Ulusal Süt Konseyi’nin bir litre çiğ süt fiyatını 3 lira 20 kuruştan 4 lira 70 kuruşa çıkarma kararı almasının ardından, yem fiyatları da yükselişe geçti. Yemlerin çuvalına gelen 50 lirayı bulan zamlarla süte yapılan zam yine üreticinin cebine girmedi. Süt fiyatı 1 lira 50 kuruş yükselmesine rağmen gelirinde bir değişiklik olmayan üreticinin üzüntüsü ise firmaların halka sattıkları sütün fiyatına yaptıkları zamlarla daha da arttı. Koçarlılı süt üreticisi Mevlüt Şahinci, fırsatçılık ortamına derhal son verilmesi gerektiğini söyledi.

“SÜT İŞLETMECİSİ YİNE EZİLDİ”

Ulusal Süt Konseyi’nin (USK) çiğ süt referans fiyatını 4 lira 70 kuruş olarak belirlediğini hatırlatan Şahinci, sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz üreticilerde tebessüm yaratacak, çalışma azmimizi arttıracak yeni bir parite vurgusu geldi. USK şöyle dedi; ‘Yem/süt paritesi 1.1’in altına düştüğü anda tekrar toplanıp bir daha fiyat belirleyeceğiz.’ Bu yaklaşım hayata geçirilirse süt üreticisi açısından geleceğe dair planlama yapmada önemli bir parametre. Ancak süt fiyatı açıklandıktan hemen bir-iki gün sonra yeme, küspeye, arpaya, mısıra yani kesif yemler olarak nitelendirdiğimiz tüm kalemlere zam yağmuru başladı. Ortalama çuval başı 50 lirayı bulan zamlar geldi. Böylece biz üreticiler bırakın yeni fiyatın elimize geçmesini daha zamlı fiyattan süt satamadan verilen fark arada buhar oldu gitti. Bu arada süt firmaları da durmadı. Market satış fiyatı 8-10 lira olan 1 litre süt, 16 liraya satılmaya başlandı. Arada fabrikacı zam yaptı, yemci zam yaptı, üreten süt işletmecisi yine ezildi yine ezildi.”

“MEVCUT ŞARTLARDA İNEK KESİMİNİN ÖNÜNE GEÇİLEMEZ”

Yetkililere çağrıda bulunan Şahinci, “Derhal bu fırsatçılık ortamına son verecek uygulamalar hayata geçirilmeli, süt üreticisi için üretimi destekleyecek uygun şartlar sağlanmalı ve süt fiyatı güncel girdi maliyetlerine bakılarak tekrar revize edilmelidir. Yoksa mevcut şartlar altında üretimin sürdürülebilirliği mümkün değildir. Mevcut düzen bugünkü şartlarda devam ederse inek kesiminin önüne geçilemez. Ülke olarak süt üretimimiz düşer akabinde süt ve süt ürünlerinde de dışarıya bağımlı oluruz. Tüm bu olumsuz gidişatın kısa sürede normalleştirilmesi ve üretimin sağlıklı bir zeminde yapılabilmesinin sağlanması süt üreticileri olarak temennimizdir” ifadelerini kullandı.