Aydın’da uzun yıllar Ege-Et Genel Müdürlüğü görevinin yanı sıra çeşitli görevlerdeki hizmetleriyle tanınan Ziraat Mühendisi Yasin Erdem, 2014-2019 yılları arasında ‘Tarımdan Sorumlu Müdür’ olarak görev yaptığı Yenipazar Belediyesi’nden siyasi nedenlerle görevinden ayrılmasının ardından yazmaya başladığı ‘Tanrılara Kurban Edilen İnsanlar’ kitabını okuyucunun beğenisine sundu. Cinius Yayınları’ndan çıkan ‘Tanrılara Kurban Edilen İnsanlar’ kitabında, insanoğlunun dünden bugüne karanlık tarihine ışık tutarak, güce ulaşma serüvenini tüm yönleriyle mercek altına alan Yazar Erdem, “Herkese kitabımı okumasını tavsiye ederim. Muhafazakar olanlarımız, kitabın adındaki ‘Tanrılar’ kelimesine takılmasınlar. Başlıktaki ‘Tanrılar’ betimlemedir. Asıl amaç, Allah’ın yaratırken bize bahşettiği sevgi ve saflığın, sahte ‘Tanrılar’ eliyle dünden bugüne nasıl kirletilip yok edildiğinin farkına varıp özümüze dönebilmektir” dedi.
“KİTABIMA İLGİ GAYET GÜZEL”
“TÜM İNSANLAR EŞİTTİR”
31 Mart 2019 Yerel Seçimleri’nden sonra AK Parti’den CHP’ye geçen Yenipazar Belediyesi’nde, ‘Tarımdan Sorumlu Müdür’ olarak sürdürdüğü görevinden siyasi nedenlerle ayrıldığını söyleyen Erdem, “İnsanların eğitimli ya da bir tahsile sahip olması da çok fark etmiyor. Hep bir güdüleme söz konusu. İnsanlar ne yazık ki tahsilli olduklarında kendini diğer insanlardan üstün görüyor. Yenipazar Belediyesi’nde, Belediye Başkanının yaklaşımı da bu yöndeydi. Oysa tüm insanlar eşittir. Bunu öncelikle ayırmamız lazım. Genel Müdür ya da CEO olman, seni diğer insanlardan üstün kılmaz. Bu senin temel becerindir, insanlardan farkını ortaya koyan bir niteliktir. Siyasetin temeli insanlara daha iyi hizmet verebilen düşüncelerin halk nezdindeki karşılığıdır, temsilidir. Sağ ya da sol görüş olabilir fark etmez, bizim temel amacımız, ‘Halka daha iyi hizmet edebiliyorsak, üstünlüğümüz buradan başlar’ yaklaşımı içerisinde olmalıdır. Halka daha iyi bir yaşam ortamı sağlamak temel amaçtır. ‘Ben üstünüm diğerleri parya’ yaklaşımı yanlıştır. Hepimizin gideceği yer nihai olarak kara topraktır. Bu kitapla toplumda adı konmamış bir kast sistemi olduğunu ve dünden bugüne sosyolojik tabakalar arasında tarihi kronolojideki bu ilişkiyi de irdelemek istedik” dedi.
“SAFLIĞIMIZI NASIL YİTİRDİĞİMİZİ ANLATMAK İSTEDİM”
Tarihe karşı yakın bir ilgisi olduğunu ve kitabında Hz. Adem’den günümüze kadar gelip geçmiş insanların nasıl bir kuvvete tapındıklarını tarih skalasında irdelediğini söyleyen Erdem, “Allah insanı saf yarattı ama insanoğlu Habil ile Kabil olayından sonra kirlenmeye başladı. Eskiden ilk önce kaba kuvvet, sonra şehir devletlerinde taht kavgaları, modern çağa doğru para, altın ve servet bulunarak bunlar etrafında güç temsili olmuş ve yönetmek ayrı bir erk olmuştur. Bunlara ulaşırken insanların kendi saflığını yavaş yavaş kaybetmesini anlatan bir kitap yazmak istedim. Şu da acı bir gerçek ki insanlar güce ulaşırken ruhlarını şeytana satıyorlar. Biz Anadolu insanı olarak bir devletimiz olduğunu ve topluma karşı borcumuz olduğunu da unutmamalıyız. Makam, mülk, para hepsi gelip geçicidir. Aslolan devlettir. Hepimiz bizden sonrasına bir nesil bırakacağız. O kadar kötü bir gelecek bırakılıyor ki neslimize. Ne yazık ki bizler güdülüyoruz. Bu güdülendirmeler insana hizmet etmeyi değil, çok para kazanırsan ya daha çok okursan şu mevkiye gelirsin gibi koşullandırmaları kapsıyor” dedi.
“İNSANLIĞIN GÜCE ULAŞMA SERÜVENİNİ İRDELEDİK”
“ROMAN KİTABIM 2021’DE ÇIKACAK”
Kitabının tükenmek üzere olduğunu ve okuyanların beğeniyle karşılamasından ötürü de memnuniyet duyduğunu söyleyen Erdem, “İnsanlar kitaba olumlu yaklaşıyor ve saptamalarıma hak veriyor. Hepimizin bilinçaltında çok para kazanmak, bir makam sahibi olabilmek gibi istekler vardır. Bu hepimizde var. Bizi yaratan yaratıcıdan uzaklaştık. Allah’a inanan herkes bilir ki kıyamet adında vaat edilen bir gün var. Biz kitapta bunu hatırlatmaktan ziyade bunu unuttuğumuzu yani makam, para, güç ve hırsa kapılarak benliğimizi unuttuğumuzu anlatmak istedik. İnsanlar olarak özümüze dönüp sevgiyi hakim kılmamız gerekiyor. Çıkarlar için birbirimizi harcamamalıyız. Kendimiz için ne istiyorsak karşımızdaki için de onu isteyelim. Kitabımda bu konular üzerinde de durdum. Halihazırda bir Türk Ajanı’nın Afrika’da geçen anılarını kapsayan bir roman kitabı da yazmaya devam ediyorum. Kitap ismini şu an gizli tutuyorum ama o da 2021’de basıma girecek” dedi.
