Aynı zamanda Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği'nin kurucu başkanı olarak 16 yıldır görevini yürüten Sürücü, doğanın korunmasına yönelik gösterdiği çalışmalarla birçok ödülün de sahibi olarak Aydın’ın gururu oldu. Doğayı çok sevdiğini belirten Sürücü, “Doğayı korumak, çocukları korumaktır” dedi. Aydın’ın ilçesi Kuşadası’nda yaşayan Bahattin Sürücü, doğal yaşama olan ilgisiyle dikkat çekiyor. Çocukluk yıllarından itibaren hayvancılıkla uğraşan ailesinin yanında doğayla iç içe bir yaşam süren Sürücü, hayatını doğal yaşamına korunmasına adadı.
DOĞA DOSTU ÖDÜLÜ ALDI
Doğal yaşamın korunması için nadir ve endemik olan birçok bitki ve ağacın koruma altına alınmasını sağlayan, yaralı olan birçok yaban hayvanı ve deniz canlısını tedavi ettirip sağlığına kavuşturan, birçok yeni tür bitkinin bulunmasına öncülük eden, Latmos gibi birçok tarihi ve doğa güzelliğe sahip yerleşim yerlerinin tanıtımını sağlayan Sürücü, adeta doğanın savunucusu oldu. Yıllardır ortaya koyduğu fedakar davranışlarıyla takdir toplayan Sürücü, 2004 yılında kurulan Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği'nin 16 yıldır başkanlık görevini yürütüyor. Dünya Doğa Koruma Birliği’nin 56 ülkenin katılımıyla Bodrum’da yaptığı Dünya Kongresi’nde Yerel Doğa Dostu Ödülü ile birlikte birçok ödülün sahibi olan Sürücü, doğa sevgisiyle herkese örnek oluyor.
DALIŞ TUTKUSU DOĞA SEVGİSİNİ PERÇİNLEDİ
Hayvancılıkla geçinen ailesinin yanında doğa sevgisini kazandığını belirten 62 yaşındaki Sürücü, “Doğa ile iç içe büyüdüm. Çocukluk yıllarımda hayvanlarımızı otlatırken canlıları, bitkileri ve ağaçları inceleme fırsatım oldu. Bu çocukluk yıllarımdan itibaren hep doğaya ilgi duydum. 18 yaşına geldiğimde Bahri Polat hocamızın sayesinde dalış ve güreş sporuna başladım. Bu dalış sporu sayesinde denizin altında eşsiz güzellikleri de keşfetme şansı yakaladım. Böylelikle deniz canlılarına karşı da büyük bir ilgim ortaya çıktı. Dalış tutkusu doğa sevgimi adeta perçinledi. Ben doğal yaşamın korunmasını istiyorum. İmkanım elverdiği sürece doğanın korunması için çalışmalar yürüteceğim. Bizim ülkemiz dünyada eşi benzeri olmayan birçok güzelliğe sahip. Bu güzellikleri hep birlikte koruyalım ve gelecek kuşaklara aktaralım. Çünkü doğayı korumak, çocukları korumaktır. Deniz canlıları ve tüm yaban hayvanları ile bitkilere zarar vermeyelim” diye konuştu.
“AYDIN’DA YAPILAN ÇALIŞMALAR BENİ ETKİLEDİ”
Hayatında üç yabancı kadının önemli bir yeri olduğunu belirten Sürücü, “Her zaman doğa sevgisiyle yaşayan biri olarak üç yabancı kadının ülkemizde yaptığı çalışmalardan da oldukça etkilendim. 60’lı yıllarda Kuşadası’na yerleşerek, Dilek Yarımadası’nın Milli Park olmasında önemli mücadele veren İngiliz vatandaşı Rose Mary Boldwin’in, Dilek Yarımadası’nın korunması için gösterdiği çabaların hikayesi çok ilgimi çekti. 80’li yıllarda caretta carettaların yuvalama alanı olan Dalyan İztuzu sahiline otel yapılmasını engellemek için yapılan kampanyayı başlatan Kaptan June adıyla anılan, daha sonra Türk vatandaşlığına geçen June Haimoff isimli İngiliz kadının kendi ülkesinden ayrı, farklı bir ülkede nadir deniz canlıları için yaptığı mücadeleden çok etkilendim. Ömrünün büyük bölümünü Latmos (Beşparmak) Dağları’nı araştırmak için geçiren ve önemli keşiflere imza atan Alman arkeolog Dr. Anneliese Peschlow’un bölgenin geçmişini meydana çıkarmak için gösterdiği özverili çalışmalara katkı yapmak için destek vermesi beni oldukça etkiledi. ‘Neden biz de aynı çalışmaları yapmıyoruz?’ düşüncesinden yola çıkıp bir dernek kurmaya karar verdim. Aydın Tekstil’den emekli olduktan sonra 9 arkadaşımızla birlikte 2004 yılında Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği’ni kurdum” şeklinde konuştu.
