Aydın’da çalışmalarını sürdüren AK Parti Aydın Milletvekili Metin Yavuz, Türkiye ekonomisi hakkında açıklamalarda bulundu. Son dönemde dünyada yaşananlar göz önüne alındığında Türkiye’nin durumunun gayet başarılı olduğunu kaydeden AK Partili Yavuz, “Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde, son 18 yılda ekonomide yapılan reformlar sayesinde hamdolsun güçlü bir ekonomi altyapısına sahip olan bir ülkeyiz. Özellikle dünyada yaşanan Kovid-19 salgınına rağmen, gerek küresel haritada, gerekse dünya ekonomisinde yaşananlar açısından Türkiye'nin durumunun gayet başarılı olduğu bir gerçektir. Salgınla mücadelemize devam ettiğimiz bu süreçte eski Maliye ve Hazine Bakanımız Sn. Berat Albayrak’ın ve kadrolarının uyguladığı doğru politikalara yıl sonu itibariyle bakıldığında net bir şekilde başarılı bir yönetim yapıldığı görülecektir.
Tabii salgının yanında ülkemiz, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın üstün öngörüleri neticesinde yapılması gereken konularda bu zor coğrafyada esasen bir tarih yazılmaktadır” dedi.

“ARTIK MİLLİ EKONOMİ MODELİ OLUŞTURAN BİR DEVLET VAR”


18 yıl önceki zorluklar ve ülkenin dünya üzerindeki değerini hatırlatan Milletvekili Yavuz, “Ülkemiz 1999 depreminde dünyadan ve İMF’den aldığı deprem desteğini ödeyemedi ve bunu memur maaşlarında kullanmıştı. IMF’den milyon dolar almak için, önlerinde el pençe duran bir ülkeydi. Hastanelerde sağlık hizmeti, temizlik konusunda vatandaşlarımız eziyet çekiyordu. İlaç kuyrukları oluyordu. Esnaf yazar kasasını siyasetçinin önüne atıyordu. Çiftçi ürününü denize döküyordu. Öğrencilerimiz kitaplarını karaborsadan temin ediyordu. Para baronlarına düz çökmüş, kurlarla sıkıştırılan bir ortam vardı. Milli ekonomimiz yoktu ve süreç böyleydi. Coğrafya çok tehlikeli lakin bugün hamdolsun, gerek dünyada gerekse haklarımız için mücadele ederken, liderimiz Recep Tayyip Erdoğan’ın koyduğu hedefler doğrultusunda, bu sıkıntılara rağmen sosyal bir devlet bölgesinde benim olmadığım hiçbir yatırım, hamle olmaz diyen bir devlet. Milli ekonomi modeli oluşturan bir devlet. Yalnızca Türklerin değil, ümmetin umudu güvendiği bir devlet. Dış mücadelelere müsaade etmeyecek bir yönetim sistemi oturtan bir devlet. Vesayet sistemine dur diyen bir devlet. Yani Göktürk, Hun, Devlet-i Ali İslam, Abbasi, Selçuklu, Osmanlı, hepsinin kalan mirasını, bu büyük medeniyetlerin mirasını, Cumhuriyete sahip çıkarak onda birleştirerek, yeniden inşa ve ihya etmeyi dava edilmiş bir devlet. Velhasıl, devlet emin ellerde. Mutlaka eksikler vardır, bakalım ekonomi ne diyor. Ekim ayı IMF ve WEO veritabanına göre dünya ekonomisinin ve dünya ticaretinin, bu yıl Covid-19 nedeniyle daralması beklenmektedir. 2020 yılında uluslararası doğrudan yatırım girişlerinde sert düşüşler beklenmektedir. G20 ülkelerinde Türkiye ve Çin harici GSYH büyüme beklenmemektedir. Küresel değer zincirleri yeniden şekillenmekte ve Türkiye odak noktası olmaktadır” diye konuştu.

“İHRACATTA BÜYÜMEDE 4 ÜLKEDEN BİRİYİZ”


