Benim hayatımı yargılamadan önce benim ayakkabılarımı giy ve benim geçtiğin yollardan,  sokaklardan, dağ ve ovalardan geç.  Hüznü, neşeyi ve acıyı tat.  Benim geçtiğim senelerden geç.  Benim takıldığım taşlara takıl,  yeniden ayağa kalk ve aynı yolu tekrar git.  Benim gittiğim gibi…  Ancak ondan sonra beni yargılayabilirsin… Bob Marley Paranın gözü neden kördür biliyor musun? Sabretmeyi ve inanma gücümüzü sınar. Bu dünya bir imtihan dünyası,geçmişte yaşadıklarından ders al…  Anlına yazılan kedere inan... Hak yemiyorum… Ҫalmıyorum ,yalan söylemiyorum, iftira ile ișim olmaz, gıybet yapmaz bu dilim… Daha az güveniyor, güven sorunu yaşıyorum.. Huzurluyum, vicdanım rahat. Sen sen ol,  aldığın kadar değer ver. Anladım ki hiç bir nefes… Hak ettiğin kadarını vermez. Yarın, daha az sevgiyi, yalnızlığı getirir…  Biriktirdiğin; hazineler kadar gerektiği kadar güvenmelisin… Hayat çok ağır görünebilir ama… Allah'tan sağlık isterken dahi başka insanlara yardım edebilmek için, cümlesini kurdum peşi sıra.  Hayatı yardım yapma kelimesi  üzerinden yorumladım.  Bu beni daha iyi yapsın diye değil... Hayatta başka işe yarar bir şey olmadığını sanmamdan...  Sadece vermek tanrısal… Oysaki hayat sadece yardım vermen değil  alman üzerine de kuruludur.  Almak, vermekten daha eğitici olabilir.  Egonun törpülenmesi için de,  sadece vermenin değil almanın da bir lezzeti olmalı. Başkası tarafından önemsenmek,  düşünülmek... Kahkahalarla çığlık atan deney yaşamak. Ve tüm yangınlara rağmen ayakta durmak. Göründüğü kadar kötü değilmiş yaşamak  göründüğünden daha kötüymüş..