Okul konferans salonunda Karacasu Belediyesinin daveti üzerine ilçeye gelen Psikolog Arzu Akman ve Yaşam ve Öğrenci Koçu Bahar Ceylan tarafından verilen seminerde başarı, motivasyon ve sınav kaygısı üzerinde duruldu. Semineri Karacasu Şehitleri Ortaokulu ve Karacasu İmam Hatip Ortaokulu 8. Sınıf öğrencileriyle birlikte Belediye Başkanı Zeki İnal, İlçe Milli Eğitim Müdürü Aşkın Güneş, Eğitim Şube Müdürleri Avni Akar, Hasan Ali Çelik, Karacasu Şehitleri Ortaokulu Müdürü Berrin Yılmaz, Karacasu İmam Hatip Ortaokulu Müdür Yardımcısı Müslüm Çınar takip etti. Seminerin sonunda Denizli’nin Acıpayam ilçesinin küçük bir köyünde başlayan babası engelli bir kızın okumak için verdiği mücadeleyi anlatan Akman’ın hikayesi salonda bulunanları oldukça etkiledi. Sonunda hikayenin kahramanı küçük kızın kendisi olduğunu söylemesi ise hikayenin gücünü daha da arttırdı. 28 yıl önce 13 yaşındayken yaşadıklarını, okumak için verdiği mücadeleyi anlatan Akman, istendikten sonra zorlukların hiçbir şeye engel olmadığını ifade etti.

KUYUNUN DERİNLİĞİ DEĞİL İPİN UZUNLUĞU ÖNEMLİ


Seminerde başarı, motivasyon ve sınav kaygısını yenmek için yapılması gerekenler üzerinde duran Psikolog Arzu Akman, “Hayatta rağmen'ciler, saydı’cılar ve aynen’ciler grubu vardır. Hayatta başarılı olanlar rağmen'cilerdir. Rağmene rağmen başarılı olmak önemlidir. Kuyunun derinliği değil ipin uzunluğu önemlidir. Sizin inancınız, kendinizi geliştirmeniz ipin uzunluğunu belirler. Doğru karar ver ömür boyu başarısızlığın bedelini ödeme. Zeka değil çalışmak önemlidir. Bilgisayardan cep telefonundan tamamen kopun demiyorum ama bunu yönetebilmek, onların kölesi olmamak önemli olan” dedi.

ZORLUKLAR YILDIRMASIN


Seminerin sonunda köyde yaşayan küçük bir kızın öyküsünü anlatacağım diyerek söze başlayan Akman, “Bu küçük kız 8 çocuklu bir ailede yaşıyor. Baba fiziksel engelli yürüyemiyor. Maddi imkanlar çok kısıtlı. Küçük kız derslerinde başarılı öğretmeni babasına okut diyor. O sırada abla sağlık meslek lisesini kazanıyor. Şehre taşınmak zorunda kalıyorlar. Bu taşınma sürecinde geç kalındığı için küçük kız okula kaydolamıyor. Fabrikalarda çalışmaya başlıyor. Babasına okumak istediğini söylüyor ama baba bir yıl ara verdin zor olur diyor. Ağabeyi de ‘Ben seni okutacağım, sen yeter ki derslerinde başarılı ol takdir getir’ diyor. İlk dönemde takdir alamaz. Sevinçle eve gelirken bir gün görür ki evde büyük bir kalabalık var. ‘Seni okutacağım’ diyen biricik ağabey bir kazada hayatını kaybetmiştir. Küçük kız ağabeyine söz verdiği takdiri onun ölümünden sonra kazanır” dedi.

“O KÜÇÜK KIZ BENİM”


Hikayeye devam eden Akman, “Küçük kız babasına doktor olmak istediğini söyler. Baba hemen iş hayatın atılabilmesi için hemşire ya da öğretmen olmasını ister. Küçük kız bir gün bir psikologun sözünü okur. Bu söz onu çok etkiler. Araştırır, benim mesleğim bu olmalı” der. Bütün engelleri, olumsuz koşulları aşarak liseyi birinci olarak bitirir. Mezuniyetinin ardından fabrikada çalışmaya başlamıştır. Bu sırada üniversite sınav sonucu gelir, amacına ulaşmıştır. O bir psikolog olmuştur. Ben ütopik bir hikaye anlatmak istemedim, kendi hikayemi anlattım size. O küçük kız ben olabilir miyim? O küçük kız benim. Başarının, azmin, motivasyonun hikayesini anlattım size. Başarılı olmaya karar verdiğinizde önünüzde hiçbir engel yoktur. Hedefiniz varsa mutlaka başarıya ulaşırsınız. Başarı öyküleri zorlu koşullardan geçer. Zorlu koşullar sizi yıldırmasın” dedi. Akman’ın ardından Yaşam ve Öğrenci Koçu Bahar Ceylan başarı cümleleriyle motivasyon sağlanması yönünde çalışma yaptı. İkinci bölümde ise 11 ve 12 sınıf öğrencilerine seminer düzenlendi.