3)RAPOR; •Santralde kullanılacak olan jeotermal akışkanın ortalama sıcaklığı 170 °C’dir. Bu sıcaklıkta sisteme giren jeotermal akışkan ikincil akışkana ısı iletimi yapacak ve bu ısı alışverişi sonrasında sıcaklığı 75 °C’ye düşecektir. Bu ısı değişimi sırasında jeotermal akışkan bünyesinde yoğuşamayan gazlar(NCG) açığa çıkacaktır. Açığa çıkacak olan yoğuşamayan gazlar egzoz bacası vasıtasıyla “atmosfere salınacaktır”. Atmosfere salınacak olan yoğuşamayan gazların içeriği; CO2, N2, CH4, NH3, H2S, O2 ve H2 olup, hacimce yaklaşık % 98-99 orandaki CO2 eser miktardaki diğer gazlara oranla önemli bir yer tutmaktadır. •Projenin işletme aşamasında sadece NCG egzoz bacasından kaynaklı emisyon oluşması beklenmektedir. 36 MWe güçte olacak EFE 9 JES projesinde yaklaşık 1.600 ton/saat jeotermal akışkan kullanımı planlanmakta olup, bu miktarın içerisindeki yoğuşmayan gaz miktarı yaklaşık 11,2 ton/saat’tir. •JES’lerden açığa çıkan CO2, kömür ya da sıvı yakıtlı termik santrallerden kaynaklanan CO2 salımının yaklaşık %5’i kadardır. Mevcut durumda JES’ler 17.05.2014 tarih ve 29003 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Sera Gazı Emisyonlarının Takibi Hakkında Yönetmelik” kapsamında herhangi bir izleme programına dahil değildir. •Santral işletmeye geçtikten sonra, kokuya neden olan ve bölge halkı üzerinde psikolojik etki de bırakan; H2S ve NH3 gazlarına ait emisyon ölçümleri koku oluşması ve şikayet olması durumunda, Çevre Şehircilik Bakanlığı tarafından akredite olmuş laboratuara yaptırılarak hazırlatılacak olan emisyon raporu, T.C. Aydın Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne sunulacaktır. •EFE 9 JES projesi kapsamında bacadan yayılması muhtemel hidrojen sülfür emisyonunun kütlesel debisi 0,38 kg/saat olarak hesaplanmış olup, modelleme için sınır değer olan 4 kg/saat’in altında olduğu gözlemlenmiştir. •Toplam toz emisyonu değerleri sondaj lokasyonları için 0,418 kg/saat ve santral alanı için 0,482 kg/saat olarak bulunmuştur. Bu durumda kontrollü emisyon faktörleri ile hesaplanan PM10 toz emisyonu toplam kütlesel debisi 1 kg/saat’ten küçük olduğu için hava kirlenmesine katkı değerinin belirlenmesinin gerekmediği anlaşılmaktadır. DEĞERLENDİRME; Aydın’da resmî makamlar ve JESDER, JES’lerin hava kirliliğine sebep olacak her hangi bir gaz üretmediklerini ve salmadıklarını söylemektedir. Hatta JESDER Aydın’da duyulan çürük yumurta kokusunun sebebinin ineklerin saldığı gazlara bağlı olduğunu iddia etmektedir. ÇED raporuna baktığımızda JES’lerin Aydın’da hava kirliliği yapacak ölçüde yoğuşmayan gaz, çürük yumurta kokusu yapan H2S ve NH3 gazlarını atmosfere saldıkları görülmektedir. ÇED raporunda havaya salınan gazlar içindeki yoğuşmayan gazların hacimce %98-99’nu meydana getirdiği doğru değildir. Çünkü 1999 yılında Ege Ü.’den Gülden Gökçen tarafından Kızıldere jeotermal sahasında yapılan çalışmada yoğuşmayan gaz oranı ağırlıkça buharın %10-21’i arasında bulunmuş olup, dünyada jeotermal gazları içinde en fazla yoğuşmayan gazların bulunduğu ülkenin Türkiye’deki jeotermal kaynakların saldığı gazlar olduğu deklare edilmiştir. Yine yapılan çalışmalarda JES’ler “yeni nesil termik santrallerden” 4 kat fazla CO2 saldığı saptanmıştır. ÇED raporuna baktığımızda EFE 9 JES’i faaliyete geçerse bu JES’ten 269 ton/gün, 88.0000 ton/yıl yoğuşmayan gazlar Aydın havasına salınacaktır. Aydın’da faaliyette olan diğer JES’lerin saldığı yoğuşmayan gazları da dikkate aldığımızda Aydın’da JES’lerin meydana getirdiği hava kirliliği boyutunun korkunçluğu ortaya çıkmaktadır. 