Karacasu merkez ve mahallelerinde bayramın ikinci günü etkili olan sağanak yağış ve dolu nedeniyle tütün arazilerinde yüzde 60’lara varan zarar oluştu. Üreticiler “Sesimizi Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan duysun” diyerek devletin kendilerine sahip çıkmasını istedi.
İlçe genelinde 500’e yakın tütün üreticisinin arazisi sular altında kalırken, kırım aşamasına gelen tütünler yumurta büyüklüğündeki dolu yağışı ile zarar gördü. Pek çok üretici yıllık 5 bin lira ile 13 bin lira arasında değişen tutarlara kiraladıkları arazilerde üretim yaptığı için sigorta yaptıramadığı tütünlerinin zararının nasıl karşılanacağını kara kara düşünürken, tütün üreticisi bayram sevinci yaşayamadı. Üreticiler borçlanarak diktiği tütünlerini satıp borçlarını kapatmayı düşünürken, uğradıkları bu zarar nedeniyle zor durumda kaldı. Üreticiler, “Bizim elimizde başka zanaatımız yok. Bizim işimiz, aşımız, ekmeğimiz bu. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, Kaymakamlığımız, Ziraat Odamız olsun bize sahip çıkması gerekiyor. Çiftçiyi görmeleri gerekiyor” dedi.
“PERİŞAN DURUMDAYIZ”
Dedeler Mahallesine bağlı Dandalaz Mevkisi'nde yaklaşık 100 üretici yağmur ve doludan etkilendi. Toplam bin dönüm arazide tütünler dolu nedeniyle kırılırken, pek çok alanda tütünler selle birlikte gelen mil nedeniyle toprak altında kaldı. Tütün Eksperi Zeki İnal, arazide vatandaşlarla bir araya gelip zarar tespitinde üreticilere yardımcı oldu. Dandalaz’da kiraladığı arazide üretim yapan Güngör Kocaköse, “Tütün arazimiz bitmiş durumda. Büyüklerimizden destek bekliyoruz. Perişan olmuş durumdayız. Büyüklerimizden isteğimiz gelip bakmalarını, çiftçiye destek olmalarını istiyoruz. Karacasu bölgesi doğal afet durumuna düşmüş durumda. Çiftçi büyük zararda. Çiftçi kollanmazsa ayakta kalamaz. Sigortamız maalesef yok. Zaten gelirimiz ne? Dolu ve sel vurdu. Arazilerimiz göle döndü. İnsanlar kendini zor kurtardı. Sanki tırpanla biçilmiş hale geldi tütünler” diye konuştu.
“DENİZ GİBİ SU İNDİ”
Üretici Rahmi Olgaç ise, “Gördüğünüz gibi tarla bu durumda. Tütün bitmiş durumda. Bu zararın karşılanmasını istiyoruz. Sel ve dolu afeti nedeniyle bu hali aldı. Adeta deniz gibi su indi buradan. Toplam 40 dekar arazim var. 3 dekarı bu şekilde toprak altında kaldı” ifadelerini kullandı.
“NASIL EKMEK YİYECEĞİZ?”
Tütünleri kırılmakla kalmayıp toprak altında kalan Ahmet Dere isimli üretici yıllık 13 bin lira kira parası ödediğini ifade ederken, “Sel geldi, dolu geldi. Bu hale geldi. Ne yapacağımızı şaşırdık. Zararımızın giderilmesini istiyoruz. Sel ve dolu altında kaldı. Devletimizin bize sahip çıkması gerekiyor. Devlet bizi bir kere görsün, 'köylümüz' desin, 'çiftçimiz' desin. Mazot 6 lira, gübre 80 lira. Çiftçi bundan ne ekmek yiyebilir? Sayın Cumhurbaşkanımız, Kaymakamlığımız, Ziraat Odamız olsun bize sahip çıkması gerekiyor. Çiftçiyi görmeleri gerekiyor. Bu elbette Allah’tan gelen bir şey. Ama bu zararların karşılanmasında bizlere yardımcı olmalılar. Şu an yüzde yüz zarar. Bizim elimizden başka zanaatımız yok. Bizim işimiz, aşımız, ekmeğimiz bu” şeklinde konuştu.
“MAZOT 6 LİRA OLMUŞ”
Yağmur ve dolu felaketinden dolayı tütünlerinin yüzde 80’inin afete uğradığını kaydeden Ömer Orut, "Bu nedenle tam kırım zamanında mağdur olduk. Üzüntü içerisindeyiz. Devletimizin el uzatmasını bekliyoruz. Yardımlarını bekliyoruz. Tütünü dikerken 6 liradan mazot kullandık. Bu yaşadıklarımızdan sonra harcadıklarımız da boşa gittik. Ziraat Odası ve İlçe başkanlarımızın bizi görüp halimizi anlamalarını istiyoruz. Çektiğimiz krediler var bunları nasıl ödeyeceğiz?" diye sordu.
“BİR YILLIK EMEĞİMİZ GİTTİ”
Ameliyatlı olduğu için başkasının işine gidip çalışamadığını söyleyen, gözyaşlarını tutmakta zorlanan Gönül Saydam isimli üretici ise, şunları kaydetti: “Biz ne yaparız, ne işleriz şimdi? Hiçbir şeyimiz kalmadı. Yardımcımız olsunlar. Tütünlerimiz toprak altında kaldı. Kökleyip götürdü. Bütün kazancımız gitti. Umudumuz buna bağlıydı. Bir yıllık emeğimiz komple gitti. Bizim başka bir gelirimiz de yok. Bir buna bağlıydık. Belden ameliyatlı olduğumdan başka bir işe de gidemiyorum. Bir Kaymakamın, bir ilçe tarımın faydası olacaksa olsun yani. 10 dönüm. 5 bin lira kirası var. Bu kiranın altından nasıl kalkacağız?"