“EKOTURİZMİN KÖYLERDE GELİŞMESİNİ SAĞLAMAK İSTİYORUZ”
Dernek çalışmaları hakkında bilgiler veren Sürücü, “Derneğimizi kurmamızla birlikte birçok alanda önemli çalışmalar gerçekleştirdik. Deniz Kaplumbağaları, Yunuslar, Akdeniz Foku gibi nadir deniz canlılarının korunması için çalışmalar yürüttük. Tepeli Pelikan ve Leyleklere, DKMP ve Ege Üniversitesi iş birliğiyle halkalama çalışmaları yaptık, yaralı kuşların tedavisi için gerekli çalışmalar gerçekleştirdik. Aydın bölgesinin endemik ve nadir türleriyle birlikte, Kuşadası bölgesinin bitki envanter çalışmalarını sürdürüyoruz. Büyük Menderes Deltası, Bafa ve Azap Gölü gibi önemli sulak alanların korunması ve tanıtılması için çalışma yapıyoruz. Azap Gölü’nün Ulusal Sulak Alan olmasında etkin görev aldık. Aydın Bölgesindeki kültürel varlıkların korunması ve tescil edilmesi için ilgili kurumlara önemli destek sağlıyoruz. Üyelerimize doğayı sevdirmek, doğal ve kültürel kaynak değerlerini tanıtmak ve korunması için duyarlılık ve farkındalık sağlamak için doğa yürüyüşleri ve kültür gezileri düzenliyoruz.
Ayrıca yine üyelerimizi, konusunda uzman bilim insanları ve işlerinde deneyimli insanlarla bir araya getirerek, Çarşamba Söyleşileri adı altında bilgilendirici söyleşiler gerçekleştiriyoruz. Bölgenin doğal ve kültürel zenginliklerinin korunması için çalıştaylar ve toplantılar düzenliyor, eğitim kurumlarında bilinçlendirme sunumları yapıyoruz. En çok üzerinde durduğumuz konulardan biri de ekoturizmin köylerde gelişmesini sağlamak. Bu nedenle ekoturizm faaliyetlerine önem veriyoruz. Bu tür faaliyetlerin yöre insanlarının ekonomisine önemli katkı yapacağına, yereldeki insanların da doğal ve kültürel zenginliklerini daha çok sahipleneceklerine inanıyoruz. Karakaya Tarih Öncesi Kaya Resimleri Şenliğinde olduğu gibi yerel festivaller düzenliyor ve üyelerimizle köylerde etkinlikler yaparak, köylerde yöresel yemekler tadılıyor, köylülerin ürettiği ürünlerden satın alınıyor, yöre insanlarına ekonomik olarak katkı sağlıyoruz. Yapılan tüm çalışmalar sadece üyelerin aidatı ve bağışlarıyla gönüllülük çerçevesinde yapılıyor. Çalışmalarda zaman sorunu olmayıp, günün 24 saatinde görev yapıyoruz. Gerek sosyal medyada gerekse arazide vatandaşlarla diyalog kuruluyor, bilgilendirme yapılıyor ve farkındalık oluşturuluyor. Kurumların bir araya gelerek iş birliği yapmasında öncülük yapıyoruz. Dernek olarak güzel ülkemizdeki doğal yaşamın korunmasına yönelik çalışmalarımızı gece-gündüz demeden sürdürmeye devam edeceğiz” dedi.
