Ekmek paralarını kazanmak için Tavas’ın Çiftlik köyüne doğru 09 H 7990 plakalı motosikletle seyir halinde olan Mercan ve Yusuf Ön’ü ölüm ayırdı. Çiftin çocukları 6 aylık Durmuş Ali, 2 yaşındaki Gülizar, 3 yaşındaki Menekşe, öksüz kaldı. Bir yandan her şeyden habersiz torunlarına sahip çıkmaya çalışırken bir yandan da kızlarının acısını yaşayan Mercan Ön’ün babası Veli Keman ve annesi Menekşe Keman, otomobil sürücüsünün tutuklanmamasına isyan etti. “Adalet bunun neresinde?” diye soran Veli Keman, “Sürücünün en ağır cezayı almasını istiyoruz” dedi.

“MOTOSİKLETİ İSTEDİLER, KIRAMADIM”

İlk olarak olay öncesini anlatan Veli Keman, “Mercan 3 çocuğumun ortancasıydı. 5 sene önce evlendi. Alemler’de yaşıyorlardı. Yevmiyeye giderek geçimlerini sağlıyorlardı. Dönemsel olarak yatılı gittiğimiz işler var. Bu dönem hep birlikte ayçiçeği işinde çalışıyoruz. Tavas’ın Çiftlik köyünde çalıştığımız yerde yatılı olarak kalıyoruz. Harman deniyor yaptığımız işe. Gelen çekirdekleri seriyoruz, karıştırıyoruz, kurutuyoruz, eliyoruz. Ben de kaza günü Çiftlik Köyündeydim. Damadım Alemler’e gelmek için benden motosiklet istedi. Vermedim ama kızım gelip isteyince çok sevdiğim için hayır diyemedim. Genelde vermezdim motosikleti. Normalde oradan taksiyle gelip gidiyorlar. O günde herkes çalıştığı için gece mesaisi vardı, gelecek kimseyi bulamadılar” dedi.

“KÖY YOLUNA DÖNMELERİNE 500 METRE KALMIŞTI”

Sözlerini sürdüren Keman, “20 Eylül Pazartesi akşam Alemler’e geldiler. Çocukları da Alemler’de babaannelerinin yanındaydı. Hem onları gördüler hem de salı günü ceviz silktiler. Salı günü 17.30 sıralarında Alemler’den çıktılar. Karacasu’da bir restaurantta yemek yiyorlar. Oradan çıkıyorlar. Tavas’a bağlı Karahisar Mahallesi yakınlarında kendi şeritlerinde giderken karayolu üzerinde 07 GLT 28 plakalı otomobil arkadan çarpıyor. Çalıştıkları Çiftlik Köyüne varmalarına 3-4 kilometre kalmıştı, 500 metre sonra da köy yoluna döneceklerdi ama olmadı. Kazanın etkisiyle 70-80 metre sürükleniyorlar. Motosiklet arabanın önüne takılı kalıyor. Damadımız motosikletten fırlıyor. Kızım sıkışıyor. Kızım olay yerinde hayatını kaybetti” dedi.

“İNSAN HAYATI BU KADAR UCUZ MU?”

Adaletin yerini bulmasını istediklerini ifade eden acılı baba Veli Keman, “Bir kişi insanlara çarpıp öldürüp 24 saat geçmeden serbest bırakılıyorsa demek ki biz bu ülkede yaşamayalım. Bir insanın canını almak bu kadar kolaysa birbirine düşman olanlar birbirini arabayla çarpıp öldürsünler. En ufak suçlarda 7-8 yıl içeride yatırıyorlar, 3 tane çocuğu yetim bırakan sürücü 24 saat sonra elini kolunu sallaya sallaya çocuklarının yanına evine gidiyor. Bu adalet mi? Kanun mu bu? Devlet bunların cezasını biz veremiyoruz siz mi verin demek istiyor. Adam öldürdün mü cinayet, peki bunun adı ne? 22 Eylül’de kızıma arkadan çarpan adamın ceza almasını istiyorum. Bir gün yatmadan nasıl serbest bırakılıyor? İnsanın canı bu kadar mı ucuz? Bizim içerimizde ateş varken o dışarıda geziyor. Türkiye’nin adaleti buysa demek ki bu adalet değil. Biz kızıma çarpan adamın hapis cezası almasını istiyoruz. Başka bir isteğimiz yok. Ölen kişi hakimin, savcının ya da bir milletvekilinin çocuğu olsa böyle bir günde serbest bırakabilirler miydi?” dedi.

“ÇOK İYİ BİR İNSANDI”

Baba Keman, “Kızıma bir fiske vurmadım. ‘Babam’ derdi başka bir şey demezdi. Damadımız öz oğlumuz gibiydi. Kendi oğlumuz kadar yakın bize. Kahveye giderken bile bize uğramadan geçmezdi. Kızım damadımla çok iyi anlaşırdı” şeklinde konuştu. Anne Menekşe Keman da, “3 çocuk yetim kaldı. Kızıma çarpan adamın içeri girmesini istiyorum. Mercan çok iyi bir kızdı, çok iyi bir evlattı. Bize karşı hiçbir saygısızlığı olmadı. Ciğerimiz yanıyor” dedi.

ŞÜPHELİ OTOMOBİL SÜRÜCÜSÜ 24 SAAT GEÇMEDEN SERBEST KALDI

21 Eylül Salı günü 21.00 sıralarında kaza yerinde gözaltına alınan savcılığın tutuklama talebiyle mahkemeye sevk ettiği otomobil sürücüsü B.H. çıkarıldığı mahkemece 22 Eylül Çarşamba günü saat 16.00 sıralarında adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. B.H’nin ifadesinde olayı, “ Kuşadası'ndan çıktıktan sonra restaurantta girerek yemek yemeği düşünüyordum. Bu sebeple çok hızlı gitmiyordum. 60-70’le seyrediyordum. Benim farlarım yanıyordu. Motosikletin farları yanıyor muydu fark etmedim. Kaza sırasında motosiklet sol yanıma yalpalayarak geldi. Kazadan sonra araçtan indiğimde motosikletin ön lambası yanıyordu ama arka lambası yanmıyordu. Çarptığımı fark ettikten sonra araçtan inerek yoldan geçen diğer sürücülerin kaza mahalline girmemesi için önlem aldım. 112 Acil ekiplerine haber vererek olayı ihbar ettim” şeklinde anlattığı öğrenildi. Mahkemenin şüphelinin kaçma ve delil karartma ihtimalinin bulunmaması sebebiyle şüpheliyi adli kontrol şartıyla serbest bıraktığı öğrenildi.