Çocuk; gelecek, umut, sevinç, saflık gibi hep güzel sıfatları akla getirir. Kendi çocuğumuz yaşam amacı, sevinci, kendi yapamadıklarımızı yapacağını umduğumuz, hep daha iyi olmasını istediğimiz en kıymetli varlığımızdır. En kıymetlimizin başına gelecek en ufak bir sorun şimdiye kadar ki bildiğimiz tüm sıkıntılardan daha ağır gelir hepimize. En iyi çözümü, en iyi yerde, en iyi kişilerde ararız. Sorun hastalıksa en bilgili, tecrübeli, insancıl doktoru ararız. Cerrahi sorunlarda kime gitmeliyiz peki?
Cevap yazımın devamında…
Çocuk cerrahisi 0-18 yaş arası kıymetli varlıklarımızın; göğüs, karın, ürogenital sistem ve baş boyun bölgesini ilgilendiren cerrahi hastalıkların tedavisini üstlenen tıp dalıdır. Eğitimi 5 ila 6 yıl sürer ve çoğunlukla günaşırı nöbet ve yoğun bir tempoda geçer. Büyük bir kesimin hep sandığı gibi “küçücük çocuk, derdini anlatamaz, nasıl anlıyorsunuz” kısmı bizim için en zor olan değildir aslında. Tanıyı koymak işin başlangıcıdır ve tecrübeli bir cerrah için kolaydır. Yaş gruplarına göre hastalıkların görülme sıklığını bilerek ve ailenin anlatımı ile şüpheleri doğru yönlendirerek tanıyı koymak nispeten kolaydır. Daha itinalı yapılması gereken kısım; aile ve çocukla birlikte tedaviyi planlamak ve güven ilişkisi kurarak süreci birlikte yürütmektir. Biz çocuk cerrahları, hasta çocuğu anlamakta zorlanmayız ancak çocuklar bizim yapmak istediklerimizi kabullenmekte zorlanabilir. Mesela, karın ağrısının nedeninin karnının içindeki kör bağırsağın (apendiks) iltihaplanması sonucu olduğunu ve bunun tek tedavisinin onu karnının içinden çıkarmak olduğunu anlaması için en azından 10 yaşından büyük olmalıdır. Bu işlemi O’nun anlayacağı şekilde anlatmak, olayı basit bir dille neden sonuç ilişkisine dökmek, mümkünse ailenin yanında ilk anestezi işlemini başlatmak işleri herkes için kolaylaştırır. Bütün cerrahi işlemler için benzer şartlar oluşturulabilir ve cerrahi stres minimuma indirgenebilir. Alınan eğitimin ve edinilen tecrübenin amacı da bu ortamı sağlamaktır. Lokal anestezi dediğimiz, sadece ameliyat edilecek bölgenin uyuşturulması işlemi ile yapılacak olan ameliyatlarda ise çocuğun uyanık olması sebebiyle sürekli iletişim içinde olunacaktır. Yaşa göre eğlendirici, oyalayıcı aktiviteler bulunarak lokal anestezi ile işlemler sağlıklı şekilde yapılabilir. Genel anestezi planlı ve hazırlıklı olduğu zaman minimum risk taşır. Acil şartlarda bile yapılsa (apandisit, boğulmuş fıtık, travma gibi nedenler) günümüz teknoloji ve bilgisi ile riskler azaltılmaktadır. Ancak tüm bunlara rağmen lokal anestezide riskler yok denilebilecek seviyededir. Solunumu, kas gücünü, bilinci etkilemeden ağrıyı kesmesi onu fayda/zarar yönünden mükemmel yapar. Bu yüzden mümkün olan her cerrahi işlemde lokal anestezi kullanılması daha uygun olacaktır. Psikolojisini kötü yönde etkileyeceğini bildiğimiz bir çocukta lokal anestezide ısrar edilmesi de yanlıştır. Aile ve çocukla birlikte karar vermek en doğru yaklaşımdır.
Çocuk cerrahisi denilince ilk akla gelen sünnet olmaktadır. Bunun nedeni; devlet hastanelerinde, uzman hekim sayısı, teknik altyapı ve ameliyat sonrası bakımı yapacak ekibin deneyimi gibi nedenlerden dolayı, ameliyatını yapıp takip edebilecekleri hasta sayısının az olması ve bu yüzden ameliyat günlerinin boş geçmemesi ve çocukların ehil ellerde sünnet olmasını istedikleri için daha çok sünnet yapmalarıdır. Bu duruma, hastane çalışanlarının çocukları, tanıdıkları ve diğerleri de eklendikçe sünnetlerin sayısı artmaktadır. Giderek sünnet çocuk cerrahlarının görevi haline gelir. Böylece kişiye göre değişiklik göstermekle birlikte kendi adıma söylemek gerekirse yıllık 1000 ila 1200 arası sünnet yapar hale gelirsiniz. Eskiden yaz ayları randevu vermek açısından çok sıkıntılı bir dönem olurdu ama artık 12 ay boyunca sünnet yapılabildiğini öğrenen hasta yakınları daha sakin olan kış ve bahar aylarına da rağbet göstermeye başladılar. İyileşmenin yazın daha hızlı olduğu dezenformasyonu da zamanla çürütüldü böylelikle. Sünnet muayenesinde farkedilen fıtık, hidrosel, hipospadias (peygamber sünneti), penoskrotal web (perdeli penis) gibi durumlar hiçte az değildir. Sünnet öncesi muayene bu yüzden çocuk cerrahlarının önem verdiği konulardan birisidir. Hipospadias sünnetin yapılmaması gereken tek durumdur ve sünnet yapıldığı takdirde ameliyatının başarı şansı düşer. Diğer hastalıklar ise genel anestezi ile yapılması gereken ameliyatlardır ve çocuğun iki defa anestezi almasına ve ağrı çekmesine engel olmak amacıyla sünneti ertelenir ve iki ameliyatı birlikte yapılır. Bu yüzden sünnet için mutlaka çocuk cerrahına muayene olunması çok önemlidir. Bütün eğitimini çocuklar üzerinde almış uzman hekimin ellerine emanet etmek herkesin hakkıdır. Hele ailenin yanında yapılan lokal anestezili işlemler çocuğun rahat olması ve psikolojisinin kötü yönde etkilenmemesi açısından çok daha konforludur. Sevdiği oyuncağı, müzik, tablet veya telefon oyunları, büyük çocuklar için Xbox veya playstation oyunları çocuklar anlamadan işlemin bitirilmesini sağlar.
Çocuk cerrahisine görünmeniz gereken diğer durumlar; kasıkta şişlik, testisinin torbada değil de daha yukarıda olduğunun fark edilmesi, sünnet derisinde farklı bir görünüm, idrar yapmada zorlanma, dilinin altındaki perdenin belirgin olması ya da dilini dışarı çıkarmakta zorlanma, kabızlık, karın ağrısının uzun sürmesi ve/veya kusmasının olmasıdır. Herkese ameliyatsız, hastalıksız, sağlıklı günler dilerim.