Aydın Valiliği, Kuşadası Kaymakamlığı, Kuşadası Belediyesi, DKMP Aydın Şube Müdürlüğü, ADÜ Biyoloji Bölümü, Yaylaköy Muhtarlığı ve EKODOSD iş birliğiyle tüm kurumların ve kuruluşların sürdürdüğü örnek çalışmalar, Kuşadası Belediyesi tarafından etrafı çitle çevrili deneme parselinde devam ediyor.

HER BAHÇEYE BİR TÜLÜŞAH


Çalışmalar bittikten sonra, Kuşadası Belediyesi tarafından alandaki Sığır Kuyruğu, Hatmi, Binbirdelik Otu, Kantoron, böğürtlen gibi bitkiler de korunarak bir peyzaj düzenlenmesi yapılacak. Kuşadalıların, kente gelen yerli ve yabancı misafirlerin gezebileceği doğal bir alan kazanılmış olacak.
Ayrıca ADÜ Biyoloji Bölümü tarafından saksılarda tohumlar çimlendirilerek fideler oluşturulup “Kuşadası’nda Her Bahçeye Bir Tülüşah” projesinin başlatılması düşünülüyor. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan yetkililer, “Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nün Türk Koruma Eylem Planı kapsamına aldığı, Rhaponticoides Mykalea (Tülüşah/Aydın Gaşağı) ve Campanula Tomentosa (Tüylü Çan Çiçeği) gibi 2 endemik bitki türünün Kuşadası’nda bulunması, kentin doğal zenginliği ve dünyada yaygın bir şekilde gelişen botanik turizmi açısından da çok önemlidir. Özellikle Tülüşahların en fazla yetiştiği Yaylaköy’de devam eden yapılaşmalarda bitkinin kaybedilmemesi için, Tülüşahların bulunduğu alana göre düzenlemelerin yapılması yerinde olacaktır. Bununla ilgili örnek bir çalışma da yapılmaktadır.
Kuşadası ve çevresinde doğal kalmış her alanın korunması ve kaybedilmemesi için özellikle yetkili kurumlara büyük görev düşmektedir” ifadelerini kullandı.

TÜLÜŞAH PARKI KUŞADASI BELEDİYESİNE BIRAKILACAK


ADÜ Biyoloji Bölümü Öğretim Üyeleri Doç. Dr. Özkan Eren ve Doç. Dr. Yelda Emek yapılan çalışmalarla ilgili, şunları kaydetti: “Rhaponticoides Mykalea’nın, tohumla çoğalma başarısını test etmek üzere bir deney düzeneği kurduk. Daha önce yaptığımız ön çalışmalar, R.C.’in tohumla üreme başarısının düşük olduğunu gösterdi. Gözlemlerimizle başarısının düşük olma nedeninin diğer türlerle rekabette yeteri kadar başarılı olamaması, erken evrelerde ölüm oranının yüksek olmasının nedeninin de, funguslara ve mantarlara karşı enfekte olması ve bir takım böcekler tarafından da erken evrede yapraklarının yenilmesi nedeniyle başarılı olamadığını gördük. Daha geniş bir alanda tohum ekmek suretiyle buradaki parselleri belirledik. Her parsele 150 tohum attık. Her parsel farklı renklerde olup, burada farklı muameleleri göstermektedir. Yapılan bu çalışmada eğer hipotezlerimiz doğruysa, biz bu fungusları ve böcekleri ortamdan uzaklaştırdığımız zaman bu bitkinin üreme başarısının daha fazla olması, daha fazla bireyle hayata devam etmesini bekliyoruz ve onu test ediyoruz. Bazı örnek parsellerde de toprak havalandırması yaptık. Çünkü rekabette olduğunu düşünüyoruz. Özellikle diğer bitkilerin çok hızlı çimlendiklerini ve çabuk yaprak oluşturup ona gölge yaparak ışık almasını engellediği için yetişemediğini gözlemledik. Onu da test etmek için toprak havalandırması yaptık. 90 Parselin 45 tanesinde bu uygulamayı gerçekleştirerek başardık. Şimdi de yağmurlardan hemen önce 150 tohumu buralara ektik. İlk yağmurdan sonra 15 gün geçti. Şimdi de çimlenme başarısını göstermek için sayım yapıyoruz. Her parselde kaç tane R.C. çimlendiğini sayıp, hem bunların hem diğer bitkilerin yüzde örtüşlerini bakıyoruz. Aynı zamanda da ilaçların etkisini görmek üzere de, mantar ya da böcek etkisinin olup olmadığını bireyler üzerinde test ediyoruz. Başka bir deneme parselimiz daha var. Orada da belli sayıda tohumlar ektik. Orada da rizom oluşumunu gözlemleyeceğiz. Belli dönemlerde toprak altında ne oluyor, bitki ne kadar zamanda rizom oluşturuyor, onu test etmeyi hedefliyoruz. Amacımız deney bittikten sonra, bu alanın bir Tülüşah Parkı olarak Kuşadası Belediyesi’ne bırakmayı hedefliyoruz. Çalışmaların 2 yıl süreceğini öngörüyoruz.”