Bülbül, 12 Eylül 1980 darbesinin 'Demokrasiyi getireceğiz' denilerek yapıldığını hatırlatarak, “12 Eylül darbesi sonrasında 650 bin kişi yargılandı, 1 milyon 683 bin kişi fişlendi, 50 kişi idam edildi, 171 kişinin işkenceden öldüğü belgelendi. Açılan 210 bin davada 230 bin kişi yargılandı. Yüzlerce sendika, konfederasyon, dernek ve demokratik kitle örgütleri kapatıldı, yöneticileri tutuklandı. 12 Eylül darbesi, ülkenin demokrasi mücadelesini onlarca yıl geriye götürdü” dedi.

“KUVVETLER AYRILIĞI DEVRE DIŞI BIRAKILMIŞTIR”

“12 Eylül darbecileri tarafından uygulanan baskıcı, antidemokratik hukuk dışı uygulamalar, bugün iktidar olan AKP eliyle uygulanmaya devam ediyor” diyen Bülbül, şunları kaydetti: “15 Temmuz FETÖ darbe girişimine karşı birlikte mücadele edilirken ne yazık ki 20 Temmuz’dan sonra sivil darbe anlamında muhaliflere yönelik hukuk dışı hak ve özgürlüklerin askıya alındığı bir dönem yaşanmıştır. Bu dönemde ihraç edilen akademisyen sayısı 5 bin 705 iken bu rakam 12 Eylül askeri darbesinde 120. 12 Eylül’de 31 gazeteci hapisteydi, bugün bu sayı 131. OHAL döneminde çıkarılan KHK’lar ile Adil Yargılanma hakkı ve Anayasal hak ve özgürlükler ihlal edilmiş binlerce yurttaş iktidara muhalif olduğu için mağdur edilmiştir. Şimdi de OHAL rejimi devam ettirilmektedir. Kuvvetler ayrılığı, denge ve denetleme devre dışı bırakılmıştır. AKP’nin tek adam rejimi ve uygulamaları 12 Eylül’ü aratmamaktadır. Darbenin iyisi, kötüsü olmaz. Ülkemizde darbe ikliminden tek çıkış yolu vardır. Bu da demokrasi ve özgürlüklerin varolmasıdır. Özgürlükçü demokratik bir yeni anayasadır. Anayasal hak ve özgürlüklerin yaşandığı demokratik laik çağdaş hukuk devletinin gerçekleştirilmesidir.”

“DARBELER İNSANLIK DIŞI GİRİŞİMLERDİR”

Bülbül, açıklamasını şu şekilde tamamladı: “12 Eylül darbesini yapanlar, 'Asmayalım da besleyelim mi?' dedikleri 17 yaşındaki Erdal Eren’in yaşını büyütüp astılar. Bugün Kenan Evren hatırlanmıyor ama Erdal Eren hala 17 yaşında. Askeri ve sivil tüm darbeler, demokrasiyi ortadan kaldırmaya yönelik insanlık dışı girişimlerdir. Türkiye’nin çağdaşlık ve demokrasi hedefinde onlarca yılını çalıp ülkemizi karanlığa mahkum eden 12 Eylül’ü ve diğer tüm darbeleri nefretle kınıyorum."