Türkiye’de geçtiğimiz yıl kuraklığın en fazla yaşandığı illerin başında yer alan Aydın, son aylarda adeta yağmura doydu. Meydana gelen yağışlardan dolayı kentteki birçok baraj doluluk oranına ulaştı. Yeni yılda da devam eden yağışlar, geçen yılın büyük bir kısmını kuraklıkla geçiren Aydın çiftçisinin yüzünü güldürdü. Çiftçinin en büyük sorunlarından biri olan kuraklığın bu yıl yaşanması beklenmezken, Aydın Ziraat Odaları Koordinasyon Kurulu ve Efeler Ziraat Odası Başkanı Mehmet Kendirlioğlu kuraklıkla ilgili açıklamalarda bulundu.

“KURAKLIK BİTTİ DEMEK ŞU AN İÇİN DOĞRU DEĞİL”


Son dönemde Aydın’da önemli seviyede yağışın meydana geldiğini vurgulayan Başkan Kendirlioğlu, “Şu andaki mevcut durum, iyiye gidiyor. Bu yıl anormal sıkıntılar çekeceğimizi öngörmüyoruz. Son aylarda meydana gelen yağışlardan dolayı geçen yıla göre daha iyi bir sezon geçirebiliriz. Önümüzdeki haftalarda da yağışlar görülüyor. Yağışlar böyle devam ederse su sorunu yaşamayız. Devlet Su İşleri, Tarım İl ve İlçe Müdürlükleri ve Ziraat Odası başkanları olarak toplandığımızda en kötü olarak senaryo olarak mevcut suyla parsellerin yüzde 50 oranında sulanabileceğini ortaya koymuştuk. Son dönemde meydana gelen yağışlardan dolayı bu en kötü senaryonun olmayacağını görüyoruz. Tarımsal kuraklık bitti demek şu aşamada doğru değil. Şubat ayının ortalarına kadar durumu görmek lazım.” diye konuştu.

“EN AZ SUYLA EN FAZLA SULAMA YAPMALIYIZ”


Kuraklığın her zaman bir tehdit olduğunu kaydeden Kendirlioğlu, “Bu yıl kuraklık yaşanmayabilir ancak uzmanlar, önümüzdeki zamanlarda kuraklığın daha sık ve sert geçebileceğini ifade ediyor. Bu anlamda kuraklığa karşı önlemler alınmalı. Daha sonra ah, vah, tüh demenin bir anlamı yok. Kuru tarıma geçmek bizim için dezavantaj olabilir. Yazın herhangi bir ekim yapmamak kayıp olur. Hem çiftçimiz, hem ilimiz hem de ülkemiz için kayıp olarak bize olumsuz yansır. Söz konusu kuraklığa karşı sulama sistemlerini değiştirmemiz gerekiyor. Vahşi sulama sisteminden vazgeçmemiz gerekiyor. Vahşi sistemden mutlaka damlama sistemine geçilmeli. Susuz tarım olmayacağını bilmemiz lazım. En az suyla en fazla sulama yapılması için gereken tüm tedbirler hızlı bir şekilde alınmalı.” şeklinde konuştu.

“ÇİFTÇİMİZİN BU GİRDİ MALİYETLERİNİN ALTINDAN KALKMASI MÜMKÜN OLMAYABİLİR”


Çiftçinin yaşadığı sıkıntılarına de değinen Başkan Kendirlioğlu, “Son dönemde tarım sektöründe girdi maliyetleri oldukça yükseldi. Akaryakıt, gübre, tohum, tarımsal ekipmanlar başta olmak üzere büyük bir artış yaşandı. Özellikle geçen yıla göre gübre fiyatlarına yüzde 500-700 arasında zam geldi. Eğer bu gelen zamlara karşı sattığımızdan kar elde edemezsek çiftçilerimizin bu girdi maliyetlerinin altından kalkması mümkün olmayabilir. Bu konuda da acil tedbir alınması gerekiyor. Gübrede tedbir alınmazsa ürünlerde verim ve kalite kayıpları yaşanır. Bu durum da bize telafisi olmayan zararla geri döner. Ürünlerin ekim döneminden hasat dönemine kadar belli bir süre geçiyor. Bazı ürünlerde bu durum bir yıla kadar çıkabiliyor. Bu nedenle yok olan bir gıdanın yeniden ortaya çıkması için bir sene gerekiyor. Girdi maliyetleri artan çiftçimize gereken destek verilmeli.” dedi.