HDP/PKK ile ittifak, herhangi bir siyasal işbirliği değildir. Kürdistan hayallerinin gerçekleşmesi, ülkeyi parçalayıp emellerine kavuşmak için el ele çalışıyorlar. Maalesef muhalefet partilerimizin oy hesabı ile bunlarla ilgili tutumları bu şer güçlere umut oluyor. CHP ve İYİ Parti, Mehmetçiğe kurşun sıkan, ABD emperyalizminin güdümünde Türkiye’yi bölmek için savaşan PKK/ HDP ile el ele vermeleri, onlardan destek ve oy beklemeleri anlaşılmaz bir durum. Bunu tek bayrak tek vatan diyen bu vatanın suyunu içen, karnını doyuran Türk Milliyetçilerinin kabul etmesi mümkün mü? Açıkçası parti menfaatleri için Türkiye düşmanı bir cepheye katılmış görünüyorlar. Bu çok tehlikeli bir oyun ve durum. Bu millet ittifakını; “AKP karşıtlığıyla” haklı gösterme çabasında olmaları da bir talihsizlik. Oysa bu tavır, AK Parti’ye değil, vatan savaşına, bağımsızlığımıza muhalefet ediyorlar. AK Partili olmayan vatandaşları, PKK ile aynı cephenin içine çekme gayreti içindeler. Türkiye üzerinde uygulanmak istenen en büyük oyunlardan birisi bu. Böylece ABD’nin başında bulunduğu cephede PKK terör örgütüne devamlı destek veriyor. CHP ve İYİ Parti, yalnız iç cephede değil, dış cephede de Türkiye düşmanı mevziler haline geldi. ** DÜŞMANA DESTEK YAKIŞMAZ! ABD’nin Suriye’den çekilmesini istemiyorlar, “O zaman Rusya ve İran’ın etkisi genişler” diyorlar. PKK’yı koruyan gücün bölgede kalmasından yana tavır alıyorlar. Doğu Akdeniz’de “İsrail ve ABD’nin enerji denkleminden ayrılmayalım” diyorlar. ABD, İsrail ve Yunanistan’ın Türkiye’yi hedef alan deniz tatbikatlarına ses çıkarmıyorlar. Böylece Türkiye’yi iki cepheden tehdit eden ABD planı içinde yer almış görüntüsü veriyorlar. CHP ve İYİ Parti, Fırat Kalkanı, Afrin ve en son Doğu Fırat harekâtlarına karşı ABD ve PKK ile aynı cephede tavır alıyor. “Türk Ordusu Ortadoğu çamuruna batar” diyorlar “Tayyip Erdoğan, tosuncuklarını yollasın” diye Mehmetçiğin moralini bozmaya yönelik psikolojik harekâtlara alet oldular. Siyasi partilerimiz oy hesabı için ülke düşmanları ile dirsek teması yapmamalı. Yoksa milletimizin huzuru hayal olur. Sayın hükümet yetkilileri hakarete ulaşan söylemleri bırakmalı. Siyaset hoşgörü havasında yapılmalı. Muhalefet, AK Parti ve MHP yıkılsın diye Millet düşmanları ile dirsek temasını kesmeli. KCK, PYD, HDP’nin isteği iç gerilimi artırma hesabının maşası olmamalı. Yoksa hepimiz “ELLE GELEN DÜĞÜN BAYRAM” deriz. ** DEVLET BABA FARKLI UYGULAMA YAPMAZ? A.A., tam 36 yıldır Nazilli inşaat sektöründe herkesin tanıdığı inşaat mühendisi bir isim. “Bugüne kadar devletime en az 5 daire parası vergi ve sigorta ödedim” diyen A.A. açıklaması ile gündem yarattı. Yaptığım dairelerin iskan ruhsatını almam için yapı denetimden, vergi dairesinden ve sosyal güvenlik kurumundan borcu yok belgesi almam gerekiyordu. Tek borcum olan 25 bin lirayı devletin bana verdiği hakkı kullandım. 36 aylık yapılandırmaya bağladım. Borçlarımı ödemeye devam ediyorum. Hiçbir taksitimi geciktirmeden ödedim. 13 bin lira borcum kaldı. İKİ DEVLET DAİRESİNDEN İKİ FARKLI UYGULAMA! A.A.; “Vergi Dairesi bu yapılandırmayı gördü. İstediğim borcu yok belgesini verdi. Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan borcu yok yazısını alamadım. Yapılandırılan borcum 2021 tarihine kadar devam edecek. Aynı zamanda 350 bin liralık arsama bu borcum için haciz kondu. Ama müdürden yine de borcu yok belgesini alamadım” diye dert yandı. Sanki devlet vatandaşın işini yokuşa sürmek için hizmet veriyor. Böyle müdürlerin uygulamalarından bu anlaşılıyor. Niye iki devlet kurumu farklı uygulama yapıyor. 25 bin lira için hem vatandaşın arsasına haciz koyuyorsun. Borcunu yapılandıran, eksiksiz ödeme yapan vatandaşın işini yokuşa sürüyor belgesini vermiyorsun. Hiçbir devlet yetkilisi bu neyin nesidir müdür bey demeyecek mi? Devletin hakkını koruduğun kadar niye vatandaşın işini görmüyorsun. Sayın müdür. Diye sormayacaklar mı? ** SİYASET MENFAAT KOKLAYANLARIN İŞİ Mİ OLDU? İttifakların belediye meclis üyesi listeleri tepkileri her geçen gün azalıyor. Dili olan haklı veya haksız konuşuyor. Sonuçta “ATI ALAN ÜSKÜDAR’I GEÇMİŞ” yapacak bir şey yok sözü çok doğru. Kimi seçmen içinden gelen parti sevgisi ile yanlışa isyan ediyor. Kimi belediye meclis üyesi olan adaylar ki bunlardan “BAĞLAMASI GÜÇLÜ OLANLAR” iki partiyi bağlamış bu partiden olmazsa bu partiden olur diye hesaplarını yapmış sonuçta amacına ulaşıyor. Her zaman menfaatini parti de görev almakta bulanlar, 10 yıl ilçe başkanlığı yapsa da milletvekili adayı olsa da Belediye meclis üyesi olmak için yırtınıyor. Sonuçta meclis üye sıralamasında yerini alıyor. Siyaset idealist insanların işi olmaktan çıktı. Menfaat koklayanların işi oldu.