Kamu-Sen Aydın İl Temsilcisi Rıdvan Naci Devli, toplu sözleşmelerle ilgili yetkili sendikaların teknik komiteleriyle Kamu İşveren Kurulu toplantılarının sürdüğünü dile getirdi. Kamu işveren tarafı ile karşılıklı müzakerelerin yapılacağını ve iki günlük görüşmelerin ardından hayırlı sonuçlar çıkmasını temenni eden Devli, “Türkiye Kamu-Sen bugüne kadar bu zam politikasının mutlaka değişmesi gerektiğini savundu. Çünkü siyasetçiler zaman zaman yaptıkları açıklamalarda milli gelirin arttığını, ekonomik büyümenin devam ettiğini söylediler. Açıklamalara göre bu yılın ilk çeyreğinde yüzde 5’lik ekonomik büyüme var. Biz de madem milli gelir artıyor, ekonomik büyüme var, bütün vatandaşlarımızın emeklilerimizin, işçi memur sabit ve dar gelirlinin milli gelir artışından yararlanması lazım diye düşünüyoruz. Milli gelir artışının reel olarak vatandaşlarımıza yansıması temin edilmelidir. Enflasyon oranında zam yapmakla övünüyorlar ancak, bilinmelidir ki enflasyon oranında zam sıfır zam demektir. Yani benim 100 liramı korumak demektir” dedi.

 KAĞIT ÜZERİNDEKİ MİLLİ GELİR ARTIŞI VATANDAŞA YANSIMALI’


 En düşük devlet memuru maaşının 2 bin 300 lira, ortalama memur maaşı ise 2 bin 900 lira civarında olduğunu kaydeden Devli, “Türkiye Kamu-Sen ARGE Merkezi’nin yaptığı araştırmaya göre, 4 kişilik bir ailenin asgari geçim sınırı  5200 lirayı geçti.  Milli gelirdeki artıştan  ve ekonominin büyümesinden söz ediyorsanız, 5200 liranın büyük bir rakam olmadığını görürsünüz. Kişi başına düşen milli gelirin  10 bin 500 lira olduğu ifade ediliyor. 4 kişilik bir aileden söz ettiğimiz zaman yıllık gelirinin 42 bin liralık bir gelir olması gerekir.  Kaç kişinin cebine bu kadar para giriyor? Bu kağıt üzerindeki milli gelir artışının vatandaşa mutlaka yansıtılması lazım” ifadelerini kullandı.

‘YÜZDE 10+10 ZAM İSTİYORUZ’

Rıdvan Naci Devli açıklamasının devamında şu ifadelere yer verdi; “Türkiye Kamu-Sen olarak, bu dönem bu portföyü değiştirelim diyoruz. 2018 Ocak ayından geçerli olmak üzere yüzde 10+10 oransal zam, 150 lira seyyanen artış, yüzde 3’lük ekonomik büyüme ve refah payı; 2019 yılında ise yüzde 8+8’lik oransal artış, 150 liralık seyyanen zam ve yine yüzde 3’lük ekonomik büyümeden pay istiyoruz. Refah payı olarak talep ettiğimiz yüzde 3’lük pay çok büyük bir oran değildir. Ekonomik büyümenin vatandaşa yansıması açısından istediğimiz bir taleptir.”

‘BEKLENTİLERE UYGUN KARARLAR ALINMALIDIR’


 “Toplu sözleşme masasını rakiplerin birbiriyle çatıştığı bir masa olarak düşünmüyorum. Toplu sözleşme masası 20 milyon vatandaşımızı yakından ilgilendiren kararların alındığı çok önemli bir masadır. Bu toplu sözleşmelerin, sendikal çekişmelerin ötesinde kamu çalışanlarına, 4/B’liye, 4/C’liye, taşeron çalışana, üniversiteli işçilerin yaşadığı sorunlara göre çözümlerin üretildiği bir masa olması lazımdır.  Toplu sözleşme masasını rakiplerin birbiriyle çatıştığı bir masa olmamalıdır. Toplu sözleşme masası 20 milyon vatandaşımızı yakından ilgilendiren kararların alındığı çok önemli bir masadır. Bu masada mutlaka beklentilere uygun kararlar alınmalıdır.”