4)RAPOR; •Santral alanı Aydın ili, Germencik ilçesi, Mesudiye mahallesi sınırlarında, kuyu lokasyonları ise Germencik ve İncirliova ilçesi sınırları içerisinde yer almaktadır. Proje alanlarının etrafı tarım arazileri ile kaplı olup, planlanan santral alanlarına en yakın yerleşim yerleri Germencik ilçe merkezine bağlı Yeni mahalle sınırlarındaki 416 m mesafedeki hane ile Mesudiye mahallesi sınırlarındaki 440 m mesafedeki hanedir. Santral sahası etrafındaki diğer yerleşim yerleri; Reis mahallesi 1.800 m güneybatısında, Ömerbeyli mahallesi 5.030 m kuzeydoğusunda, Sınırtepe mahallesi 5.900 m ile güneydoğusunda, Akçeşme 6.300 m kuzeydoğusunda yer almaktadır. Planlanan santral sahasının Aydın ilçe merkezine uzaklığı 20.800 m, İncirliova ilçe merkezine uzaklığı ise yaklaşık 10.000 m’dir. •İletişim boru hattı güzergahları belirlendikten sonra oluşturulacak güzergah haritaları Aydın Büyükşehir Belediyesi’ne sunulacak ve Aydın Büyükşehir Belediyesi sorumluluğunda olan yollardan geçen iletim hatları ile ilgili olarak gerekli izinler alınacak olup, izinler alınmadan çalışmalar başlatılmayacaktır. DEĞERLENDİRME; ÇED raporuna baktığımızda EFE 9 JES’in ve kuyuların yerleşim yerlerine 416-440 m mesafe yakınlıkta kurulacağı görülmektedir. Dünyanın hiç bir yerinde yerleşim yerlerine bu yakınlıkta kurulup da temiz, çevre dostu denilen JES uygulamaları yoktur. Burada diğer önemli konu Aydın Büyükşehir Belediyesinin görev ve sorumluluğudur. Aydın Büyükşehir Belediyesi yıllardır JES uygulamaları ile ilgili her hangi bir yetkisinin olmadığını söylemektedir. Fakat ÇED raporuna baktığımızda JES’lerin kurulacağı yerlerin belirlendiği Aydın İmar Planı, Aydın Nazım İmar Planı ve JES boru hatlarının geçeceği güzergahları planlama, belirleme, izin verme yetkisinin Aydın Büyükşehir Belediyesi görev alanları içinde olduğu görülmektedir. O nedenle bu görevlerini yerine getirmeyen Aydın Büyükşehir Belediyesi suç işlemekte, suç ortaklığı yapmaktadır. 5)RAPOR; •18.378,91 m2’lik santral alanın 12.308 m2’lik kısmında (%68’nde) kazı işlemleri yapılacaktır. •Her bir kuyu lokasyonunun denk geldiği parseller 0,8 ha ile 1,5 ha arasında değişmekte olup, Proje kapsamında 16 farklı lokasyonda açılması planlanan toplam 35 adet kuyunun alanı 207.106 m2’dir. •Jeotermal kaynaklı kuyuların proses suları, test suları ve işletmeden kaynaklanan atık sular DSİ 21. Bölge Müdürlüğü’nce işletilen tesislere (sulama ve drenaj kanalları, dere yatakları vb.) ilgili kurumdan izin alınmadan deşarj edilmeyecektir. •Gözlem kuyuları açıldıktan sonra limnigraf teçhizi ile sürekli olarak derinlik, statik seviye, sıcaklık, PH, EC vb. su kalitesi parametrelerine yönelik izlemeler yapılacak, elde edilen izleme verileri aylık olarak DSİ 21. Bölge Müdürlüğüne sunulacaktır. Ayrıca, Yeraltı Sularının Kirlenmeye ve Bozulmaya Karşı Korunması Hakkında Yönetmelik kapsamında belirtilen kimyasal parametreler de analiz edilecek olup, analiz sonuçları 3 ayda bir DSİ 21. Bölge Müd.’ne sunulacaktır. •ÇED projesi hazırlama aşamasında EFE 9 JES’i kurulacak alanda yapılan toprak-yüzey ve yeraltı su analiz sonuçları şu şekilde bulunmuştur. -Toprak Analiz Sonuçları: Bor= 3,24 -11,7 mg/kg; Arsenik=13,9- 7,94 mg/kg. -Yüzey Suyu Analiz Sonuçları:Bor=2,60-2,70 mg/l; Arsenik=0,008-0,009 mg/l. -Yeraltı Suyu Analiz Sonuçları: Bor=4,99-6,83 mg/l; Arsenik=0,0005 mg/l. DEĞERLENDİRME; 2016 yılında Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile ADÜ ortaklığında “Aydın İli Koşullarında Tarımda Jeotermal Enerjinin Kullanılabirliğinin Çok Yönlü Araştırılması” adlı proje çalışması yaptılar. Bu çalışma sonuçlarına göre Alangüllü’de jeotermal akışkanların Alangüllü deresine bırakılması sonucu Bor seviyesi normalin 67 katı fazla, bu sular ile sulanan topraklarda ise Bor normalin 5 katı fazla saptandı. Buharkent’te yapılan çalışmada ise B. Menderes Nehrinde Bor seviyesi normalin 22 katı fazla