Türk Silahlı Kuvvetlerinin Kıbrıs’ta Başkent Lefkoşa’ya girmesiyle sonuçlanan zaferimiz gerçekleştiğinde tarihin tozlu yaprakları bir zafere şahit olacaktı. Ve Mehmetçik Beşparmak Dağlarındaydı… Gün doğmadan yeni vahşet haberleri geliyordu. Türk Milleti Kıbrıs’ta can veren kardeşi için üzülüyor, el ele veriyordu. Şahsıma ait hiçbir yorum yapmadan Almanya'nın Sesi adlı Radyoda konuşan Alman bir turistin cümlelerini okumanızı istiyorum. “Rumların kasaplığını insan zekası kavrayamaz. Magosa etrafındaki Türk evlerine giren Rum Milli Muhafızları, kadın ve çocuklar üzerine mermi yağdırıyor, büyükleri boğazlıyordu.” Bu cümleleri okuyan her insan eminim ki dehşete düşmektedir. Kıbrıs'ta Türk Milleti'ne yapılanlar soykırımdır. Hiçbir kin, hiçbir nefret bu katliamı açıklayacak bir neden olamaz.  Masum Kıbrıs Türkleri böyle bir çıkmazın içindeyken Türkiye “Ayşe Tatile Çıksın” parolasıyla Kıbrıs’taki kardeşinin derdine ortak olmuş, aynı mermiye göğüs germişti. Türk Milleti Rum kasaplara büyük bir hezimet yaşatarak Kıbrıs’ta akan kanı durdurmuş, harekâtımız zaferle sonuçlanmıştı. Kıbrıs’ta şehit düşen askerlerimize Tanrı’dan rahmet diliyorum. Tam 43 yıl... İşkenceye maruz kalmış Türk analarının önünde saygıyla eğiliyorum. Büyük Türk Milleti'nin gücünü tekrar göstermek için; bir olalım, iri olalım, diri olalım. Diyorum ki; Ayşe yeniden tatile çıksın! Urumçi’de oruç tuttuğu için işkenceye maruz kalan Uygur Türk’ü için, Kerkük’te kendi öz yurdunda garip olan Türkmen için, Tebriz’de anadilini unutturmamak için, Karabağ’ı tekrar yeşertmek için! Ayşe yeniden tatile çıksın! Yüksekova’ya, Şemdinli’ye, Kato’ya… Sağ ve sol... Bu iki kesim vatan için, Türk Milleti için tekrar aynı duyguları hissedebilsin.