Diyanet İşleri Başkanı, çok yerinde bir karar aldı. Tebrik ediyoruz. *** Bir kısım zevat da bilsin: Müslümanlar namaz kılarken yogo yapmıyorlar ki ibadet, “RİTÜEL” olsun. Cuma namazı da ibadet. O halde Cuma namazı kılanlar ritüel ile meşgul değildirler. -Ritüel gibi kelimeler de Türkçemize sinsice sokulmuş kavramlar olsa gerek! - Böyle düşünenlerin asıl amacı nedir bilemiyorum; ancak, zihni istikametleri doğru değil. Bizler, Müslüman-Türk milletinin mensuplarıyız. Yaklaşık 1220 yıl evvel İslam ile müşerref olmuşuz. *** Asıl konumuza dönersek… Camilerimizin, ibadethanelerimizin kilise görüntüsüne müsaade edilmemesi kararının sonuna kadar arkasındayız. Bundan katiyetle dönülmemeli… Bazıları buna set olmaya çalışacaktır… Mücadelede kararlı olunmalı… *** FETÖ, İslamı nasıl ılımlılık görüntüsü altında yozlaştırdı ise… İslam akaidi de, bu tür görüntülerle önü alınamaz bir tahrifata maruz kalır… Gelecek nesiller bunun ceremesini çok ağır öderler… *** Daha evvel de “Tehlikeli gidişatı tekraren efkâr-ı umumiye ye (kamu) arz ediyoruz.” diye yazmıştık. Ses gazetesinin 2017 yılı nüshalarında bu makalemiz mevcuttur. Aynı fikirleri paylaşıyoruz. Hatta geç kalındığını bile düşünüyoruz. Ve şu şekilde sürdürmüştük makaleyi… *** Esas itibariyle bahse konu mesele, Diyanet İşleri Eski Başkanı tarafından gündeme getirilmişti. Kimse dinlemeyince… Ya da bazı cami vazifelileri ikaz mekanizmasını işlet(e)meyince… Devamı gelmedi… *** Konu: Camilerde arka safta… Duvar dibinde… Ya da ayrı bir odada… Koltuk sandalye ve benzeri eşyalar üzerinde namaz kılma… Ve de cami avlularındaki dinlenme gayesiyle konulan oturakların (bank) keyfe keder namaz için kullanılması meselesi… *** 2017 Ramazan Bayramı’nda Adana/Pozantı/Küçük Tekir Yayla kasabasındaydık. Akşam namazı için camiye girdik. Daha evvel de aynı yerde namaz kılmıştık.. Dikkatimden kaçmış olacak ya da yeni yapılmış ki ancak farkına varabildim. Fotoğraflarını da çekmiştim. Bir oda… Gördüğümüz manzara çerçeve ve cam bölme ile ayrılmış bir müstakil oda… İlk bakışta sıbyan odası görüntüsü… Ya da Kur’an öğrenmeye/okumaya gelenlerin rahle olarak kullandıkları mekan diye düşünmüştük… Meğerse o oda yaşlıların… Belirli nispette özürlülerin oturarak namaz kıldığı odaymış. Ilımlı İslamcılık politikasının sonuçları bu olsa gerek… *** Sadece burada mı? Değil tabiî ki… Pıtrak gibi bütün camilerimizde artan böylesi namaz kılmalar; sıradanlaşmıştır… Sanki camiye namaz kılmaya değil de dinlenmeye geliyorlar… *** Hakikaten oturulamayacak derecek özrü olanları mevzumuzun dışında tuttuğumuzu ifade etmek; abesle iştigaldir… Ancak onların da namaz safından ayrı değil, cemaat ruhunu oluşturan, birlikteliği sağlayan safta durması gerekmez mi? Bu husus Müftülerin vazifesi… *** Bu sefer de Aydın’dan bir misal… Yer: Kuşadası… Hanım Camii… Arka tarafta dinlemek için konulmuş intıbaını veren koltuk/kanepeler tam bir fitne sebebi… Etraf turist dolu… Zaman zaman camiinin içerisini inceleyen yabancılar da var… Onlar da koltukları görünce “bizden farkı” ne diye kendi kendilerine sormuşlardır muhakkak. *** Bakınız: Bu büyük bir fitnedir. Yüz yıl sonrasına atılmış fitne tohumudur… Camilerimizdeki imam-hatiplerimiz… Vaizlerimiz… Müftülerimiz, camii cemaatini mutlaka bu hususta uyarmalı… Diyanet İşleri Başkanımız bu meseleye neşter vurmalıdır. Hem de en acı şekilde… Camiye gelmeyecekler korkusuna düşmeden… Gelmezse gelmesin… Mühim olan fitneye set çekmektir… İstikbalde ortaya çıkacak bir hurafenin önüne geçmek daha önemlidir. Yani namaz kılmaya teşvik; mühim… Fitnenin önüne geçmek; ehemdir. Fitneye mani olmak; öncelikli olmalıdır. Bizden söylemesi… En azından biz görevimizi yerine getirdik… Gerisini, mes’ul mevkidekiler düşünsün.” Diye bitirmiştik makaleyi… El âlem ne der korkusuna kapılmadan Diyanet İşleri Başkanlığı meselenin üzerine gitmeli… İmam-hatipler, vaizler, müftüler bu meseleyi vatandaşa ikna ederek anlatmalıdırlar… Bana neci tavırlardan zinhar uzar durmalıdırlar vazifeliler… *** Son soru: Camilerdeki sıralı, tabureli, koltuklu görüntüler ibadethanelerimize kilise görüntüsü verir mi? El-Cevap: Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş: "Namazı saflardan ayrı bir bölümde sandalyeler, tabureler ya da birtakım yere sabitlenmiş sıralar üzerinde kıldığınız zaman camiye uymayan, başka dinlerin ibadet alanlarını hatırlatan görüntüler ortaya çıkıyor."(18.12.2019 tarihli gazete haberleri)