Çevreci avukat Cem Altıparmak’ın takip ettiği, mevcut taş ocağının Kirazlı ve Yaylaköy arazilerinde bulunan zeytin ağaçlarına ve üzüm bağlarına büyük zarar verdiği, içme suyu kaynaklarına ve Kirazlı Göleti’ne zarar verdiği, bölgenin toz toprak içinde kaldığı, ağır tonajlı kamyonların yolları kullanılmaz hale getirdiği ve sürekli yoldan geçen kamyonlar nedeniyle çevre sakinlerinin sağlığını olumsuz etkilediği ve yaşanabilir hayattan uzaklaştırdığı gerekçesiyle açılan davanın kazanılması büyük sevinç yarattı.

“BÖLGE İNSANININ SAĞLIĞI, TARIMSAL ARAZİLER VE DOĞA KORUNMUŞTUR”

EKODOSD Başkanı Bahattin Sürücü, yöre halkının ekonomisine önemli katkısı olan, zeytinciliğin yoğun yapıldığı bölgenin, kiraz ve farklı ürünlerin üretildiği çok önemli tarımsal arazilere sahip olduğunu söyleyerek, "Çevresinde Çataltaş ve Kırkbasamaklar gibi önemli arkeolojik sit alanları bulunan ve Kuşadası doğa rotalarının geçiş güzergahında olan bölge alternatif turizm olanaklarını sunmaktadır. Dünya Doğayı Koruma Birliği’nin (IUCN) Kırmızı Liste’sinde Hassas (VU) kategorisinde olan ve Tarım ve Orman Bakanlığı’nın stratejik hedefleri kapsamına alınan Tüylü Çan Çiçeği (Campanula tomentosa) ve nadir bitkilerden biri olan Akzambaklar (Lilium candidum) gibi birçok endemik ve nadir bitki türünün bulunduğu bölge, aynı zamanda yaban hayatı açısından ve yırtıcı kuş yönüyle de zengin kaynaklara sahiptir. Türkiye’nin en önemli turizm kentlerinin başında gelen Kuşadası’nın kalan yeşillikleri arasında geri dönülmez tahribatlar açarak, bölgenin doğal peyzajının bozulmasına yol açan taş ocağına karşı açılan davanın kazanılması, bölge insanının sağlığını, tarımsal arazileri ve doğanın korunmasını sağlamıştır” dedi.

“EKOTURİZMİN CANLANDIRILMASINA ÇALIŞILMALI”

Sürücü, “Kuşadası bir tarım ve turizm kenti olmalıdır. Bölgenin doğal yapısını bozacak ve geri dönülmez tahribatlar yaratacak bu tür faaliyetlere izin verilmemeli ve tüm Kuşadası bu tür projelere karşı çıkmalıdır. Kuşadası’nın kalabilen yeşil makilikleri gelecekte bölgenin ekolojik yaşam koşulları açısından çok önemlidir. Bu yıl geçirdiğimiz kuraklık önemli mesaj vermiş olup, yağmur sularını toplayan makiliklerimizin korunmasının ne kadar önemli olduğunu göstermiştir. Kuşadası ve çevresinde doğal peyzajı bozan, ekolojik yapıyı tahrip eden bu tür faaliyetler yerine, bölge halkının refahını yükseltecek ve aynı zamanda kent insanlarının sağlıklı gıda yiyebilecekleri tarımın desteklenmesi, sürdürülebilir bir turizm için doğanın korunarak ekoturizmin güçlendirilmesi daha doğru olacaktır. Kuşadası’nın yanı başındaki Tüllüoğlu Dağı’nda derin bir yara gibi duran ve geri dönülmez tahribat oluşturan taş ocaklarının genişletme talebinin durdurulması sevinç yaratmış ve ekolojik yapının daha fazla zarar görmesini engellenmiştir. Kirazlı Sulama Birliği Kooperatifi, Kirazlı Ekolojik Yaşam Derneği ve EKODOSD iş birliğiyle yapılan kamuoyu çalışmaları ve açılan mahkeme sonunda bölgenin geleceğini olumlu yönde etkileyecek bir karar çıkmıştır" diyerek, emeği geçen ve katkı sunan herkese, avukatları Cem Altıparmak’a teşekkür etti.