Konuyla ilgili Didim Derneğince yapılan basın toplantısında konuşan dernek yöneticileri, şu ifadelere yer verdi: “Önce kanunu yok sayıp yönetmelik maddelerini değiştirerek doğal zeytinliklerimize saldırdılar; şimdi 3 kilometre yakınında zeytin işleme tesisi dışında toz çıkaran hiçbir tesise izin verilmeyen zeytinlik alanlarımıza “turizm”, “seracılık”, “kalkınma” gibi sözcükleri kullanarak girmeye çalışıyorlar. Oysa ki 1929 yılında ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün talimatı ile başlayan zeytin seferberliği ile zeytinin değeri 1939 yılında çıkartılan yasa ile koruma altına alınmıştır. Ülkemizdeki tüm zeytinlik alanları, 3573 Sayılı Zeytinlikleri Koruma Kanunu koruması altına girmiştir. Ancak ilerleyen zamanlarda defalarca işlevsiz kılınmaya, yok edilmeye çalışılan kanun ayaklarını sıkıca yere basmaya devam ederken, sermaye zeytinlik alanlarına, stratejilerini değiştirerek girmeye çalışmaktadır. Sermaye kanun hükümlerine rağmen yönetmelik maddelerinin değişikliğinden de yararlanarak “kalkınma”, “büyüme”, “yatırım” gibi sözcükler aracılığıyla zeytinlik alanlarının talanına yol açacak projeleri uygulamaya koymaya çalıştıkları görülmektedir. Didim’in Akköy Mahallesi’nde 1780 parsel üzerinde gerçekleştirilmek istenen 2 Adet Termomineralli Su Araştırma Amaçlı Gradyan Sondajlı ile ilgili olarak Aydın Valiliği tarafından 24.03.2022 tarihinde verilen “ÇED Gerekli Değildir” kararı içeren yatırım bu anlamda önem kazanan bir projedir. İlginç bir tesadüftür ki Taşburun Balıkçı Barınağı ile Milli Parka ve eskiden Tarıma Dayalı Organize Sanayi Alanı ilan edilmesi gündemde olan alana komşu konumunda kalan 1780 nolu parsel ve yakın çevresi incelendiğinde bölgede yoğun bir biçimde zeytin ağaçlarının bulunduğu görülmüştür."
Açıklamanın devamında, "Zeytinlik Yasası’na göre zeytinliklerin 3 kilometre yakınında zeytin işleme tesisi dışında toz çıkaran hiçbir tesise izin verilmesi mümkün değildir. Yasaya rağmen ve üstelik arama ruhsat süresi bir hafta sonra, 26 Nisan 2022 tarihinde bitecek olan bir projeye Aydın Valiliği’nin 24.03.2022 tarihinde neden “ÇED Gerekli Değildir” kararı verdiği tarafımızca anlaşılamamıştır. Bununla birlikte üzerinde zeytinlik bulunan ve Milli Park ile yerleşimlere 200 metre mesafede kalan projenin Proje Tanıtım dosyası içeriğinde yer alan bilgilerde eksik ve hatalı verinin var olduğunu düşünmekteyiz. Geçmişte belirttiğimiz gibi Didim’de doğası ile dost, yaşam alanlarının sağlıklı geleceğine hizmet getirecek yatırım projeleri görmek istiyoruz. Gerek zeytinlik alanlarını korumak, gerek Milli Park değerlerini yaşatabilmek ve Taşburun Balıkçı Barınağı’nın taşıdığı doğal değerlerin sürdürülebilir olması adına, söz konusu projenin çevreye olası etkilerinin araştırılması gerektiğine olan inancımızla proje ait verilmiş “ÇED Gerekli Değildir” kararının iptali istemli yargıya başvurumuzu yaptığımızı kamuoyu ile paylaşmak isteriz" ifadeleri kullanıldı.