Kurtuluş Savaşındaki Hizmetleri Tespit Edilen Şehit ve Gazilerin Mirasçılarına “İstiklal Madalyası” Verilmesi Hakkındaki 25 Aralık 2019 tarihli ve 1930 sayılı Cumhurbaşkanı Kararnamesine göre 1897 doğumlu Karacasulu Serçavuş Muavini Ahmet Ulusoy’un oğlu Ahmet Remzi Ulusoy mirasçısı olarak İstiklal Madalyası almaya hak kazandı.

TORUNUNUN TALEBİ ÜZERİNE BAŞVURDU

Kurtuluş Savaşı'nda 6. Alay 50. Tümen de görev yapan babasının sağlığında “Ben askerliği madalya için yapmadım” diyerek başvurmadığı oğlu Ahmet Remzi Ulusoy’un ise torununun yönlendirmesiyle “Babamdan bir hatıra olsun” diyerek almak için 3 yıl mücadele verdiği İstiklal Madalyası kendisine taltif edildi. Bu müjdeli haberi Ahmet Remzi Ulusoy’un ailesi ile birlikte yaşadığı Nazilli’deki evine giderek veren Karacasu Kaymakamı Ahmet Soley, Ulusoy’u tebrik edip, gurur duyduklarını söyledi. Ziyarette Kaymakam Soley’e Belediye Başkanı Zeki İnal, AK Parti İlçe Başkanı Fuat Meriç, İlçe Milli Eğitim Müdürü Aşkın Güneş, SYDV Müdürü Mustafa Geçmez de eşlik etti. Ulusoy ailesi büyük bir mutluluk yaşarken bu ziyaretten dolayı şeref duyduklarını ifade etti.

BÜYÜK BİR ŞEREF

Resmi Gazetede yayımlanan bilgide “Kurtuluş Savaşında hizmetleri tespit edilen ekli listede yazılı şehit ve gazilerin aynı listede belirtilen mirasçılarına "İstiklal Madalyası" verilmesine 66 sayılı İstiklal Madalyası kanununun ek 4'üncü ve 6'ncı maddeleri gereğince karar verilmiştir” ifadelerine yer verildi. Nazilli’de kendisi gibi emekli öğretmen Yüksel Ulusoy (78) ile birlikte yaşayan Ahmet Remzi Ulusoy (87), “Bu karardan ve ziyaretlerinizden dolayı şeref duyduk. Babam “Ben madalya için para için askerlik yapmadım” dedi ve madalya için başvurmadı. Torunum 3-4 yıl önce“Dede çok güzel bir hatıra olur, neden istemiyorsun” dedi. Israr etti, tamam dedim. Müracaat ettik. Önce sorunlar çıktı. Bu kez başardık. Güzel bir şey. Bu bir şeref. Aldık çok şükür. Güzel bir hatıra” dedi.

KARACASU’DA AYAKKABICILIK YAPTI

Babasının zorlu Kurtuluş mücadelesinde iki kez askere gittiğini dile getiren Ulusoy, “Babam askerliğini topçu olarak yaptı. Yunanın yaptığı zulme karşı mücadele verdi. Sağlığında ayakkabıcılık yaptı. Rüştiye Mektebinden mezun olduktan sonra İstanbul’a Darülfünun’a gitme şansı vardı. Ama babası, “İki kızın içinde bir oğlansın, gözümün önünde dur” diyor. Sonra hayata da küsüyor biraz. Karacasu’da okumuş bir insan olduğu için resmi dairelerden çok teklif geldi ama kabul etmedi. Karacasu’da yayladaki yerimizi “Kesinlikle satmayın, oradaki meyveden biri bir koparıp yerse bir dua okur” dedi. Babam 1965 yılında vefat etti. Karacasu’da Tabak Hacı İbramlar Mezarlığına defnedildi. Benim adımdaki Remzi de onun komutanının adıdır” dedi.

3 YIL MÜCADELE VERDİK

İstiklal Madalyası'na hak kazanma yolunda aileye destek veren emekli Hakim olan Avukat Ünal Yay, “3 yıl önce babasının İstiklal Savaşına katıldığını anlattı. Madalya ile ilgili mevzuata bakmak istedi. İlk erkek evlada veriliyor madalya dedim. Karacasu’da askerlik şubesi lav edildiği için bütün kayıtlar defterler Nazilli Askerlik Şubesine taşındı. Defter kayıtlarını inceledik. Kayıtları bulduk çıkardık. Milli Savunma Bakanlığına başvuruda bulunduk. Birkaç hata vardı. Onları düzelttik. 3 yıl mücadele verdik. Ahmet hocamızın söylediği her şey doğru çıktı. Hayatını boyunca bu madalyayı taşıma hakkı kazandı” dedi.