Didim’de faaliyet gösteren ve Didim Sivil Gelişim Platformu çatısı altında toplanan demokratik kitle örgütleri, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın çıkardığı tebliğin iptali için dava açtı. Tebliğin deniz patlıcanı avcılığına zemin hazırladığı öne sürülürken, konuyla ilgili Didim Adliyesinde basın açıklaması gerçekleştirildi. Didim Sivil Gelişim Platformu adına basın açıklamasını okuyan Didim Derneği Başkanı Mehmet Soysalan, “Bilindiği gibi, deniz patlıcanı (hıyarı), denizdeki kirliliği yok eden, sucul ekosistemin dengesini koruyan, son derece yararlı bir deniz canlısıdır. Besinleri, deniz kumunda ya da çamuru içinde bulunan organik maddelerdir. Denizlerimizde yılda 150 ton kumu filtre ederek temizleyen deniz patlıcanı, bir temizlik fabrikası gibi doğada sağlıklı dengenin korunmasını sağlar. Besin zincirinin önemli bir halkasıdır. Bütün bu taşıdığı önemler nedeniyle deniz patlıcanlarının kıyılarımızda avlanması ve tüketilmesi, 2020 yılına kadar çıkarılan tebliğ ile yasaklanmıştı. O yıllarda, ilçemizde faaliyet gösteren Akbük Kültür ve Çevre Derneği’nin açtığı davada ilgili Bakanlık, ‘1 Eylül 2016 tarihinden itibaren Didim ve Akbük kıyılarında deniz patlıcanı avcılığına yasak getirilmesine ilişkin çalışmalar devam etmektedir…’ şeklinde bir açıklama yapmış; Danıştay’daki dava, ‘Bu durumda dava hakkında karar verilmesine yer olmadığı’ şeklinde sonuçlandırılmıştı” ifadelerini kullandı.

“BAKANLIK AVCILIĞI SERBEST BIRAKTI”


Soysalan, şunları kaydetti: “Ancak, günümüzde T.C. Tarım ve Orman Bakanlığı 22 Ağustos 2020 tarihinde ‘5/1 Numaralı Ticari Amaçlı Su Ürünleri Avcılığı’nın Düzenlenmesi Hakkında Tebliğ’ isimli yeni bir tebliğ yayımlamıştır. Yürürlüğe giren bu tebliğ ile ne yazık ki Didim kıyılarında deniz patlıcanlarının avlanmasına yönelik kararın iptal edildiğini ve toplanmasına izin verildiğini gördük. Bu tebliğ ile özellikle halkın yoğun olarak denize girdiği sahillerimizde hızla yükselişte olan turistik değere sahip tüm sahil kesimlerinde söz konusu canlıların avlanmasının önü açılmıştır. Bu durum kentimizin sahip olduğu doğal değerlerin korunması ve gelişimi adına kabul edilebilir bir gelişme değildir.”

“PATLICAN AVCILIĞI DENİZLERİ KİRLETECEK”


Açıklamada ayrıca şu ifadelere yer verildi: “Bu sebeple Didim’de faaliyet gösteren ve Didim Sivil Gelişim Platformu çatısı altında toplanan demokratik kitle örgütleri, Bakanlığı çıkardığı tebliğin iptali için girişimlerde bulunmuştur. Öncelikle üniversitelerin ilgili birimlerindeki öğretim üyelerinden deniz patlıcanlarının varlıklarının önemi hakkında bilgi edinmiş; uluslararası yayınları taramış ve bütün bu kaynaklardan derlenen bilgilerden hazırlanan bir rapor ile ilgili idarelerle görüşmelerde bulunmuştur. Deniz patlıcanlarının kentimiz için önemi ve neden tebliğin ilgili maddesinin iptali isteminde bulunulduğu aktarılmıştır. Didim kıyılarının, oluşacak bu yeni dengenin değişimi ile kirlenmesinin baştan engellenmesi, bilimsel incelemeler ışığında yetkililere iletilmiştir. Yaşanacak olası olumsuzluklar ile kentimizin doğal çevresinin dengesi bozulacağından, ilçe ekonomisinin dayandığı ve hızla yükselen turizm sektörünün gelişim potansiyelinin de olumsuz etkileneceği ifade edilmiştir. Bilindiği üzere geçmiş yıllarda yine ilgili Bakanlık tarafından Didim’in tüm deniz kıyıları deniz patlıcanı avcılarına açılmıştı. Avcılık sonucu varlığı yok olma noktasına gelen deniz patlıcanları, denizlerimizi temizleyememiş ve ortaya çıkan kirliliğin etkisi yıllarca sürmüştür. Yaşanılan tüm bu gelişmeler ışığında konuya ilgi gösteren yetkililer ne yazık ki yetkili makam olan Tarım ve Orman Bakanlığı’nın çıkardığı tebliğin iptali yönünde bir gelişme yaşanmamıştır. Bu süreçte tebliğin iptaline yönelik olarak yasaların tanımladığı idari işlemin iptali için mahkemeye itiraz edilme hakkının süresi de sona yaklaşmıştır. Bu sebeple Didim Sivil Gelişim Platformu üyeleri, dava açma yetkisi bulunan ve hazırlıkları tamamlamış olan Akbük Kültür ve Çevre Derneği (AKÇED) ile Didim Derneği üzerinden tebliğin iptali istemi ile dava açtığını Didim halkına bildiririz. Bu dava, Didim kentinin değerlerinin korunması ve geliştirilmesi amacını içeren bir davadır. Bu sebeple Didim’de yaşayan her vatandaşın müdahil olabileceği bir davadır. Didim İlçesinde faaliyet gösteren her demokratik kitle örgütlerinin arzu edilirse, müdahil olabileceği bir davadır.”