Konu hakkında çiftçilere bilgilendirmelerde bulunan müdürlük yetkilileri, anızın toprak içinde kalan bitki kökü, nadasa bırakılmaksızın ekilen tarla, mısır sapı, biçilmeden toprakta kalan saplar, tarla sınırındaki otlar, biçilen ekinin tarlada kalan sapı olduğunu hatırlattı. Yetkililer, hububat, sebze, meyve gibi hasatlardan sonra, kısa sürede toprak hazırlığını tamamlamak, toprak işlemede kolaylık sağlamak, hastalık ve zararlılarla mücadele edilmesi, yabancı ot kontrolü, bitki artıklarını en ucuz maliyetle ortadan kaldırmak, hasat sonrası artıkların ekonomik bir değer taşımadığı düşünceleri ile çoğu zaman bir alışkanlık haline geldiği için yasak olduğu halde anız yakma olaylarıyla karşılaşıldığını belirtti.

ANIZ YAKMA ALIŞKANLIĞINDAN VAZGEÇİLMELİ

Anızın yakılmasının orman yangınları, telefon ve enerji iletim hatlarının yanması, sis oluşumu nedeniyle çeşitli trafik kazalarına yol açması, rüzgarlı havalarda yakılan anızın, hasat edilmemiş komşu tarlalara yangın sıçramasına, hayvan barınaklarının ve yerleşim birimlerinin yanması gibi birçok riskleri ortaya çıkardığı açıklandı. Anız yakma sonucunda çıkan yangınların her yıl milyarlarca liralık maddi zararlara neden olduğu belirtildi. Anız yakmanın zararlarının sadece bunlarla sınırlı olmadığı da aktarıldı.

SAYISIZ ZARARLARI VAR

Açıklamada, "Buna göre anız yakılan toprakta bitkilere yarayışlı besin maddeleri azalmakta, toprağın verimliliği düşmektedir. Çevreye olumsuz etkiler yapan anız yakılması, doğal yaşama zarar vermektedir. Anız yangınları toprak içerisindeki faydalı canlıların ve topraktaki organik maddenin yanarak yok olmasına neden olur. Toprak organik maddesi yok edildiğinden, toprak verimliliği azalır, canlılarının beslenme ortamı yok edilir. Anız yakılan toprakta bitkilere yarayışlı besin maddeleri azalmakta ve zamanla toprağın verimliliği düşmektedir. Verimli tarım topraklarımız zamanla verimsiz çorak topraklar haline gelmektedir. Anız yakılması su ve rüzgar erozyonunu artırmakta, bu nedenle toprağın en değerli üst katmanları rüzgar ve su ile taşınarak yok olmaktadır. Anız yakma sonucunda doğal denge bozularak zararlı böcekler ve hastalıklar çoğalmaktadır. Anız yangınlarına engel olmak amacıyla; biçerdöverle hububat hasadı, toprak yüzeyine yakın yapılmalıdır, böylece kalan sap miktarı az olacağı için çürümesi ve mikroorganizmalar tarafından parçalanması daha kolay olacaktır" ifadeleri kullanıldı. Yetkililer çiftçilerin anız yakmama konusunda duyarlı olmaları isterken, 2872 Sayılı Çevre Kanunu kapsamında, anız yakanlara idari para cezası uygulandığını, ayrıca anız yakma fiilinin orman ve sulak alanlara bitişik yerler ile meskun mahallerde işlenmesi durumunda ise bu cezanın beş kat artırıldığını kaydetti. Cezalı duruma düşmemek için konuyla ilgili Tarım ve Orman Müdürlüğünden bilgi alınabileceği de aktarıldı.