı ve Meclis Üyeleriyle bir araya gelip, Av. Cihat Öztürk’ün ilçe başkanlığı konusunda anlaşma sağladıkları, Kural’ın da nasip olursa Milletvekili adayı olarak hazırlanmasını kabul ettiğini öğrendim. Nedeni bilmediğimiz bir sebeple şimdi ise ben adayım dediğini görüyoruz.) Bu süreçte Başkan Özcan ne yapıyor? Durmuş Kural’ın bu son talebine sessiz kalıp, aynı gün (Cuma günü) Avukat Cihat Öztürk’in partinin ortak adayı olarak açıklamasını sosyal medya hesabından duyurdu. Bu açıklama iplerin kopuşunun ilanı oldu. Durmuş Kural, bu açıklamaya HODRİ MEYDAN çıkışı ile veriyor. Ancak, delege seçimlerinden sonra bir araya geleceğine inandığım Kural’ın yakın çevresinin kongrede Belediye Başkanı Kürşat Engin Özcan’ın isteğine göre hareket edeceğini düşünüyorum. Kongre sonucunda ne olursa olsun İYİ PARTİ Nazilli’de, doğmadan ölen bir parti olacağa benziyor. İlçe başkanı Durmuş Kural bir dönem daha çalışabilirdi. Başkan parti menfaatini değil, kendi geleceğini düşünerek bu kararı verdi. Bu ateşlediği fitil cephaneye ulaşır mı? Onu da göreceğiz. Ok yaydan çıktı. İki yumurtadan biri kırılacak, çaresi yok. Bu kaçınılmaz. ** GÜÇLERİ, KADINLARA YETİYOR! Kadın cinayetlerinin yıllara göre sayısı hayli ilginç. 2011 yılında işlenen kadın cinayetinin sayısı 121 iken, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun (KCDP) hazırladığı rapora göre, 2019 yılında öldürülen kadın sayısı 500 kadın öldürülmüş. Sadece, 2018 yılında da 440 kadın öldürülmüş ve katillerin çoğu da yakınları çıkmış. 2019 yılında yapılan anketlerde, kadınlar için yaşam kalitesinin en yüksek olduğu ülke olarak, NORVEÇ ilk sırada yer almış. 167 ülkeden gelen verilerin baz alındığı araştırmada Türkiye 114. sırada yer aldığını görüyoruz. Küresel cinsiyet eşitsizliği raporuna göre de Türkiye 153 ülke arasında 130. oldu. Kadınlar, ÖLDÜRÜLMEDİKLERİ BİR DÜNYA ÖZLEMİNİ İSE HER PLATFORMDA HAYKIRSA DA KADIN CİNAYETLERİ ÖZELLİKLE ÜLKEMİZDE DURMUYOR. Kadın cinayetleri istatistiklerine göre, 218 kadının neden öldürüldüğü tespit edilemezken, 27'si ekonomik bahaneyle, 114'ünün boşanmak istemesi, barışma isteğini reddetmesi, arkadaşlık isteğini reddetmesi gibi kendi hayatına dair karar almak isterken öldürüldüğünü görüyoruz. Güçleri kadınlara yeten bu ilkel erkeklerin maalesef Müslüman aleminde yoğunluk kazanması DÜŞÜNDÜRÜCÜ VE ÜZÜCÜ bir durum. Son yıllarda öldürülmüş, intihar süsü verilmiş, kadın cinayetleri de işin vahametini gösteriyor. ** DEVLET KUMPAS KURAR MI? Son zamanlarda KUMPAS sözcüğü yaşamımızın çok yerinde konuşuluyor. Siyasette kumpasın anlamı, GİZLİ BİR İŞ, HİLE, DÜZEN HAZIRLAMAK anlamı taşısa da gerçek KUMPAS, birçok mühendisin bilmesi gereken; uzunluk, kalınlık, çap ve derinlik ölçülerinin belirlenmesinde sinde kullanılan bir ölçü aletidir. Ben burada gizli bir iş, hile düzen olan kumpastan bahsetmek istiyorum. Nazilli Devlet Hastanesi bahçesinde 30’a yakın Engelli Park yeri hazırlanmış. Ne güzel. Bu kardeşlerimizi düşünmek, elbette taktire şayan bir olay. Hastane bahçesinde araç yoğunluğunu hepimiz biliyoruz. Her gün 30’a yakın engelli hasta olmayacağına göre, olsa da kendi aracı olmayacağından dolayı engelliye ayrılmış boş olan park yerleri, boş kalıyor. Buralara engelli olmayan hasta veya yakınları araçlarını park ediyor. Trafik polisleri hastaneye pek gelmediğine göre o çevredeki, gönüllü trafik müfettişleri büyük ihtimalle engellilere ait yerlere park eden araçları trafiğe ihbar ediyor. Trafikte bu araçlara ceza kesiyor. Buda kumpasa benzer bir olay değil mi? Devlet vatandaşına kumpas kurar mı? BUNLARA DİKKAT EDİLMELİ. Bu uygulama ortadan kaldırılmalı. 30’a yakın engelli park yeri detaylı analizler yapılarak belirlenmeli ki tahminimce 10’a düşer. Halk bu mağduriyetten kurtulmalı. Hayat pahalılığında ezilen vatandaşlar ama kendisi ama yakınları için hastaneye, gittiklerinde, böyle kumpasa benzeyen cezalara muhatap kalmamalı. Millet bu kadar ezilmemeli makamlar, buna fırsat vermemeli. Önümüzdeki günlerde, İSABEYLİ MAHALLESİ’NDE JANDARMA TRAFİĞİNİN KUMPASA BENZEYEN ilginç trafik kontrollerinden bahsedeceğim.