Cumhurbaşkanlığı genelgesi ile kamuda mesai saatlerinin 10.00-16.00 olarak belirlendiğini ve bu konuda valilere yetki verildiğini dile getiren Bozkurt, yıllık izinleri durdurulan sağlık çalışanlarının kamu otoriteleri tarafından bu düzenlemeye dahil edilmediğini ifade etti. Sağlık çalışanlarının dinlenmeye en fazla ihtiyaç duyan kesim olduğunun altını çizen Bozkurt, “Salgınla kahramanca mücadele yürüten çalışanların dinlenme ihtiyacı da mutlaka gündeme alınmalı, mesai saatleri buna göre ayarlanmalıdır. Sağlık çalışanlarının hizmetine ihtiyaç duyulduğu bir dönemdeyiz denilmekte ise ona göre esnek mesaiden mahrum kalınan süreler sağlık çalışanlarına nöbet ücreti olarak ödenmeli veya bu çalışmalar bir ikramiye tarzında ödeme planı ile ücretlendirilmelidir” dedi.

YA ESNEK MESAİ, YA DA EMEKLERİMİZİN KARŞILIĞI

“Ya esnek mesai ya da emeklerimizin karşılığı” diyen Bozkurt, şunları söyledi: “Hak verilmeyip, emeğin gözardı edildiği bir çalışma düzenini sürdürebilmek sağlık çalışanları açısından mümkün değildir. Çalışanların ya dinlenme haklar verilmeli, ya da bu emeklerinin karşılığı ödenmelidir. Mesele bu kadar basittir. İzin yok, esnek mesai yok, dinlenme yok, alın terinin karşılığı yok denilerek nereye varılacaktır? Bunlar yoksa sağlık çalışanları için var olanın tarifi tükenmişlik sendromu, kırgınlık, kızgınlık ve bıkkınlıktır. Sağlık Bakanlığı personeline sahip çıkmalıdır. Çalışanını temel önceliği haline getirmelidir. Alkış veya tebrikle değil icraatla bunu göstermelidir.”