Türkiye’nin bu ortamda Covid-19 ile mücadelede aldığı tedbirlerin boyutunun 501,2 milyon TL olduğunu ifade eden Yavuz, “Bunlar yeni kullandırılan krediler, sosyal destek programları, kısa çalışma ödenekleri, nakdi ücret desteği, normalleşme desteği, SGK / BAĞ-KUR ertelemeleri, kredi ertelemeleri, vergi ertelemelerinden oluşuyor. Ülkemiz bugünden 2003 yılına bakıldığında, alım gücü iki katına yükselmiş. Tabi ki daha iyi sonuçlar hedefimiz.
Açılan şirket sayısı artmış, ücretli çalışanların milli gelirden aldığı pay yükselmiştir. 14.050 şirket kapanmış ama 85.263 şirket açılmış. İhracat ve turizmde 2002 yılından bugüne büyük sıçramalar oldu. 1 milyar doların üzerinde ihracat yaptığımız ülke sayısı 8’den 38'e çıktı. 51,8 milyon ziyaretçi ulaştık. Üretimde her anlamda güçleniyor, tarımsal üretimde denilenin tam aksine yükselmesi devam ediyor. Tabii bu arada reel sektörü, esnafı, çiftçimizi destekleyen bir yönetim var. Tüketime baktığımızda artış gösteren bir ekonomiyi işaret ediyor. Bir başka işaret, 1983-2002 yılları arasında uluslararası doğrudan yatırım miktarı da 14,6 milyon dolar iken 2003-2019 yılları arası 215,7 milyon dolar olmuştur. Türkiye üreterek katma değer oluşturarak büyüyor. Güçlü toparlanma eğilimi ekim ayında da devam ediyor. Sanayi üretimi salgın öncesi seviyenin de üzerine yükseldi. 2020 Mayıs-Temmuz döneminde 1 milyon istihdam oluşturuldu. PMI ekim ayı verilerine göre, 5 aydır devam eden istihdamdaki iyileşme eğilimi ile istihdam oluşturma hızlı son 32 ayın (Şubat 2018'den beri) en yüksek düzeyinde gerçekleşti. 2017 yılı sonundan beri ilk kez tüm sektörlerde istihdam artışı sağlanmıştır. Firmaların üretimi desteklemek için istihdam arttırmaya devam etmesi toparlanmanın sürdürülebilirliğine ilişkin güvene işaret etmektedir. Normalleşme sürecinde güçlü performans gösteren ihracatta ekim ayında 17,3 milyar dolar ile cumhuriyet tarihi rekorunu kırdık. 2020 yılı genelinde yeni ekonomi programı tahminini açmış olacağız. 2020 Ocak-Eylül döneminde 25,9 milyon ton üretim ile ülkemiz Almanya'yı geride bırakarak, dünyanın en büyük ham çelik üreticileri arasında 7. sıraya yükseldi ve Avrupa'nın en büyük çelik üreticisi konumuna ulaştı. 17,3 milyar dolar ile Cumhuriyet tarihinin ihracat rekoru kırıldı. Turizm tabii ki salgın sebebiyle zayıf seyrediyor. Ama tabii diğer ülkelere göre daha iyi olmasını sağlayan Güvenli Turizm sertifika programı ile pozitif ayrışıyor. İhracatta büyümenin, yılsonu itibariyle artışta olduğu Vietnam, Çin ve Tayvan’ın da aralarında bulunduğu 4 ülkeden biriyiz” şeklinde konuştu.

“EKONOMİDE YENİ ADIMLAR ATACAĞIZ”


Para ve maliye politikaları ile finansal politika arasındaki istikrarı arttıracaklarını dile getiren Yavuz, “Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın geçtiğimiz gün partimizin grup toplantısında ifade ettiği gibi ekonomi politikalarımızı, fiyat istikrarı, dengeli büyüme ve makro ekonomik istikrar olmak üzere 3 sac ayağı üzerinde inşa edeceğiz. Ekonomi yönetimindeki koordinasyonu güçlendirerek politikalarımızın hayata geçmesini sağlayacağız. Para ve maliye politikaları ile finansal politika arasındaki istikrarı artıracağız. Ülke risk primini düşüreceğiz. Türk Lirasına ve Türk ekonomine güvenen yatırımcılara her türlü kolaylığı gösterecek desteği vereceğiz. Hedeflerimize ulaşacak, ekonomimizi büyütecek, istihdamı artıracak, milletimizin refahını yükselteceğiz. Sürdürülebilir güçlü büyüme ve istihdam artışının yolu enflasyonun kontrol altında tutulmasından geçiyor. En kısa sürede enflasyonu tek haneye düşürmekte ardından orta vadeli hedeflere indirmekte kararlıyız” dedi.

“EKONOMİMİZE YENİ BİR İVME KAZANDIRACAĞIZ”


“Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde, yeni ekonomi politikalarımız ile ülke ekonomimiz yeni bir ivme kazanacaktır” diyen Yavuz, açıklamasını şu şekilde tamamladı: “Hazine ve Maliye Bakanımız Sn. Lütfi Elvan izlenecek yol üzerine açıklamalarda bulundu. Buna göre, öncelikli olarak ele aldığımız enflasyonla mücadele sürecini, maliye politikaları ve diğer tüm araçlarımızla kararlı bir şekilde destekleyeceğiz. Mali disiplini koruyarak gerçekçi bir risk yönetimi ile kamu finansmanının kalitesini artıracağız. Vergi düzenlemeleri başta olmak üzere mevzuatta öngörülebilirliğin artırılması ve bu sayede yatırım ortamının hem yerli hem de uluslararası girişimciler açısından her bakımdan iyileştirilmesi için gerekli adımlar, başta sivil toplum kuruluşları olmak üzere ilgili tüm taraflarla iş birliği halinde atılacaktır. Önümüzdeki dönem, küresel salgının etkilerinin azaldığı, yeni fırsatların oluştuğu bir toparlanma dönemi olacaktır. Bu çerçevede, makroekonomik istikrarı güçlendirirken, mikro reformları içeren piyasa dostu bir dönüşüm programına odaklanacağız. Üretim süreçlerinin ihracata dönük, yenilikçi ve ithalat bağımlılığı azalmış bir yapıya dönüşmesini sağlayarak, inşallah yerli üretim kapasitemizi artıracağız.
Çalışan sayılarımız istihdama yönelik kapsamlı tedbirler ile korundu. Kamu maliyemiz güçlü. Bütçe dengesi, kamu borcu, düşük borç stoğu, güçlü bir bankacılık sektörü ile yatırım için iş yapma kolaylığı bu dönemden geçerken bizim güçlü yanlarımızın faydası oldu. Sonuç itibari ile Türkiye ekonomisi, Cumhurbaşkanımızın olurları ile teslim edilen Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Dr. Berat Albayrak ile güçlü bir dönemi geride bıraktı. Sağlık sorunları dolayısıyla Sayın Cumhurbaşkanımızdan affını isteyen Sn. Berat Albayrak’a ülkemize ve aziz milletimize hizmetlerinden dolayı teşekkür ediyor, Hazine ve Maliye Bakanı olarak atanan Sn. Lütfi Elvan’ı tebrik ediyor, görevinde muvaffakiyetler diliyorum.”