Karacasu’da Karacasu Engelliler Derneği önderliğinde İlçe Halk Eğitim Merkezi ve Karacasu Meslek Yüksekokulu’nun (MYO) destekleriyle çini sanatının öğretildiği Hediyelik Eşya Yapım kursu açıldı. İlçede 2012 yılında Engelliler Derneği bünyesinde açılan çini kursunun ardından yine dernek bünyesinde açılan bu kurs, ilçedeki tek çini kursu oldu. Bir yandan el becerilerini geliştiren, sanatsal bakış açısı kazanıp öz güven kazanan engelliler, bir yandan da derneğe gelir sağlayacak ürünler yaparak üretime katkıda bulunuyorlar. Engelliler Derneği olarak engellilerin tüketici değil üretici olduklarını göstermeye çalıştıklarını ifade eden Dernek Başkanı Hüseyin Dilmen, “Kursun açılmasına desteklerinden dolayı Karacasu Halk Eğitim Müdürlüğüne, Karacasu Meslek Yüksekokuluna, zaman ayırıp bize kursu veren Öğretim Görevlisi Kadir Ertürk’e ve kursiyerlerimize teşekkür ederim” dedi. Dernek üyelerinin yanı sıra çini öğrenmek için dernek dışından kursa katılan Mualla Şaşırtan Gündüz de kursun  oldukça faydalı olduğunu ifade edip emeği geçenlere teşekkür etti.

“SATIŞ YERİ İSTİYORUZ”

Kurs hakkında konuşan Hüseyin Dilmen, “Amacımız engellileri bir araya toplamak. Sosyal bir ortam oluşturmak. Büyük bir zevk alıyoruz. Öz güvenimizi kazanıyoruz. Tüm engellilerin yapmasını tavsiye ediyorum. Bizlere fırsat verildiğinde neler yapılabileceğinin bir örneği. Engelliler tüketici değil üreticidir. Bize bir satış alanı verilirse ürünlerimizi orada satmak istiyoruz. Bir engelliye fırsat verildiğinde nelerin yapılabileceğini göstermek adına bu çalışmayı yapıyoruz. Halkımız bu derneğe sahip çıkmalı. Bu kursta ayrıca üniversite hocası ile çalışmanın avantajını yaşıyoruz” dedi.

“ÖMÜRLÜK ESERLER ORTAYA ÇIKIYOR”

Çiniyi sır altı dekor tekniği ile yaptıklarını ifade eden Karacasu MYO Mimari Dekoratif Sanatlar Öğretim Görevlisi Kadir Ertürk, “Bu geleneksel sanatımızda ilk önce desen aşamasını gerçekleştiriyoruz. Deseni tasarlıyoruz. Bazı durumlarda kendimiz tasarlıyoruz bazı durumlarda var olan tasarımları kullanıyoruz. İlk önce deseni bir kağıda çiziyoruz. Ondan sonra parşömen kağıdını bu desenin üzerine koyup parşömenin üzerine geçiriyoruz deseni. Daha sonra çizdiğimiz yerlerden tek tek kalemin ucundaki dikiş iğnesi ile deliyoruz. Tabağımızı alıyoruz. Tabağın orta noktasını buluyoruz pergel yardımı ile. İki orta noktayı üst üste getirtip deseni oturtuyoruz. Kömür tozunu bir beze koyarak bağlıyoruz. Kömür tozunu desenin üzerinden geçiyoruz. Deliklerden tabağa inen kömür tozu deseni tabağa aktarılmış oluyor. Tahrirleme işlemine başlıyoruz. Daha sonra boyama sırasına göre boyuyoruz. Böylelikle sır altı dekorunu bitirmiş oluyoruz. Daha sonra sırlama işlemine geçiyoruz. Fırında 930 santigrat derecede pişiriyoruz. Ömürlük bir eser çıkıyor ortaya” dedi.