Aydın’da İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı anaokulu ve anasınıflarında uygulanacak olan Kur’an Kursları Öğretim Programı kapsamında Aydın İl Müdürlüğü ile Aydın İl Müftülüğü'nün bir protokol imzalandığını hatırlatan CHP’li Süleyman Bülbül, “Diyanet İşleri Başkanlığı Kur’an Eğitim ve Öğretimine Yönelik Kurslar İle Öğrenci Yurt ve Pansiyonları Yönergesine göre D Grubu Kur'an kursları 'Çeşitli nedenlerle Kur'an kurslarına gelemeyen veya din eğitimi hizmetlerinden yararlanamayan vatandaşlarımız için uygun görülen kamu, kurum ve kuruluş gibi yerlerde, müftülüğün teklifi mülki amirin onayı ile Kur'an kursu hizmetleri verilebilir' denilmektedir. Ancak burada çeşitli nedenlerle Kur’an kursuna gelemeyen ya da dini eğitim hizmetinden yararlanamayan vatandaşlar olmadığı gibi talep de mevcut değildir. Aksine birçok velinin çocuklarına Kur’an kursu verilmemesi yönünde eğitim kurumlarına dilekçe verdiği bilinmektedir. Ayrıca, anaokulu dönemi çocuğun sosyal ilişkilerinin gelişmesini, öz güveninin artmasını, yeteneklerinin keşfedildiği, dil gelişimini hızlandıran kısaca çocuğun gelişimi ve daha sonraki eğitim-öğretim hayatının temellerinin atıldığı yerdir. Çocukların soyut kavramları anlamlandıramadıkları bu yaş döneminde verilecek olan din eğitiminin çocukta güvensizlik, cesaretsizlik, kaygı yaratması kaçınılmaz olacaktır" ifadelerini kullandı.

SORULAR YÖNELTTİ

Bülbül, önergesinde şu soruları yöneltti: "Bu bağlamda; 4-5 yaş grubu çocuklarına verilecek Kur’an Kursu Öğrenim Programı hangi talep ve ihtiyaçlardan doğmuştur? Milli Eğitim Bakanlığına ya da bağlı İl Müdürlüğüne çocukların velileri tarafından bu konuda yapılan başvuru var mıdır? Eğitim verecek kişilerin çocuk gelişimi/okul öncesi eğitim konusunda yeterli olmadıkları anlaşılmaktadır. Çocukların bu kişiler tarafından eğitim görmeleri ne kadar doğrudur? Bu konuda herhangi bir araştırma yapılmış mıdır? Konunun uzmanı pedagoglardan görüş alınmış mıdır? Çocukların somut ve sezgisel düşündükleri bu dönemlerinde soyut kavramlar üzerinden eğitim verilmesi ne kadar pedagojiktir ve laik eğitim sistemine ne kadar uygundur?”