saptandı. ÇED projesi hazırlanırken Germencik ve İncirliova’da yapılan çalışmalarda hem toprak hemde yerüstü ve yeraltı sularında normalin çok üstünde Bor ve Arsenik saptandı. EFE 9 JES’in kurulumu ile yaklaşık 18.500 m2’lik toprak alanı direkt olarak etkilenecek. Bu toprak parçasının tarım dışı kalması dışında JES akışkanların bırakılması sonucu kimyasal olarak kirlenmesi söz konusu olacak. JES kurulmadan önce zaten bu topraklarda yüksek oranda Bor ve Arsenik saptanması, EFE 9’un faaliyete geçmesi ile oluşabilecek Bor ve Arsenik kirliliğinin büyüklüğüne işaret etmektedir. JES akışkanları salınımının DSİ’nin iznine tabi olması bu kuruma büyük görev ve sorumluluk yüklemektedir. Ne yazık ki DSİ bugüne kadar bu görev ve sorumluluğunu yerine getirmeyerek Aydın’da JES’lere bağlı oluşan çevre kirliliğinin oluşmasında suç işlemiş, suç ortaklığı yapmıştır. 6)RAPOR; •JES faaliyet alanı ve çevresinde endemik, nadir, nesli tehlikede olan ve “Avrupa’nın Yaban Hayatı ve Yaşama Ortamlarını Koruma Sözleşmesi (Bern Sözleşmesi)” Ek-1 listesine göre koruma altına alınması gereken bir bitki türü bulunmaktadır. Faaliyet ünitelerinin inşa edileceği sahalar ve bu sahaların çevresinde Bern Sözleşmesi Ek -1 listesinde yer alan flora türü bulunduğundan, Bern Sözleşmesi Madde 5’de yer alan hususlara uyulacaktır. DEĞERLENDİRME; Aydın’da çok sayıda JES ve kuyu kurulması, bu kurulumlar sırasında mevcut ekosisteme dikkat edilmemesi nedeni ile Aydın’da pek çok fauna ve flora türünün varlığı tehlikeye girmektedir. 7)RAPOR; •Efe 9 JES projesinin arazi hazırlık ve inşaat aşamasında 360 kişi, işletme aşamasında ise yaklaşık 10 kişinin çalışması öngörülmektedir. DEĞERLENDİRME; Aydın’da JES kurulumu sonrası pek çok işsiz gencin işe alınacağı söylenmektedir. Bu gerekçe ile JES kurulumu yapılan bölge halkının direnci kırılmak istenmektedir. ÇED raporunda görüldüğü üzere Aydın’da JES’ler işsizliğe çare değil bizzat işsizliğin, fakirliğin, köyden kente göçün sebebidir. Aydın’da sadece incir üretiminde 30 binden fazla insan çalışmaktadır. Yine tüm tarımsal üretim ve tarıma dayalı sanayi düşünüldüğünde Aydın nüfusunun üçte ikisi Aydın tarımın göreceği zarardan etkilenecektir. O anlamda Aydın’da JES ile enerji üretimi Aydın’da yaşamın, tarımın sürdürebilirliğini tehlikeye atmaktadır. 8)PROJE; •Projenin kaynak arama(sondaj), arazi hazırlık-inşaat ve işletme süreci boyunca uyulacak olan kanun ve yönetmeliklerden bazıları şunlardır; -2872 sayılı Çevre Kanunu ve 5491 sayılı Çevre Kanunu’nda değişiklik yapılmasına dair kanun; 5686 sayılı Jeotermal Kaynaklar ve Doğal Mineralli Sular Kanunu; 167 sayılı Yeraltı Suları Hakkında Kanun; 1380 sayılı Su Ürünleri Kanunu; 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu; 3573 sayılı Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerin Aşılattırılması Hakkında Kanun; 3194 sayılı İmar Kanunu; 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu; Atık Yönetimi Yönetmeliği; Sanayi Kaynaklı Hava Kirliliğinin Yönetmeliği; Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliği; Sulak Alanların Korunması Yönetmeliği. DEĞERLENDİRME; Aydın’daki JES uygulama ve sonuçlarına baktığımızda ÇED Projesi içinde uyulacağı belirtilen kanun ve yönetmeliklerin hiç birine uyulmadığı, faaliyetlerin denetlenmediği, kanunları uygulamak ve denetlemekle yükümlü kurumların görevlerini yapmadıkları, suç işledikleri, suç ortaklığı yaptıkları görülmektedir. İşte tüm bu gerekçeler ile Aydın’da JES uygulamaları temiz, çevre dostu, yenilenebilir ve sürdürülebilir enerji kaynakları değildir. Aydın’da yeni JES kurulumuna izin verilmesinin önüne geçilmesi, var olan JES’lerin sıkı şekilde denetlenmesi, kanunsuz kurulan ve çalışan JES’lerin kapatılması gerekir.