31 Mart yerel seçimlerinde Aydın Büyükşehir Belediye Başkan adayı AK Parti Aydın Milletvekili Mustafa Savaş’a destek vermek amacıyla AK Parti Nazilli İlçe Teşkilatında, ‘ Mustafa Savaş’a oy vermeyen bana da oy vermesin’ diyerek Cumhur İttifakı’nın en güçlü isimlerinden olan Nazilli Belediyesi eski Başkanı MHP’li Haluk Alıcık’ın, AK Parti’nin kurucularından olan eski ilçe yönetim kurulu üyesi Ali İhsan Dilmen’in partisinden istifa ettiğini açıkladığı sosyal medya paylaşımını beğenmesi, Cumhur İttifakı’nda krize neden oldu. AK Partili bazı yöneticiler ekran görüntülerini alarak, ‘Hem Ali İhsan Dilmen, hem de Haluk Alıcık bize ve davamıza zaten inanmıyordu. İşte göstergesi bu. Sanırım ikisi yeni kurulacağı söylenen partide buluşacaklar’ ifadelerini kullandılar.

“AK PARTİ’NİN MİLLETİMİZDEN UZAKLAŞMAYA BAŞLADIĞINI MÜŞAHEDE ETTİM”

AK Parti’nin millete vadettiği demokrasi çizgisinden saparak tek adamlığa doğru gittiğine dikkat çeken Ali İhsan Dilmen, sosyal medya hesabından yaptığı istifa açıklamasında mevcut AK Parti yönetimi tarafından partisinden istifa eden eski Başbakanlardan Ahmet Davutoğlu hakkında ‘Hain ve Bölücü’ şeklinde yapılan açıklamaların istifasını tetiklediğini ve bu nedenle böyle bir karar aldığını duyurdu. 2001 yılında millet için yeni bir umut olarak kurulan AK Parti'nin Nazilli ilçesinde kurucuları arasında yer aldığını hatırlatan Ali İhsan Dilmen; “O günden bugüne AK Parti'nin il Yönetim Kurulu dahil değişik kademelerinde görev yaptım. En son 2014 yılında ilçe yürütme kurulunda görev aldım ve bu görev süresinde yapılan 2014 Yerel seçimlerinde Belediye başkanlığını kazanamadığımız için ilçe Başkanımız ve 21 yönetim kurulu üyesi istifa ettik. O tarihten bugüne AK Parti'nin hiçbir kademesinde görev almadım. Buna rağmen yapılan seçim ve referandumlarda partimin başarısı için çalıştım. Ancak, milletimiz için kurucusu olduğum ve başarısı için çalıştığım AK Parti'nin son yıllarda ilkelerinden saparak yanlış söylemler ve politikalarla milletimizden uzaklaşmaya başladığını müşahede ettim. Ve elimden geldiği, dilimin döndüğü kadar gördüğüm yanlışları ifade etmeye çalıştım ve partim hakkında iyi niyetimi korudum” ifadelerini kullandı.

“YAFTALAMALARI KABUL ETMEM MÜMKÜN DEĞİL”

"Yapılan yanlışlar üzerine hiç niyet sorgulaması yapmadım ve kişisel hesaplaşma ve yargılama yolunu tercih etmedim" diyen Dilmen, şunları kaydetti: “Birileri gibi 'Niyet yargıçlığına' soyunmadım, tevessül etmedim. Son zamanlarda içeriden yapılan eleştirilere karşı takınılan tavır ve dün birlikte yürüdüğümüz ve başarı destanı yazdığımız yol arkadaşlarımız ve önderlerimize yapılan 'Hain, menfaatçi, AK Parti'yi yıkmak için yapılan planların, projelerin elemanı' olarak yaftalamalarını kabul etmem mümkün değildir. Bu suçlamalar herhangi bir partili tarafından yapılsa tevili kabil olabilirdi. Ancak en üst perdeden bu suçlamalar yapılıyor ve ilimizden seçilmişlerin dahi dün saygı duyduğu 'Genel Başkanım' dediği kişiler için elinde somut bir belge ve bilgi olmadan 'Menfaatçi, bölücü, fitneci vb' suçlamalarda bulunmasını kabullenmem mümkün değildir. AK Parti'de, Hz. Ömer tavrı arayanlardan öncelikle Hz. Ömer tavrı görmek, itiraz edenleri dinlemek, uyguladıkları politikalarının ve kullandıkları söylemlerin meşruiyetini açıklamalarını beklerdim. Ama bunu göremedim. Son zamanlarda muhalif seslere karşı agresif söylemlerden medet uman tutumuyla AK Parti'de siyaset yapmayı doğru bulmuyorum ve kurucusu olduğum AK Parti'den istifa ediyorum.”